İzmir’in Karabağlar ilçesine bağlı Abdi İpekçi Mahallesi’nde oturan ve geçimini hurdacılık/kağıt toplayıcılığı ile sağlayan Ramazan Çağlar (23), geçen aylarda yerde bulduğunu söylediği kırık bir kömür sobası ve PVC kesimini aldığı gerekçesiyle hakkında hırsızlık cürmünden soruşturma açılıp mesken hapsine çarptırıldı.
Dışarı çıkamadığı için çalışamayan ve aylık 400 lira olan konut kirasını 4 ay boyunca ödeyemeyen Çağlar, probleme girdi. Konut sahibine kelam verdiği tarihte ödeme yapamayınca konuttan çıkmak zorunda kalan Ramazan Çağlar, birlikte yaşadığı Gül Bulut ve 2 yaşındaki kızları Irmak ile birlikte arife günü dışarıda kaldı.
Mahalledeki ağaçlar ortasına bir örtü çeken ve yere serdikleri halı üzerinde yaklaşık 3 hafta yaşayan ailenin 2 yaşındaki kızı Irmak, evvelki gün Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı İzmir Vilayet Müdürlüğü yetkilileri tarafından sıhhatsiz hayat şartları nedeniyle götürüldü ve yurtlara teslim edildi.
“SÖZ VERİP ÖDEYEMEYİNCE MESKENDEN ÇIKMAK ZORUNDA KALDIM”
Çevredekilerin yardımı ve çöpten topladıkları yiyeceklerle ömürlerini sürdüren aile, yetkilerden yardım istedi. Kağıt toplayıcılığı ve hurdacılık yapan baba Ramazan Çağlar, aldığı mesken mahpusu cezası nedeniyle uzun müddettir dışarı çıkıp çalışamadığını belirterek şöyle konuştu:
“2-3 haftadır buradayız. Mesken sahibine kirayı ödeyemedim. Konut mahpusum vardı, benim. O yüzden mesken sahibi de bizi çıkardı. 4 ay borcum vardı oraya; su, elektrik borcum vardı. Aylık 400 milyon (400 lira) ödüyordum. Mesken sahibi ‘Nasıl yapacağız?’ dedi. ‘Olursa vereceğim, görüyorsun halimizi’ dedim. ‘Ayın 20’sinde vereceğim’ diye kelam verdim Veremediğim için çıktım buraya geldim. Toplumsal yardımlaşma gelip, çocuğu götürmüş. ‘Bir mesken bulun, size dayanak çıkacağız’ dediler. Konut arıyorum kimse vermiyor. Gidiyorum 5-6 aylık peşin istiyorlar. Bir de 3-4 milyar (3-4 bin lira) depozit istiyorlar. Verecek gücüm yok. Devletin vereceği de bir iki aylık kira. Hurda işi yapıyoruz. Kağıt topluyorum. 20-30 liralık satıyorum. Kendimize domates, biber, patlıcandır alıp yiyoruz.”
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Yetkililerden yardım isteyen ve gözyaşlarını tutamayan Ramazan Çağlar, şöyle devam etti:
“Çocuğumuzu bir an evvel almak istiyoruz. Dün gece yatamadık. Daima düşünüyorum. Burada oynuyordu çocuğum. Dün gece geldiler, aldılar götürdüler. Çocuğumu geri versinler. Öteki bir şey istediğim yok onlardan. Bu halimizden mutlu değiliz. Her türlü pisliğin içinde yaşıyoruz. Bir yardım etsinler, Allah isteği için. Ben dağda kırık soba ile bir pimapen kapı aldım. Jandarma yakaladı. ‘Hırsızlık gayesiyle almadık’ dedim fakat aldılar karakola götürdüler. Savcı bize mesken mahpusu verdi. Dışarıya çıkamıyorum. Konut hapsinden sonra kiramı, suyumu, elektriğimi ödeyemedim. Buraya geldim, bu rezilliğin içindeyim.”
“ÇÖPÜN YANINDAN GİDİP ALIYORUM”
Anne Gül Bulut ise etraftakilerin yardımı ile yaşamaya çalıştıklarını belirterek, “Konu komşu yardım ederse o denli yaşıyorum. Yardım istiyorum büyüklerimden. Bir tane mesken bulsunlar. Meskenimi yerleştirsinler. Çocuğumu oradan çıkartmak istiyorum. Bir tane çocuğum var. Dün buradan ağlaya ağlaya götürdüler, çocuğumu. Yatamadım. Çocuğumu bir an evvel çıkartayım diye dua ediyorum. Mesken bulmaya çalışıyorum. Marketten patlıcan şunu bunu atarlarsa gidip çöpün yanından alıyorum” diye konuştu.