İTO’dan yapılan açıklamaya nazaran, 15 Kasım 2022 tarihinde yapılan Oda seçimleri sonrası yeni idaresiyle birinci aylık olağan İTO Meclis toplantısı dün gerçekleştirildi.
Avdagiç, Meclis üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, İTO mensubu olmanın, Oda üyelerini İstanbul ve ülkemiz için ayırım gözetmeden, gece gündüz demeden çalışma idealinde buluşturan en büyük ortak hissede olduğunu kaydetti.
Düşünce, fikir farklılıklarını İTO’nun en büyük zenginliği, İstanbul iş topluluğuna güç veren en temel özellikler olarak gördüklerini vurgulayan Avdagiç, “Hem 9 Kasım, hem de 15 Kasım seçimlerinden sonra yaptığım açıklamalarda altını çizdiğim üzere artık seçimler geride kaldı. Artık yeni ve büyük bir beyaz sayfa açtık. Bu sayfa, bizi birleştiren, çatısı altında toplayan İTO sayfasıdır. Dün olduğu üzere bugün de bu beyaz sayfanın satırlarını daima birlikte yazacağız” formunda konuştu.
İTO Meclisi’nin yarıya yakınının yeni misyona başlayan üyelerle yenilendiğini belirten Avdagiç, “İTO Meclisi 21’inci periyotta de ‘deneyim ile yeniliği’ sentezleyerek, en güzel hizmet devirlerinden birini idrak edecektir” sözünü kullandı.
Ekonomiye ait değerlendirmelerde bulunan Avdagiç, Türkiye’de 2023 yılında tahlil bekleyen iki temel husus bulunduğunu söyledi. Şekib Avdagiç, birinci önceliğin yüksek enflasyonun süratle denetim altına alınması olduğunu vurguladı. Avdagiç, “Asıl amaç, kalıcı olarak tek haneye indirilmesi. Bunun için de birbiri ile uyumlu para ve maliye siyasetlerinin aktif olarak uygulanması gerekiyor. Üretim açığını kapatacak kısa, orta ve uzun vadeli plan ve programların da uygulamaya konulması lazım” açıklamasında bulundu.
İş dünyası olarak, ‘enflasyon belasının’ kısa müddette alt edilmesi için bundan sonra da ellerini taşın altına koymaktan çekinmeyeceklerini belirten Avdagiç, “Enflasyona karşı oluşturulacak bir toplumsal mutabakat ve topyekûn gayret planı, tüm kısımların hassaslığını artıracaktır. Tıpkı vakitte bozulan fiyatlama davranışlarının da süratle düzelmesini sağlayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyona ait görüşlerini de açıklayan Şekib Avdagiç, kurların sakin seyri ve baz tesirinin olumlu katkısıyla enflasyonun önümüzdeki aylarda düşüşe geçmesini beklediklerini söyledi. Avdagiç, “Bununla birlikte ziraî girdi ve üretici fiyatlarındaki artışlar hâlâ yüksek. Besin enflasyonunda ortalamanın üzerinde seyreden fiyatların dikkatle izlenmesi gerekiyor. Dünyanın önde gelen tarım üreticilerinden biri olan ve büyük bir tarım potansiyeline sahip ülkemizin bu alandaki avantajlarını ortaya çıkarmalıyız. Tarım ve hayvancılık, üstün olduğumuz alanlara dönüştürülmeli” diye konuştu.
İTO Lideri Avdagiç, ikinci hususun ise ‘kaynak meselesi’ olduğunu kaydetti. Avdagiç, “Üretim, istihdam ve ihracatın olmazsa olmazı finansmandır. Finansman sorunu ise yüksek enflasyonla birlikte varlığını ve ehemmiyetini devam ettiriyor. Her fırsatta dikkat çekmeye çalıştığımız üzere, kredi faizleri düştü fakat krediye erişim konusunda ek önlemler konusunda beklentimiz var. Kredi musluklarının, işletmelerin erişebileceği formda açılması ve uygulanması, büyük ehemmiyet arz ediyor. Bu kapsamda ayrıyeten KGF kaynaklarının artırılması ve kefalet hacminin genişletilmesi de öncelikli beklentilerimiz arasındadır” dedi.
Avdagiç, 2022’de artan global risklere ve baskılanan ekonomik aktiviteye karşın, Türkiye iktisadının birçok ülkeye nazaran daha yüksek bir büyüme gösterdiğini söyledi. Artık önümüzde bir talih durduğuna işaret eden Avdagiç, “Uzmanların başta AB ve ABD iktisadı olmak üzere global iktisada ait son varsayımları, daralmanın yakın devirde kestirim edilenden daha hudutlu kalacağı tarafında. Bu şu demek. AB ülkeleri başta olmak üzere genel olarak ihracatımız, 2023’ün birinci yarısından itibaren tekrar bir ivme trendine girecek. Bu ise büyüme sayılarına çok daha güçlü bir katkı verecek. Beklentilerimiz ve iddialarımız bu yönde” diye konuştu.
İstanbul Ticaret Odası’nın 2022 yılı itibariyle kuruluşunun 140’ıncı yılını kutladığını belirten Şekib Avdagiç, şöyle konuştu: “Biz Türkiye’nin en esaslı ve kurumsal ticaret örgütüyüz. Türk özel kesiminin oluşmasında, ekonomik siyaset ve vizyonların belirlenmesinde her vakit öncü rol oynadık. Bizim bütün bu periyotlarda vazife alan liderlerimizin ve idarelerimizin tek bir maksadı oldu. Türk özel dalını geliştirmek, rekabetçiliğini artırmak, yerli ve ulusal bir ruhun hâkim olduğu ekonomik ve ticari yapıyı kökleştirmek, global rekabette yer almak. Bugün de 140 yıllık ruhla birebir biçimde siyasetler ve faaliyetler gerçekleştiriyoruz. 21’inci çalışma devrinde de faaliyetlerimizin odağında, ‘yerli ve ulusal üretimi artırmak, global rekabette var olduğumuz manasına gelen ihracatımızı yükseltmek, Türk insanına daha çok iş alanı oluşturmak, kalkınmış bir Türkiye’yi ve güçlü Türk iktisadını gerçekleştirmek bulunacaktır. Ayrıntılarını bu ayki Bütçe Meclisinde lisana getireceğim faaliyetlerimizle, Türk özel dalına istikamet veren bir kurum olarak Türkiye iktisadına en büyük katkıyı sağlayacağız.”
İTO Meclisi’ne 116 üye birinci defa girdi
Gelecek 4 yıl boyunca İstanbullu 700 bin şirketi İTO Meclisi’nde 273 Meclis Üyesi temsil edecek. İTO’dan yapılan açıklamaya nazaran 141 Meclis Üyesi, son seçimlerde tekrar seçildi. Birinci sefer Meclise giren üye sayısı 116 oldu. Geri kalan 15 Meclis Üyesi ise ya bir evvelki devrin birinci yıllarında vazife alıp ayrılan ya da evvelki yıllarda Mecliste yer alan üyelerden meydana geldi. Bir üyenin ismi ise Meclis Üyesi göndermeye hak kazanan bir şirket isim bildirmediği için şimdi muhakkak olmadı.
İTO açıklamasında bu periyot İTO Meclisi’ne 9 bayan Meclis Üyesi’nin katıldığı belirtildi. Diğer değerli bir değişim ise yaş aralığında oldu. 31-49 yaş aralığında yer alan 92 Meclis Üyesi, İTO Meclisi’nin yüzde 34’ünü oluşturdu. Bir evvelki çalışma periyodu olan 20’nci devirde 53 kişi ile bu oran yüzde 20 civarındaydı. 25-30 yaş aralığında 3 Meclis Üyesi vazife aldı. Bu sayı daha evvel 1’di. Yüksek lisans ve doktoralı Meclis Üyesi sayısı da 44 oldu.