Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Akılalmaz olay ABD’nin Ohio eyaletine bağlı Cleveland bölgesinde 2002 yılında yaşandı. Filmlere ve kitaplara husus olan bu olay, yıllar sonra bile hala konuşulmaya devam ediyor. O tarihte 21 yaşında olan Michelle Knight isminde genç bir anne, toplumsal hizmetler tarafından korunan oğlunu geri alabilmek için yola çıktı. Yol tanımı almak için girdiği bir markette arkadaşının babasıyla karşılaştı ve babası ona gideceği yere kadar eşlik edebileceğini söyledi. Adamın ismi Ariel Castro’ydu. Michelle Knight teklifini kabul etti. Otomobile bindiği anın özgür olduğu son an olduğunu asla iddia edemezdi. Ariel Castro’nun otomobiline binen genç bayan, güvendiği ve kendisini oğluna götüreceğine inandığı adam tarafından kaçırıldı. Kentin göbeğinde üstelik çok da ıssız olmayan bir konutta yıllarca tutsak oldu. Başına geleceklerden habersiz olan Michelle Knight bir anda Ariel Castro tarafından konuta hapsedildi ve kendisini tavana asılmış bir biçimde buldu. Ariel Castro genç bayanı bağlayarak halat sistemiyle nefessiz kalmayacağı biçimde tavana astı tüm bunlardan evvel bayana cinsel akında bulundu ve meskenden çıktı.
Başlarda kurtulacağına ve oğluna kavuşacağına dair inancı olan Michelle Knight kaçmayı denedi. Günlerce etraftaki mahalle sakinlerinden birinin kendisini duyacağına inanarak çığlıklar attı. Lakin tüm teşebbüsleri başarısızlıkla sonuçlandı. Ariel Castro kaçmaması için konuta alarm sistemi ve kamera kurmuş, sesini duyuramaması için de sabahtan akşama kadar yüksek sesle müzik açmıştı. Günler birbirini kovalarken toplumsal hizmet muhafazasında olan 4 yaşındaki oğluna kavuşması imkansız olan Michelle Knight, bu halde aylarını geçirdi.
Sürekli şiddete ve cinsel istismara maruz kalan genç bayan küçükken taciz edilmiş, eşi ve çocukları tarafından terk edilmiş Ariel Castro tarafından tutsak edildi. Evvelce meskenin bodrum katında başına kask geçirilmiş bir biçimde günlerce aç susuz kaldı. Tüm bunların yanında bir günde tekraren defa cinsel istismara uğradı. Aylar sonra konutun üst katındaki bir odaya çıkarılan Michelle Knight, yıllarını küçücük bir odada bir yatak ve tuvalet muhtaçlığını giderebilmesi için yanına konulmuş bir kova ile geçirdi.
İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ KURBAN GELİYOR
Michelle Knight’ın sorumsuz annesi kızını hiçbir vakit aramadı konuttan kaçtığını düşündüğü için peşine düşmedi. Kimse Michelle Knight’a ne olduğunu merak etmedi. Tutsaklığının birinci yılı bittiğinde Ariel Castro genç bir kızı daha kaçırdı. 2003 yılında 16 yaşında olan Amanda Berry ismindeki genç kız, Ariel Castro’nun kızının arkadaşlarından biriydi. Amanda Berry’nin kayboluşu ailesini harekete geçirmiş olsa da ne yazık ki onun sonu da Michelle Knight üzere oldu. Sürekli şiddete ve cinsel taarruza uğrayan Amanda, Michelle ile yan yana odalarda olmalarına karşın çok az bağlantı kurabildi. Konutunda iki genç kızı tutsak eden adam 2004 yılında bir kızı daha kaçırdı. Üçüncü kızın ismi ise 14 yaşındaki Gina Dejesus’tu. Gina’nın ve Amanda’nın ailesi kızlarını yıllarca aradılar. Arama takımları kuruldu, onları tanıyan tanımayan herkes genç kızların meskene dönmeleri için dua etti. Üstelik arama gruplarının ve dua gruplarının içinde iki genç kızı kaçıran Ariel Castro da vardı. Psikopat ve tecavüzcü bu adam büyük bir soğukkanlılıkla kızları konutunda saklamaya ve onlara başka farklı cinsel istismarda ve şiddette bulunmaya devam etti. Kimse seslerini duymadı, komşuları Ariel Castro’nun meskeninde bir şeylerin döndüğüne emin olsalar da polislere yaptıkları şikayetler ciddiye alınmadı. Vakitle etraftaki sakinler de yanıldıklarını düşündüler.
Yıllar yılları kovaladı üç genç bayan psikopat adamın tutsaklığına alıştı o denli ki her kaçma teşebbüsleri başarısız olduğundan genç bayanlar artık bu türlü bir eforun bile boşa olduğunu anladılar. Castro’nun kaçırdığı birinci bayan olan Michelle Knight tecavüzcüsü tarafından tam 5 kere gebe bırakıldı fakat bu durum Castro tarafından her fark edildiğinde aç bırakılarak, şiddet uygulayarak düşük yapması sağlandı. Kısa bir mühlet sonra genç kızların içinden ikinci kaçırılan Amanda Berry de gebe kaldığını öğrendi bu kere Ariel Castro bu bebeğin doğmasına müsaade etti. Kendince başında kaçırdığı bu üç bayan ve doğacak bebekle bir ‘aile tablosu’ çizen Castro, yeni bir tutsağı olacağı için çok mutluydu! Bir gece Michelle Knight’ın yardımıyla erken doğum yapan Amanda Berry, bir kız çocuğu dünyaya geldi. Meskende tutsak olan üç bayana bir de kız çocuğu eklenmişti. Castro konuttaki herkesi tutsak etmeye ve hiçbir biçimde dışarı çıkmalarına müsaade etmemeye devam etti. Bebek büyüdü okul çağına geldi artık durumu fark etti ve teyzeleri olarak kendisine tanıtılan Michelle Knight ve Gina Dejesus’la dışarı çıkıp parka gitmek istediğini söylediğinde olanlar oldu.
BİR SABAH KAPIYI AÇIK BIRAKINCA…
Yolun sonuna geldiğini anlayan Ariel Castro artık işlerin çığırından çıktığı ve kimseyi, bilhassa kızını daha fazla tutsak edemeyeceğini anladı ve bir sabah konutun kapısını açık bırakarak meskenden ayrıldı. Kapının açık kaldığını gören küçük kız annesi Amanda’ya seslendi. Amanda özgürlüğe çok yaklaşmışken üst katta kalan Michelle ve Gina bunun Ariel tarafından kurulmuş bir oyun olduğunu düşünerek saklandılar. Amanda Berry kapının açıklığından sokağa gerçek “İmdat!” diye bağırınca mahalleli Castro’nun meskenine akın etti. İçerde bir bayan ve küçük bir kız olduğunu görenler polisi aradılar. Polis olay yerinde geldi ve genç bayanın yıllardır aradıkları Amanda Berry olduğunu gördüler. Amanda ve kızı polis muhafazasına alınırken polisler içerde diğer bayanların da olduğunu öğrenince üst kata çıktılar.
Michelle ve Gina saklandıkları yerden çıkmamaya niyetlenmişti lakin polisi gördüklerinde Michelle, “Gerçekten siz polis misiniz?” diye sordu. Polis memurları kendilerini gösterdiler ve Michelle memurlardan birinin boynuna atladı. Öteki polis memuru ise Gina’nın yanına gitti ismini sorduğunda Gina, “Ben Gina Dejesus yıllardır burada hapsediliyorum” dedi. Polis memurunun şu kelamları ise tüyler ürpertti: “Aman Tanrım! Tam 9 yıldır seni arıyorum…”
Polisler genç kızları bahçeye indirdi ve çabucak oradan uzaklaştılar. Amanda Berry ve Gina Dejesus aileleri tarafından teslim alındılar. Lakin Michelle Knight’ı almaya gelen kimse olmadı. Onun aklındaki tek isim ise 11 yıl evvel toplumsal hizmetler tarafından götürülen oğlu Joey’deydi. Hastaneye kaldırılan genç bayan tedavi edildikten sonra devlet müdafaasına alındı ve oğlunun bulunması için yetkililere yalvardı. FBI da hususa dahil oldu ve Michelle’in oğlu Joey bulundu. Lakin o kollayıcı bir aile tarafından yıllar evvel evlatlık alınmıştı ve şimdiki ailesi oğullarının gerçek annesiyle konuşmasını onaylamadıklarını söylediler. Dünyası başına yıkılan genç bayan birkaç gün düşündükten sonra bunun oğlu için en doğrusu olduğunu düşündü ve oğlunu görmemek konusunda karar vererek annelik haklarından vazgeçti.
2013 yılında bayanların özgürlüğe kavuşmasından birkaç gün sonra Ariel Castro 3 bayanı kaçırmak, alıkoymak ve tecavüzden yargılandı. Mahkeme günü salona sadece Michelle Knight geldi. Michelle özel isteği üzerine bayan muhafazalar tarafından korunarak 11 yıl boyunca yaşadıklarını mahkemede tek tek anlattı. Michelle Knight şu kelamlarıyla herkesi derinden etkiledi:
“Hayatımın 11 yılını çaldın, fakat artık onu geri aldım. 11 yılımı cehennemde geçirdim, artık senin cehennemin başladı. Ben bu olanların üstesinden geleceğim, ancak sen sonsuza dek cehennemi yaşayacaksın.” Michelle Knight’ın bu kelamlarından sonra Ariel Castro’nun savunması ise şu biçimde oldu: “Ben bir canavar değilim, hastayım.”
Ariel Castro, vefat cezasına çarptırılmaması şartıyla, kendisine yöneltilen ve cinayet, adam kaçırma, tecavüz ve saldırıyı da içeren 987 suçlamayı kabul etti. Cleveland’da çıkarıldığı mahkemede cinsel meseleleri olduğunu belirten Castro, bayanların kendisiyle isteyerek birlikte olduğunu savundu. Amanda Berry, Gina Dejesus ve Michelle Knight isimli bayanlara tekraren tecavüz eden 53 yaşındaki Castro’ya, işlediği en ağır kabahatten, kefalet başvurusu hakkı tanınmaksızın ömür uzunluğu mahpus cezası verildi.
SONU DA GÜNDEM OLDU
Bu cezaya, işlediği öteki kabahatler için de bin yıl daha eklendi. Mahkemenin kararından sonra mahpusa gönderilen Ariel Castro, kendi cezasını kendi verdi ve Orient’teki Cezaevi yetkilileri, ömür uzunluğu mahpus cezasına çarptırılan 53 yaşındaki Casto’nun 2013 yılında hücresinde kendini astığını açıkladılar. Bazı kaynaklar ise Castro’nun hücresinde boynunu çarşafa geçirerek cinsel bir haz yaşadığını ve o anda ezkaza öldüğünü söylüyor.
BİR DAHA GÖRÜŞMEME KARARI ALDILAR
Michelle Knight, Amanda Berry ve Gina Dejesus yaşadıkları bu olayın akabinde bir daha bir ortaya gelmeme kararı aldılar. Lakin birkaç defa kıssalarını anlatmak için röportaj ve televizyon programlarında bir ortaya geldiler. Şimdilerde hepsinin farklı başka hayatları var ve yaşadıkları trajediyi unutmaya çalışıyorlar. Üç bayanın yaşadığı bu felaket olayı ise Michelle Knight’ın yıllar sonra kaleme aldığı, çok satan kitaplar kategorisinde yerini alan Finding Me: A Decade of Darkness, a Life Reclaimed isimli kitabında ayrıntılarıyla görebilmek mümkün. Michelle Knight’ın kitabından esinlenilen Cleveland Abduction isimli sinemada ise üç bayanın 11 yıl boyunca yaşadıkları trajedi gözler önüne serildi.
Olayların açıklığa kavuşması ve hatalı olanlar için adaletin yerini bulmasıyla Ariel Castro’nun dehşet olaylara tanıklık eden konutu mahalle sakinleri ve medyanın gözü önünde yıkıldı. Genç bayanların kaçırılmasının üzerinden 20 yıl geçti. Özgürlüklerine kavuşmalarının üzerinden ise tam 9 yıl..