Çanakkale’nin Gelibolu’da askerde tanıştığı Rum kökenli Türk vatandaşı sayesinde Büyükada’ya yerleşen Coşkuner, 1950 yılından bu yana burada ömrünü sürdürüyor.
Kastamonu’nun Cide ilçesinde 1927’de doğan, 3 çocuk babası ve 4 torun sahibi 95 yaşındaki Coşkuner, 1994’te kendisinden evvelki muhtarın teklifiyle girdiği seçimleri kazarak, Büyükada’daki Nizam Mahallesi’ne muhtar seçildi.
Coşkuner, 1999, 2004, 2009 ve 2014’ün akabinde 2019 seçimlerinde de galip gelerek 6. defa muhtarlık koltuğuna oturmanın gururunu yaşadı.
MAHALLE SAKİNLERİNİN SEVGİSİNİ KAZANDI
Genci ve yaşlısıyla Büyükada sakinlerinin sevgisini kazanan İstanbul’un en yaşlı muhtarı 95 yaşındaki Coşkuner, yaptığı açıklamada, Çanakkale Gelibolu’da askerdeyken tanıştığı Rum kökenli asker arkadaşı sayesinde Büyükada’ya geldiğini anlatarak, adadaki Rumların kendisini memleketi Kastamonu’ya tekrar göndermediğini tabir etti.
Coşkuner, Büyükada’daki belediyede işe girdiğini ve emekli oluncaya kadar burada çalıştığını söyledi.
“Mahallelinin bana itimadı çok”
Coşkuner, 2019’daki lokal seçimlerde aday olmak istemediğini fakat mahallelinin kendisini ikna ettiğine anlatarak, “Bir akşam mahalleden kelamı geçenler konutuma geldi, ‘Ya muhtar olacaksın ya da seni vuracağız.’ dediler. Muhtarlık için broşür bile dağıtmadım, beni baştan muhtar yaptılar. Zira mahallelinin bana itimadı çoktu.” dedi.
Son mahallî seçimlerde kendisine en yakın rakibinin emekli öğretmen olduğunu söyleyen Coşkuner, “Ben olacağım, sen hava alırsın.’ diye bas bas bağırırdı lakin kendisi hava aldı gitti. Artık beni kahvehanede gördüğü vakit ‘Ne diyeyim sana, bir şey diyemiyorum artık.’ der. 600’ün üzerinde oy fark attım.” diye konuştu.
Coşkuner, ada sakinlerinin kendisine muhtar yerine “amca” diye hitap ettiğini anlatarak, ada esnafı ve halkının kendisini kardeşi olarak gördüğünü belirtti.
Büyükada’da muhtarlık yaparken ada sakinleriyle bir problemle karşılaşmadığını aktaran Coşkuner, mahallelinin meseleleriyle ilgilendiğini anlattı.
“MEZARA KADAR BURADASIN DİYORLAR”
Muhtar Şerif Ali Coşkuner, ilerleyen yaşına karşın kimsenin kendisine “artık bırak” demediğini belirterek, “Şu an bile yok. ‘Sen nasıl bırakırsın, mezara kadar buradasın’ diyorlar. Bırakacağımı biliyorum ancak onlara söylemiyorum. Artık bu yaştan sonra çekilmez.” tabirlerini kullandı.
Kendisinin 1994’ten bu yana muhtar olarak seçilmesini, samimi olmasına bağlayan Coşkuner, şöyle devam etti:
“Çocuğunu yolda görsem babasına telefon açıyordum, ‘Çocuğun burada, sokakta. Ne yapıyorsun? Gel buraya’ diye. Bunu çok uygun bilirlerdi. Bu nedenle halkın sevgisini kazandım. Belediyenin Hesap İşleri Müdürlüğü’nden emekli oldum. Çabucak yakaladılar, ‘Sen muhtar olacaksın.’ dediler. O vakit Bilal Amca diye yaşlı bir muhtar vardı. O da çağırdı, ‘Ben artık mezara gidiyorum, gel bu işi sen al.’ dedi, ‘Ben yapamam.’ dedim. ‘Sen yaparsın.’ dedi. İşte böylece muhtarlığa geldik.”
1994’ten sonra girdiği bütün muhtarlık seçimlerini kazanan Coşkuner, “Ben sokakta bile dolaşmazdım, sizin adayınızım derdim o kadar. Beni baştan seçerlerdi.” diye konuştu.