Mali’nin iç ve kuzey bölümlerindeki terör taarruzlarından kaçıp başşehir Bamako’daki kamplara sığınan Malililer, güç kaidelerde ömür gayreti veriyor.
Mali’de devam eden iç karışıklık ve terör atakları nedeniyle konutlarından ayrılan binlerce Malili, ömürlerini başşehir Bamako’daki kamplarda sürdürüyor.
Bamako’da daha evvel canlı hayvan pazarı olarak kullanılan alan, “Faladie Kampı” ismiyle iç göçle gelenlere tahsis edildi.
Burada satılan büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarla bir ortada yaşayan Malililer, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının katkıları ve başta Türkiye olmak üzere farklı ülkelerdeki Müslümanlardan gelen ramazan yardımı, kurbanlık bağışı üzere dayanaklarla hayatta kalmaya çalışıyor.
Elektriği olmayan kampta derme çatma çadırlarda kalan Malililer, yazın çok sıcaklara, bahar mevsimlerinde ise şiddetli yağışlara maruz kalıyor.
Günlerini çamurla kaplı tabanda oynayarak geçiren çocuklar ise çeşitli hastalıklarla uğraş ediyor. Kampta toplumsal yardımlar, Muslim Hands (Müslüman Eller) Derneğince koordine ediliyor.
“TÜRKİYE’NİN YARDIMLARI BU KAMPTA HİSSEDİLİYOR”
Derneğin mali yöneticisi Fode N’diaye, AA muhabirine, kamptaki insanların çok sıkıntı koşullarda yaşadığını, kayda kıymet bir gelirleri olmadığını söyledi.
Bamako’da tarım yapılabildiğini lakin kamp alanlarının tarıma elverişli olmadığına işaret eden N’diaye, “Bamako’da birkaç kamp var. Toplam 5 bin aile bu kurallar altında yaşıyor. Para kazanma durumu kelam konusu değil. Yalnızca erkekler buradaki hayvanların alım satım ve kesim işlerinde satıcılara yardımcı olarak bir ölçü para kazanabiliyor.” dedi.
N’diaye, Türkiye’den Yeterlilik Sıhhat Derneğinin Faladie Kampı’nda sıhhat taraması yaptığını, en çok ishal, sıtma, beden ağrıları ve yeni doğan çocuklarda ağır hastalıklarla karşılaştıklarını anlattı.
Kampın yardımlarla ayakta kalabildiğine dikkati çeken N’diaye, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin ve Türk halkının yardımları bu kampta hissediliyor. Ramazanda besin kolileri, adak ve akika kurbanları, Kurban Bayramı’nda kurbanlarla Türkiye, Mali’deki kampa takviyesini her vakit veriyor. TİKA’nın organize ettiği, Uygunluk Sıhhat Derneğinin burada yaptığı sıhhat çalışmalarıyla insanlara bir nebze olsun yardımları dokunuyor. Yeterlilik Sıhhat Derneği bir yılın akabinde yeniden gelerek burada sıhhat çalışmaları gerçekleştiriyor. Bizim için çok değerli ve kıymetli bir çalışma. Mali halkı olarak Türklere, Türk halkına ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımızı sunuyoruz.”
BİR HASTAYI MUAYENE ETMEMİZ İÇİN DÖRT LİSAN KULLANMAMIZ GEREKTİ”
İyilik Sıhhat Derneği üyelerinden acil tıp uzmanı Hüseyin Özsemerci ise birinci kere Afrika’ya geldiğini, tabip Talha Karadoğan ile sırf Faladie Kampı’nda bir günde 450 kişiyi birinci derece sıhhat hizmetiyle buluşturduklarını tabir etti.
Türkiye’den Mali’ye bir ton civarında ilaç da getirdiklerini bildiren Özsemerci, şöyle devam etti:
“Ben Afrika’yı daha evvel görmemiştim, benim için çok ufuk açıcı oldu. Hastalar, sıkıntılarını mahallî lisanlarıyla anlattı. Burada hem lokal lisan hem de Fransızca bilen arkadaşlar, sorunlarını Fransızcaya çevirdi. Hem Fransızca hem İngilizce bilen öteki bir rehber ise mevzuyu bize İngilizce olarak anlattı. Biz de kendi ortamızda Türkçe konuşuyoruz. Yani bir hastayı muayene etmek için dört lisan kullanmamız gerekti.”
Sağlık taramasında duygusal olarak ağır anlar yaşadığının altını çizen Özsemerci, en temel muhtaçlıklarını dahi karşılayamayacak durumdaki insanlara yardım etmekten memnunluk duyduğunu kelamlarına ekledi.