Uzun vakittir güç kriziyle boğuşan İngiltere’de bu sefer da okullarda yeni problemler baş gösterdi. Ülke genelindeki okul müdürlerinin raporlarına nazaran okuldaki çocuklar açlıktan kırılıyor.
İngiltere’de pek çok okulda ‘aç çocuk’ sayısının yürekleri burkacak halde çoğaldığından söyleyen haberde ailelerin konutlarını ısıtmak ya da yiyecek satın almak konusunda seçim yapmak zorunda kaldıklarından bahsedildi.
Raporda ayrıyeten, Londra’nın güneydoğusunda bulunan bir okuldaki çocuğun aslında boş bir beslenme çantasını açarak yemek yiyormuş üzere yaptığı tespit edildi.
Gıda yardım toplulukları ise son vakitlerde ailelerden gelen yemek taleplerine yetişmekte hayli zorlandıklarını söz ederek, “Çok aç oldukları için okullarda silgi yiyen çocukların olduğunu duyuyoruz. Çocuklar neredeyse 24 saat boyunca hiçbir şey yemiyor. Hükümetin hemen bir şey yapması gerekiyor” dedi.
Yardım kuruluşları ayrıyeten, çabucak hemen her gün dışarı çıkarak yemek yiyemedikleri için oyun alanlarında saklanan çocukları bulup karınlarını doyurduğunu da kaydetti. Pek çok yardımsever bu durumu ‘yürek parçalayıcı’ olarak tanımladı.
Bazı okullarda ise öğretmenler, çocuklar çok aç olduğu için konsantre olamayınca devayı sınıfa tost makinesi koymakta buldu.
Ulusal Okul Müdürleri Birliği Lideri Paul Gosling ise bahisle ilgili, “Hükümet, çocuklar sabahları ve aç ve üşümüş olduklarında okulların devreye girip yardım edeceğine güveniyor. Fakat tüm yükü bize yüklemek hakikat değil” diyerek isyan etti.
Yetkililer, ailelerin taleplerini karşılamak için çaba ettiklerini lisana getirdi. Ayrıyeten ailelerin son vakitlerde çok korkmuş ve telaşlı oldukları fark edildi.
Durum o kadar önemli ki ilkokullarda dolaşarak yiyecek dağıtan bir yardım kuruluşu gün uzunluğu aldığı binlerce yardım telefonuyla başa çıkamayıca web sitesinden telefon numarasını kaldırmak zorunda kaldı. Yardım kuruluşundan bir yetkili durumu, “İnsanlara onlara yardım edemeyeceğimizi söylediğimizde çok sinirleniyoruz ve üzülüyoruz. Tüm Birleşik Krallık’ta tek bir aç çocuk bile olmamalı. Bu çok yanlış” kelamlarıyla özetledi.