İstiklal Caddesi’nde 6 kişinin vefatına, 81 kişinin yaralanmasına yol açan bombalı hücumda gözaltına alınanların savcılıktaki sorgusu devam ediyor. Ortalarında 23 yaşındaki Suriyeli terörist Ahlam Albashir’in de olduğu 49 kişi sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi.
İfade süreçleri için 29 savcı görevlendirildi. Savcılık sözleri devam ederken Albashir’in polisteki sözünün ayrıntıları da ortaya çıktı.
‘Hacı’ kod isimli terörist tarafından evvel Cerablus’a gitmek üzere görevlendirildiğini fakat bu vazifesi kabul etmediğini bunun üzerine Türkiye misyonu verildiğini belirten Albashır. şunları söyledi:
“HACI SENİ ÇAĞIRIYOR”
– Bölgenin zenginlerinden biri olan birebir vakitte YPG’nin istihbarat ünitesinden olduğunu öğrendiğim Hasan diye biri bana geldi, “Hacı seni yanına çağırıyor, sana çok değerli bir misyon verecek” dedi. Ben de Hasan’la birlikte Hacı’nın yanına gittim. Hacı, “Madem Cerablus’a gitmiyorsun o vakit Bilal’le birlikte Türkiye’ye gideceksin” dedi. Ben de kabul ettim.
– Hacı bize 400 lira para ve 2 tane telefon verdi. Giriş için bütün ayarlamaları yaptıklarını söyledi. Sonra İdlib’te Bilal’le buluştuk. Bilal’i birinci kere İdlib’te gördüm. 27 Temmuz’da Hatay’a geldim. Oradan da ticari bir araçla İstanbul’a geldim. Bilal bana Türklerden nefret ettiğini söyledi. Bilal’in telefonuna bir pozisyon geldi. Araç sürücüsü başkalarını indirdi beni ve Bilal’i de pozisyondaki adrese, Ferhat Habeş isimli adamın konutuna götürdü.
– İstanbul’a geldikten sonra Ferhat Habeş’e ilişkin atölyede çalışmaya başladık. Bilal hiç dışarı çıkmadı. Ben de hücumdan evvel iki sefer Yasir K. ile birlikte keşif yapmak için Taksim’e gittim. En son taarruzdan 11 gün evvel gittim Taksim’e. Her seferinde Yasir götürdü beni. Pazar günü öğlenden sonra Bilal, Yasir ve ben birlikte yola çıktık. Taksim’e geldik.
“ÇANTALARI BIRAK VE ORADAN UZAKLAŞ”
– Bilal bana kahverengi çanta ile beyaz poşeti almamı söyledi. Ben aldım onları yürüdüm. Oturduğum yere geldim. 40 dakika orada oturdum. Sonra çantaları bırakıp ağabeye kıyafetlerin olduğu bir mağazaya gittim. Lakin tam o sırada Hacı bana fotoğraf ve görüntü gönderdi. Görüntüyü izlediğimde benim bankta oturduğum anların fotoğraflarını gördüm. Kaygıya kapıldım ve tıpkı banka geri döndüm. Sonra Hacı beni aradı, “Çantaları bırak ve oradan uzaklaş” dedi. Ben kalkıp uzaklaşmaya başladım sonra da patlama meydana geldi.
– Sonra ben Esenler’deki konuta gittim. Ahmet Jarkas geldi beni aldı. Telefonumu kırdı ve Küçükçekmece’ye götürdü. Biz burada olduğumuz mühlet boyunca çanta daima Bilal’in yanındaydı.
FOTOĞRAF SAVI PALAVRA ÇIKTI
Ahlam Albashır’in ‘Fotoğraflarımı çektiler” argümanı üzerine etraftaki güvenlik kameralarını inceleyen polis, rastgele kimsenin bayan teröristin fotoğraflarını çekmediğini belirledi. Bunun üzerine teröristin, “Korktuğum için yaptım süsü vermek için bu türlü bir tabir kullandım” dediği belirtildi.