Karar yazarı Mustafa Karaalioğlu, “devlet aklı” telaffuzunu eleştirdiği bugünkü yazısında, “Devletin ve devleti yöneten takımların yargı, kolluk ve istihbarat imkanları ile o imkanlar sayesinde dilediklerini tutuklayıp, dilediklerine dilediklerini yapabilmeleri de yalnızca kontrolsüz gücün yapıtıdır; akılla ilgisi yoktur. Kontrolsüz güç kullanmak öbür akıl başkadır” yorumunu yaptı.
Karaalioğlu, “Devlet aklı” başlıklı yazısında şunları kaydetti:
“Devlet aklı olsaydı koskoca ülke daima geri giderken o devlet seyirci kalmazdı.
Devlet aklı olsaydı, devletin verdiği pasaportun, devletin bastığı paranın değeri olurdu.
Devlet aklı olsaydı, o devletin en uygun yetişmiş insanları öbür ülkelere iltica etmek için hudut uzunluklarında sefalet çekmezdi.
Devlet aklı olsaydı, yozlaşma ve çürüme ayyuka çıkmazdı; koskoca devlet “suç örgütü lideri” karşısında sus pus durmazdı.
Devlet aklı olsaydı, devlet din ismine rüzgâr estirirken dindarlık itibarsızlaşmazdı.
Devlet aklı olsaydı, diplomasi ve iktisatta birkaç ayda bir siyaset değişmezdi.”
TIKLAYIN – Sedat Peker’den Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve AKP’li Zehra Taşkesenlioğlu’nun da içinde olduğu rüşvet ağı iddiası!