Sabah Gazetesi köşe muharriri Yavuz Donat bu haftaki köşe yazısında Hıncal Uluç’un sıhhat durumunu yazdı. Donat “İlk düdük çalarken” isimli köşe yazısında Hıncal Uluç’a da yer vererek “Oh!…çok şükür Hıncal göz kırptı” başlıklı yazıyı kaleme aldı.
Yavuz Donat’ın köşe yazısındaki ilgili kısım şu halde:
HINCAL ULUÇ
“Geçen ay yazmıştık… 21 Temmuz’da… Hıncal Uluç için… “Uyandırılıyor” diye… Ve ağabeyi Öcal Uluç’la bir program yapmıştık:
“7 Ağustos… Bu pazar… Antalyaspor- Galatasaray maçını televizyondan, üçümüz birlikte izleyeceğiz.”
Yarından sonra, 7 Ağustos… Maalesef… Hıncal, hâlâ “kendine gelemedi.”
Yine birlikte maç izleyeceğiz lakin… Bu pazar değil… Daha ileride.
OH!.. ÇOK ŞÜKÜR… HINCAL GÖZ KIRPTI
Beyin kusursuz çalışıyor… Kalp sağlam… Akciğer o denli… Böbrek de.
Uzun müddet uykudaydı… Geçen ay, “Makinenin fişi çekildi” ve uyandırma sürecine girildi… 20 Temmuz’da.
Doktorlar… Bir an evvel uyanması için, “tıbbi müdahalede” bulunmadılar.
“Kendiliğinden uyanmasını” uygun gördüler.
Evvelki gün… 3 Ağustos Çarşamba… Hıncal birinci sefer gözünü açtı… Sonra tekrar uykuya daldı.
Dün… 4 Ağustos Perşembe… Gözünü açıp kapatmaya… Kırpıştırmaya başladı… Sonra yeniden uyku.
Ağabeyi Öcal Uluç, sevinçten uçuyor… Hıncal’ın bu ay içinde meskenine dönmesi bekleniyor.
MEHMET BÜYÜKEKŞİ
Hastanede futbol sohbeti… Öcal Uluç ile yalnızca Hıncal’ı değil, futbolu da konuştuk… Bugün başlayacak 2022-2023 dönemini… Kulüpleri… Federasyonu… Hakemleri.
Öcal Uluç, gazeteciliğe 1955’te başladı… Fenerbahçe Mecmuası’nda… O gün bugün futbol yazıyor.
Söz federasyondan açılınca, Öcal Uluç dedi ki:
Lider Mehmet Büyükekşi ve takımı, ayakta alkışlanacak işler yapıyorlar.
Bu türlü devam ederlerse tarihe geçerler… Devrimci federasyon diye.
NİHAT ÖZDEMİR
Sohbette… Evvelki Futbol Federasyonu Lideri Nihat Özdemir’in de kulakları çınlatıldı.
Öcal Uluç, “Allah, Nihat Özdemir’e, Hazreti Eyüp sabrı vermiş” diyerek kelama başladı:
Çok sıkıntı bir devirde, başarılı vazife yaptı… Hakkını inkâr etmemek lazım.
Kulüp liderleri… Herkes farklı bir şey söyledi… Önüne gelen federasyonu suçladı… Buna tahammül etmek kolay mı?
Helal olsun… Nihat Özdemir sonlanmadı… Hengame etmedi… Onuruyla çekildi.
ZİRVE
Transferler… Ekiplerin durumu… Bunları konuşurken… Öcal Uluç, “Bu dönemin birinci dört takımını” söyledi:
– Bence… Tepe yarışı 4 ekip ortasında geçer… Trabzonspor…
Galatasaray… Fenerbahçe… Ve Beşiktaş.
ATATÜRK, TRABZONSPORLU MU?
Faruk Nafiz Özak… Trabzonspor’un eski futbolcusu… Eski kaptanı… Eski lideri.
Eski Trabzon milletvekili… Eski Gençlik ve Spor Bakanı.
Yıllar evvel… Trabzon Vakfı’nın yemeğinde şöyle konuşmuştu:
1924 yılında… Trabzon’daki Egzersiz Yurdu Kulübü, Atatürk’e bir telgraf çekti… Kulübün fahri lideri olmasını istedi.
Büyük Atatürk de, bir amatör kulübün bu teklifini kabul etti… Trabzon’a teşekkür telgrafı gönderdi.
Yıllardır tartışılıyor… Atatürk Fenerbahçeli mi, Galatasaraylı mı, Beşiktaşlı mı diye.
Bu tartışma artık son bulmalı… Atatürk’ümüzün hangi kadrosu tuttuğu gün üzere ortada… 1924’ün Trabzon Egzersiz Yurdu’su, bugün Trabzonspor.
VE ALİ ŞEN
Fenerbahçe’nin efsane lideri… Bir vefa abidesi.
Haftada üç gün arayıp sorar:
– Hıncal’ın durumu nasıl? Benim yapabileceğim bir şey var mı? Rusya’ya, Amerika’ya yollamak üzere.
Sadece bizi değil… Hıncal’ın yattığı hastaneyi de daima arıyor… Hıncal’la ilgili bir haber alabilmek için.
Unutmadan… Hıncal… Ali Baba’yı az mı eleştirmişti?
Dün konuşurken… Ali Şen, “yeni dönem için” dedi ki:
“Yeşil alanda daha fazla ter dökmek… Futbola daha fazla hoşluk getirmek… Daha fazla gol… Daha fazla seyirci… Ve sıfır küfür… İşte bütün beklentimiz.”