Başak Ceylan Torun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda eşi Kaan Boşnak’tan fizikî ve ruhsal şiddet gördüğünü argüman etti. Paylaşımın akabinde Torun’un avukatı Feyza Altun ve Boşnak’ın avukatı Ayşegül Mermer açıklama yaptı.
Başak Ceylan Torun geçen perşembe günü toplumsal meyda hesabından müzikçi eşi Kaan Boşnak’tan ruhsal ve fizikî şiddet gördüğünü belirterek paylaşımlarda bulundu. Savlarla ilgili Torun’un avukatı Feyza Altun ve Boşnak’ın avukatı Ayşegül Mermer karşılıklı açıklamalarda bulundu.
“25 GÜNLÜK BEBEĞİYLE MÜZİKÇİ TARAFINDAN TERK EDİLDİ”
Avukat Feyza Altun, “Birkaç gündür ülke ve toplumsal medya gündemini meşgul eden, Başak Ceylan Torun ve Yüzyüzeyken Konuşuruz kümesinin solisti Kaan Boşnak ortasındaki boşanma davasına dair şunu söyleyebilirim. Müvekkilim evlendiği günden bugüne kadar, bugün dahil olmak üzere çok önemli bir ruhsal ve fizikî şiddete maruz kalmıştır. Müvekkilimin bu tezleri mesnetsiz ya da gerçek dışı değildir. Tüm bunlara ait fotoğraflar, hastane kayıtları, görüntü kayıtları, ses kayıtları mahkemeye kanıt olarak sunulacaktır diye listemize yazılmıştır. Müvekkilimin tezlerine nazaran, müzikçinin uyuşturucu bağımlılığı ve bundan kaynaklı mahrumluk ve hudut krizleri bu fizikî şiddete sebep olan asıl problemdir. Müvekkilimin uzun vakittir vermiş olduğu bir uğraş vardır ortada, her şeye karşın müvekkilim 25 günlük bebeğiyle müzikçi tarafından terkedilmiştir ve bu vakitten itibaren bebek ve baba ortalarında görüşme gerçekleşmemiştir. Müvekkilim bugün dahi bu kişinin ünlü olmasından kaynaklı olarak bir grup çevreler tarafından ‘Bu şöhrete ziyan verirsen bedelini sen ödersin’ formunda üstü kapalı tehdit edilmekte ve baskılanmaktadır” dedi.
“İNTİHAR TEŞEBBÜSLERİ DE BU EVLİLİĞİ ÇEKİLMEZ HALE GETİRDİ”
Altun, “Kamuoyuna belirtmek isterim ki, biz davamızda gereken her türlü savunmayı yapacağız, bu konuda bir endişemiz bulunmuyor. Ayrıyeten boşanma davamızda da belirttiğimiz üzere davalının, yani müzikçinin intihar eğilimi ve intihar teşebbüsleri de müvekkilim açısından bu evliliği çekilmez hale getirmiştir. En son kamuoyuna yansıyan birtakım yazışmalar ve ses kayıtlarından ötürü müvekkilim aslında uzun vakittir şüphelendiği lakin kanıtlayamadığı konularda da kanıt elde edince bu davayı açmak zorunluluğunda kalmıştır. Bu davayı takip edeceğimizi ve bu davanın bir şiddet davası olduğunu belirtmek isterim” sözünü kullandı.
“MESLEKTAŞIM MÜVEKKİLİMİ YARGILAMADAN ÖNCE…”
Kaan Boşnak’ın avukatı Ayşegül Mermer ise “Meslektaşımın yaptığı açıklama bahtsız bir açıklama olmuş, keşke meslektaşım müvekkilimi yargılamadan evvel savlarını mahkemeye sunsaydı. Şimdi açılmış bir dava yok, yargılama süreci başlamadı ve mahkemece verilen bir karar olmadan müvekkilimi toplumsal medya adaletiyle suçlamış ve infaz etmiştir. Bu yapılan bir kabahattir, bir şahsa, onuruna, onuruna ve saygınlığına rencide edecek formda cürüm isnadında bulunmak kabahattir. Halbuki ki biz hukukçuların gayesi müvekkillerimizi mahkemede savunmak ve onlar için adaleti sağlamak olmalıdır” dedi.
“SOSYAL MEDYADA NEGATİF BİR ALGI OLUŞUYOR”
Mermer “Henüz açılmış bir dava yok, bize gelen bir dava yok. Biz kendimiz dava hazırlığı içindeyiz. Fakat iki gün evvel Başak Hanım’ın da toplumsal medya üzerinden bir kadro beyanları olduğu için kendisi hakkında müvekkilim Kaan Boşnak’a yönelik tehdit, hakaret ve küçük düşürücü telaffuzlar olmaması için önlem aldık, birkaç güne de boşanma davasını açmış olacağız. Kaan Boşnak, yöneltilen tezlerin hiçbirini kabul etmiyor. Hem bir hukukçu, hem insan olarak, alışılmış ki bayana şiddetin, canlıya şiddetin karşısındayız. Buradaki asıl şiddet çocuğa yapılıyor. Toplumsal medyada baba hakkında temelsiz ithamlar yöneltiliyor, toplumsal medya tarafında kamuoyunda bir negatif algı oluşuyor. Müvekkilim bu davada haklı çıksa dahi bu negatif algının silinmesi çok güç olacaktır, bu gerçeği unutmamak lazım. Ortada bir çocuk varsa taraflar bir ömür uzunluğu akraba olmak zorundalar, kimse onlardan dost, arkadaş olmasını beklemez. Çocukları için birtakım telaffuzlara dikkat edilmeli, bu davanın sonunda haklı haksız ortaya çıkacaktır. Dün meslektaşımın yayınladığı görüntüde şöyle bir telaffuz var, müvekkili Başak Hanım, Kaan Boşnak’ın evlendikleri tarihten bugüne kadar şiddet uygulandığı söylenirken, çabucak ardından ise çocukları 25 günlükken müvekkilimin meskeni terk ettiği ve bir daha görüşmedikleri söyleniyor” dedi.
“ÇOK ÖNEMLİ RAKAMLAR”
Avukat Ayşegül Mermer “Burada çok önemli bir çelişki var. Müvekkil ile Başak Hanım bir buçuk yıldır hiçbir biçimde temas halinde değil, hiç görüşmemiş. Telefon konuşması dahi olmamış. Bu durumda nasıl bir şiddet olabilir, fizikî şiddet mümkün değil olamaz. Ruhsal şiddet olamaz. Yalnızca ağustos ayının sonlarına gerçek uzlaşmak için karşı taraftan bir protokol gelmiş müvekkilime. Bu protokolün koşulları gerçekten çok ağır, gerçek dışı, müvekkilin karşılamasına mümkün olmayan çok önemli sayılar. Bunları yargılama başlayacağı için zikretmem hakikat değil. Müvekkilim tarafından da karşı tarafın avukatına bunları karşılayamayacaklarını lakin biraz daha uzlaşmacı olurlarsa elbette anlaşabilecekleri söylenmesine karşın, çabucak uzlaşma yolları kapanmış ve ardından sonraki gün toplumsal medyadan müvekkilim Kaan Boşnak aleyhine negatif bir algı oluşturulmaya başlanmıştır” diye konuştu. (DHA)