Eski Azınlık İşleri Lideri Mukhtar Abbas Naqvi’nin, temmuzdaki istifasının akabinde Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin liderliğindeki Birlik Bakanlar Kurulunda bulunan 77 üye içerisinde hiç Müslüman temsilci kalmaması, kaygılara neden oldu.
Ülkenin yüzde 14’ünü oluşturan 204 milyon Müslüman nüfusuna karşın ülkenin iki meclisli parlamentosunun alt kanadında (Lok Sabha) iktidardaki Hindistan Halk Partisi’nin (BJP) 303 milletvekili ortasında tek bir Müslüman bulunmuyor.
Uzmanlar, dünyanın en geniş partisi olan BJP’nin hükümette ya da Bakanlar Konseyi’nde Müslüman temsilinin olmamasının, huzursuz edici olduğunu belirtti.
Siyasi yorumcu Niranjan Sahoo, AA muhabirine yaptığı açıklamada, BJP’nin 2019’daki Lok Sabha seçimlerinde sadece 6 Müslüman adaya baht verdiğini lakin hiçbirinin kazanamadığını söyledi.
80 Lok Sabha koltuğuna sahip en büyük eyalet olan Uttar Pradesh’de BJP’nin tek bir Müslüman adaya bile yer vermediğini aktaran Sahoo, partinin bunu kutuplaşmak ve bir Hindu birliği yaratmak için yaptığını lisana getirdi.
Nüfusun yüzde 14’ünü kapsayan Müslümanların şimdi rastgele bir Bakanlar Şurası’nda, Lok Sabha’da ya da Rajya Sabha’da bulunmamasının önemli bir sıkıntı olduğuna dikkati çeken Sahoo, bu durumun, “Hindistan’ın demokratik siyasetindeki en büyük azınlığının görünmezliği olduğunu” ve “acil dikkat gerektirdiğini” belirtti.
Sahoo, seçim sürecinde Müslümanların büsbütün dışlanmasının ve BJP modelini giderek daha fazla taklit eden ulusal ve bölgesel partilerin, Hindistan’ın çeşitliliğine ve laikliğine yönelik en büyük tehdit ögesi olduğunu tabir etti.
Sahoo, kıymetli siyasi forumlarda ve Bakanlar Heyeti’nde Müslümanların bulunmamasının, onların haklarını ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek için seslerini ve faaliyetlerini daha da zorlaştıracağını söyledi.
Güney Hindistan’da Müslüman başkan Syed Azharuddin, Müslümanlara yönelik ayrımcılığın yalnızca seçimlerde değil; yargıda, idari vazifelerde ve devlet siyasetlerinde bilhassa eğitim ve finans kesimlerinde de olduğunu söyledi.
İktidar partisinin azınlık kümesinin ulusal lideri Jamaal Enver Siddiqui ise hükümetinin kalkınma için çalıştığını, devletin tüm planlarının insanlara ulaştığını ve rastgele bir din ayrımının olmadığı söz etti.
Siddiqui, hükümette yalnızca Müslüman temsilinin olmaması üzere şeylerin “gereksiz konular” olduğunu savundu.