Cumhurbaşkanlığı İrtibat Başkanlığı Dezenformasyonla Uğraş Merkezi’nce 25-26 Mart Dezenformasyon Bülteni yayımlandı.
Anadolu Ajansı’nın haberine nazaran, kimi toplumsal medya hesaplarından paylaşılan “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 29 ton altını var” argümanının hakikat olmadığı vurgulanan bültende, şunlar kaydedildi:
“19 Mayıs 2018 tarihinde İsviçre gazetesi BZ Basel’de kaleme alınan haberin içeriğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şahsi mal varlığıyla ilgili bir tez bulunmamakla birlikte, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının altın rezerviyle ilgili bir tasarrufundan bahsedilmektedir. İlgili haberde ABD’nin külçe altın deposu olarak bilinen Fort Knox’ta tutulan Türkiye’ye ilişkin 29 ton altının 10 tonunun İngiltere’ye, kalan 19 tonun ise İsviçre’nin Basel merkezli Memleketler arası Ödemeler Bankasına aktarılacağı söz edilmektedir.”
DİPLOMA DEFTERİNDEN PAYLAŞILAN BELGE
Bültende, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da kaydının bulunduğu Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Lisans Diploma Defteri’nden paylaşılan doküman ile ilgili, “Diploma kayıt sırasında 1. bayan 1936 doğumlu, 2. sırada Erdoğan 1954 doğumlu, 3. sıradaki bayan 1939 doğumlu” argümanının hakikat olmadığı belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Lisans Diploma Defteri’nde yer alan öteki mezunların doğum tarihleri yanlış aksettirilerek bir algı oluşturulmaya çalışıldığı, bahse husus doküman incelendiğinde, birinci sırada yer alan mezunun argüman edildiği üzere 1936 değil, 1956 doğumlu, üçüncü sırada yer alan mezunun ise tekrar sav edildiği üzere 1939 değil, 1959 doğumlu olduğunun açıkça görüldüğü tabir edildi.
‘9 TRİLYON DOLAR BEDELİ OLAN ETİBANK, 40 MİLYON DOLARA SATILIYOR’ İDDASI
Bazı toplumsal medya hesaplarından organize bir halde paylaşılan “9 trilyon dolar bedeli olan Etibank, ABD’li şirkete 40 milyon dolara satılıyor” argümanının yanlışsız olmadığı belirtilen bültende, Etibank’ın 2 Mart 1998’de Cavit Çağlar ve Dinç Alim’in ortak girişimcilik şirketi tarafından devralındığı, bankanın ziyana uğratıldığının tespit edildiği ve mevzunun yargıya taşındığı anımsatıldı.
Bültende, Etibank’ın 27 Ekim 2000’de Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devredildiği, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun 4 katrilyon 465 trilyon lira birikmiş ziyanı bulunan bankanın 28 Aralık 2001’de kapatılmasına karar verdiği aktarıldı.
Sosyal medya paylaşımlarındaki, “Türkiye’nin bor madeni işletmeciliğinin Etibank tarafından yapıldığı” tezinin yanlışsız olmadığı vurgulanan bültende, şu tabirlere yer verildi:
“Türkiye’nin bor madenlerinin üretimi, işletilmesi ve pazarlanması vazifesi, kanun düzenlemeleriyle ETİ MADEN’e verilmiştir. ETİ MADEN son 20 yılda yaklaşık 1,3 milyar dolar yatırım yaparak dünyada şurası bor üretim kapasitesinin yüzde 50’sine sahip olmuştur. ETİ MADEN’in ve bor madenlerinin rastgele bir ülke, firma ve şahsa satılması yahut devredilmesi üzere bir durum kelam konusu olmayıp, bu mevzuda yürütülen rastgele bir çalışma da mevcut değildir.”
Bültende, kimi toplumsal medya hesaplarından paylaşılan, “Eğitim kursuna giden 13 yaşındaki çocuk, oruç tutmadığı için darbedildi” argümanının gerçek olmadığı, Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi tarafından yapılan çalışmalar sonucunda, olayın mağdurlarının özel bir eğitim merkezinin öğrencileri R.Y. (14), M.A.K. (14) ve H.K.A. (14) olduğunun tespit edildiği bildirildi.
Yapılan mülakatta R.Y. isimli mağdurun M.A.K. isimli arkadaşı ile şakalaştıklarını ve şakalaşmanın hengameye dönüştüğünü, sonradan pişman olup barıştıklarını lakin dershaneden kovulma kaygısıyla bu türlü bir palavra söylediğini beyan ettiği belirtildi. (HABER MERKEZİ)