İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel‘in 6 yaşındaki kızı H.K.G.’yi evlendirdiğine yönelik tez Türkiye’nin gündemine oturdu. Öte yandan H.K.G.’nin eşi Kadir İstekli‘nin yıllarca cinsel istismarına maruz kalması ülkede sarsıntı tesiri yarattı.
KADİR İSTEKLİ’NİN 67 YIL MAHPUS CEZASI İSTENDİ
Kamuoyunun gündemine oturan skandal olayla ilgili Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı mahpus cezası talebiyle iddianame düzenlendi. Birinci duruşma günü olarak 22 Mayıs kabul edildi. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Kadir İstekli hakkında 67 yıl 10 ay 15 gün mahpus cezası istenirken, baba Yusuf Ziya Gümüşel ve anne Fatıma Gümüşel hakkında 22 yıl 6 ay mahpus cezası istendi.
NE OLMUŞTU?
Mağdur H.K.G’nin 6 yaşından beri kuşkulu Kadir İstekli tarafından cinsel istismara uğradığı gerekçesiyle şikayette bulundu. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına verilen dilekçede, kuşkulu Kadir İstekli ile babasının kıydığı dini nikahla evlendirildiği, şüphelinin babasının talebesi olduğu ve karşılıklı dairelerde oturduklarını anlattı.
CİNSEL ALAKA OYUN ÜZERE GÖSTERİLDİ
Şikayetin devamında H.K.G, cinsel bağın kendisine Kadir İstekli tarafında oyun olarak gösterildiği belirtildi. Bu bağın babasının onayı ile gerçekleştiği ve yaşı tuttuktan sonra resmi nikah kıyıldığını dilekçede sundu.17 Ağustos 2012 tarihinde H.K.G. adet düzensizliği şikayeti ile hastaneye müracaat etti. Yaşının küçük olmasından ötürü durum polis takımlarına bildirildi.
KEMİK TESTİNE ÖTEKİ BİRİNİ SOKTULAR
H.K.G.’nin o tarihte alının sözünde, 7 Nisan 2012 tarihinde kuşkulu Kadir İstekli ile kendi isteği ile evlendiğini, yaşının 17 olduğunu ve şikayetçi olmadığını söyledi. Soruşturmada esnasında H.K.G.’nin kemik yaşı tespiti için hastaneye sevk edildi. 10 Aralık 2012 tarihinde alınan raporda H.K.G’nin 21 yaşında olduğu tespit edildi. Soruşturma yaşının 21 olmasından ötürü takipsizlik kararı ile sonuçlandı. H.K.G. 21 Ocak 2022 yılında İzmir’de alınan sözünde, olay tarihinde Haydarpaşa Numune Hastanesine babasının lideri olduğu vakıfta çalışan Mehmet Emin M. ile birlikte gittiğini, sinema çekilmesi için sıra beklediği esnada kendisi yerine diğer birisinin sinemasının çekildiği ve kendisine rastgele bir süreç yapılmadığını söyledi. Şüpheliler olay esnasında kendi ortalarında konuştukları sırada bu konuşmalar H.K.G. de şahit oldu. Şüpheliler H.K.G.’nin yerine öbür birini kemik testine sokulduğu, bu kişinin 18 yaşında olması kâfi iken daha büyük birinin teste sokulması nedeniyle kuşkulu Kadir İstekli’nin Mehmet Emin M.’ye kızarak “Kızın yaşının 18 olması kafiydi, neden daha büyük birini soktunuz lakin savcı yeterli yedi” dediğini söyledi. H.K.G.’nin doğum raporu ve doğum tutanağı Sapancı Kaymakamlığından istendi. H.K.G.’nin 8 Mart 1998 tarihinde özel bir hastaneden doğduğu belirlendi. Kemik tespiti için diğer birinin teste sokulması ile ilgili şüpheliler hakkında “resmi evrakta sahtecilik” kabahatinden soruşturma başlatıldı.
SES KAYITLARI EVRAKA SUNULDU
“O ARTIK SENİN KOCAN DEDİLER”
İddianameye nazaran, evlilik kararının akabinde, H.K.G’ye gelinliğe benzeyen beyaz bir kıyafet giydirdiler, genç bir adamı gösterip “O artık senin kocan” dediler. Adam, küçük kızı bir fotoğraf stüdyosuna götürdü. Birlikte fotoğraf makinesine bakarken küçük kız evcilik oynadıklarını sanıyordu. Yıllar sonra sözünde H.K.G. imam nikahı kıyıldıktan bir gün sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: “K. evlendiğimizi söyledi. Annem, babam nasıl evliyse bizim de evli olduğumuzu anlattı. ‘Sen benim karımsın, ben senin kocanım’ dedi. ‘Evliler bu türlü oyunlar oynar lakin bu oyun kimseye söylenmez. Bak annenle baban kimseye söylemiyor’ dedi. Annem ile babam K.’ya ‘Damadım’ diyordu.”
“ANNEM SAÇLARIMI TARAYIP YANINA GÖNDERİRDİ”
Bir yıl sonra H.K.G, yani 7 yaşlarına gerçek, anne ve babasıyla memleketleri Sakarya Sapanca’ya gitti. Eşi K. da yanlarındaydı. Sapanca’daki meskenlerinin ikinci katında K, H.K.G.’ye tecavüz etti. H.K.G. evvelce anne ve babasının yaşadığı kabustan haberinin olmadığını düşündü. Lakin daha sonra K. ona babasının onayını aldığını söyleyecekti.
Çengelköy’deki konutlarına döndüklerinde tecavüz devam etti. Annesi evvel karşı çıkmıştı. Lakin argümana nazaran babası annesinin meskende olmadığı günlerde H.K.G.’yi karşı dairedeki K.’ya teslim ediyordu. Çocuk bunun olağan olduğu palavrasıyla kandırılıyordu. Annesi H.K.G.’nin saçlarını tarayıp K.’nin yanına gönderiyordu.
Ses kaydında yer alan sözler ise şu formda:
H.K.G.:“6 yaşında nikahımız kıyılmayaydı. Keşke babam ilgiye müsaade vermeseydi… Yani bu ıstırapların hiçbiri olmazdı”
K.İ.:“Var mı yapacak bir şey onu söyle. Dönebiliyor muyuz?”
H.K.G. :”Ama telafi de olmuyor”
K.İ.:“Yani tam bir hatadır… Yanlış bir şey… Ha şu an ben kendi kız çocuğum olsa 6 yaşında evlendirir miyim. Evlendiririm. Ancak o form bir şeye müsaade eder miyim. Etmem.”
H.K.G.:“Babam nasıl düşünmedi.”
K.İ.: “Hocaefendi her şeyi dört dörtlük mü düşünüyor. Bırak sen de Allah Allah.”
H.K.G: “Yani kızım daha küçük, 6 yaşında. Alakayı kaldırabilir mi, kaldıramaz mı, insan bunu bilmez mi…”
K.İ.:“Ben seni o denli görmemiştim. O denli gittim işte. Ufaklığın o denli geçti dediğin üzere. Ne bileyim ya…”
H.K.G.:“Annem saçlarımı tarar senin yanına gönderirdi beni.”
ÇOCUĞA İSTİSMAR ANLAŞILINCA SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Çocuğa 13 yaşındayken nişan, 14 yaşına geldiğinde ise düğün yapıldı. Düğünden sonra K. ile H.K.G. birebir konutta yaşamaya başladı. Düğünden 4 ay sonra, 17 Ağustos 2012 günü, annesi kızı hastaneye götürdü. Hekim çocuğa istismarı çabucak anladı ve polise haber verdi. Savcılık soruşturma başlattı.