Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Kurulu (İHİK), İzmir Seferihisar’daki TOKİ inşaatında iş kazası geçiren Nurettin Ataş’la ilgili yapılan başvuruyu görmezden geldi. İHİK’in ‘bu inşaatta kanunsuz işler yapılıyor’ argümanlarını ve iş kazasını görmezden gelmesine reaksiyon gösteren HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ise, “İnsan Haklarını İnceleme Kurulu, İnsan Haklarını İhlal Kurulu üzere çalışıyor” dedi.
İDDİALARA KARŞILIK YOK
Nurettin Ataş, Seferihisar’daki TOKİ inşaatından düşerek ayağını kırdı. Ataş, kaza sonrası iş yerinden rastgele bir yetkilinin kendisini aramadığını ve hastaneye götürülmediğini söyledi. Ayrıyeten Ataş, Afgan çalışanların burada çalıştırıldığını ve sömürüldüğünü anlatarak iş yerinde ‘kanunsuz’ işlerin yapıldığını tez etti. HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ise, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na başvurarak bu tezlerin araştırılmasını istedi.
Kazadan sonra TBMM İnsan Haklarını İnceleme Kurulu, yapılan müracaata cevap verdi. Komite, kelam konusu kazayla ve iş yerinde yaşanan ‘kanunsuz bir biçimde emekçi çalıştırıldığı ve sömürüldüğü’ savlarına değinmedi. Olayla ilgili tüzel sürece işaret eden kurul, “Hiçbir organ, makam, merci yahut kişi mahkemelere tavsiye yahut telkinde bulunamaz” tabirlerini kullandı. Ayrıyeten kurul, yargı süreçleri tüketildikten sonra Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasını tavsiye ederek tüm iç hukuk yolları tüketildiği takdirde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne müracaat yapılmasını istedi.
‘İHLAL KURULU ÜZERE ÇALIŞIYOR’
Komisyonun araştırma ve inceleme yapmadan verdiği karşılığı eleştiren HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “İnsan Haklarını İnceleme Kurulu İnsan Haklarını İhlal Komitesi üzere çalışıyor, ihlalleri örtme kurulu üzere davranıyor” diyerek şunları söyledi:
“Komisyona hangi ihlali sorsak, ‘Efendim bu husus yargıya intikal etmiştir, karışamayız’ cevabını veriyor. Zati bu olay yargıya intikal etmiş ve sonuç alınamamış. Vatandaş kendisi ile ilgili bir incelemenin yapılmasını istiyor. Kurulun, ‘Yargı bir şeyler yapıyor, ben o işe karışmam’ demeye hakkı yok. Bu türlü bir kurul kurulmuşsa bu komite iş yerine, bakanlığa, genel müdürlüğe sorabilir. Kurul, bunları yapmayarak sorduğumuz her soruya, ‘yargısal süreç devam ediyor’ karşılığını veriyor. Yargısal süreç devam edebilir ama siz o yönetimden komite olarak bir şey soramaz mısınız? Siz aslında ikinci mahkeme değilsiniz. Sorduğunuz vakit bile orası kendini düzeltebiliyor. İnsan Hakları Kurulu bana bir şey sormuş diyerek kendisini düzeltebiliyor. Ama komitenin niyeti bozuk, niyeti ihlalleri araştırmak değil. ‘Efendim mevzu yargıya intikal etmiştir yargıya intikal edene de biz karışamayız. Yasalar o denli söylüyor’ karşılığını veriyor. Zati ‘git mahkemeyi etkile, mahkeme kararını değiştir’ mi diyoruz? Git kendi misyon alanınla ile ilgili araştırma yap, bu bahsin önü açık. Şuralar, heyetler oluşturursun, yetkilileri komiteye çağırıp sorabilirsin. Kimse sana bunu yapamazsın demiyor ama komite iş yapmak istemiyor. Komite bu türlü devam ederse vatandaşın sırtında ağır bir yük haline gelmiş olur.”
‘KOMİSYONUN UMRUNDA DEĞİL’
Gergerlioğlu son olarak şunları söyledi: “Komisyonun bize verdiği karşılık ortada. İhlal ortada. Vatandaşın adil olmayan bir yargılamadan aldığı sonuç ortada. Vatandaş esasen yargısal süreçten şikayetçi ki sana başvuruyor. Sen kendine nazaran idari bir komisyonsun. En azından oraya soru sorman bile son derece etkileyici olacak. Komite sıkıntılı kuruma soru sorduğunda kurum kendisini düzeltebiliyor. Ayrıyeten incelemene nazaran tahminen başka bir süreç tesis edilmeye başlanacak, tahminen adil bir yargı yolu açılacak lakin kurulun umurunda değil bunlar.”