18 Mart 1915, olmazın olduğu gün. Bir tarafta dünyanın en donanımlı ve güçlü ordularından İngiliz ordusu öbür tarafta ‘’hasta adam Osmanlı.’’ Zafer İngilizler için kaçınılmazdı. İşte bunun en büyük delillerinden biri olan hiç kullanılmadan kaldırılan Osmanlı paralarının hikayesi…
İNGİLİZLERİN BÜYÜK GAFLETİ
Zafer İngilizlere nazaran kaçınılmazdı hatta o kadar katiydi ki İstanbul’da işgal sonrası kullanmaları için askerlere özel olarak bastırılan Osmanlı paraları dağıtıldı.
Dağıtılan özel kâğıt paralar akın öncesi bir nevi moral, motivasyon oldu, İngiliz bahriyelilerine… Lakin batırılan kraliyet armadası gemileri ile bu paraların da pek birçok boğazın derinlikleriyle tarihe karıştı.
Mart ayında gerçekleşen işgalin akabinde nisan ayında başlayan Gelibolu Çıkarması’na katılan birliklere de bu paralar dağıtıldı.
KÖYLÜLER, O PARALARI KABUL ETMEDİ
İngiliz ve Anzak askerleri ortalarındaki alışverişi bu paralarla yapıyorlardı… Çanakkale’nin köyleri işgal altındayken askerler yemek almak için köylülere bu paraları vermeye çalıştı. Lakin köylüler bu paraları hiç kabul etmedi. Mayıs 1915’a kadar bu paralar tedavülde kaldı ve koleksiyoncular dışında İngilizlerin bastırdığı paralara ilgi gösteren olmadı. 1917’de ise öteki paralar tedavüle sokuldu ve paralar İngilizlerin, Çanakkale yanılgısının bir dokümanı olarak kaldı.
İNGİLİZLERİN HAZIRLADIĞI İŞGAL BAYRAĞI
Bunun dışında, Çanakkale’yi geçip İstanbul’u işgal edeceğini zanneden İngilizler, tıpkı işgal parası üzere, bir de işgal bayrağı hazırlatmışlardı.
Ancak İngilizlerin beyhude gayretleri sonuçsuz kaldı. İşgal parası üzere, işgal bayrağı da boğazın serin sularına gömüldü.
CHURCHİLL’İN İSTANBUL’DA BEŞ ÇAYI HAYALİ
En büyük hayal kırıklığını ise 1. Dünya Savaşı başlangıcında ve Çanakkale Savaşları sırasında Büyük Britanya’nın denizcilik bakanı olan Winston Churchill yaşadı.
Churcill, 8 Mart günü kazanacakları zaferden o kadar emindi ki, taarruz öncesi gazetecilerin sorduğu “Çanakkale boğazını geçebilecek misiniz?” sorusuna şu karşılığı vermişti:
“Beş dakikada Çanakkale’ yi geçer, beş çayını da İstanbul’da içeriz…”
Winston Churchill’in kazanacaklarından bu derece emin olduğu Çanakkale Savaşı’nda, asıl yanılgısı ise işgal öncesinde yapılan tüm itirazlara karşın Çanakkale’ye saldırma buyruğu vermiş olmasıydı. ‘Yenilmez Armada‘ diye bilinen İngiliz donanması’nın yaşadığı en büyük hezimete sebep olmuştu. Bu hareket ile siyasi mesleğini donduran Churchill’in bu kusurunun sebebi ise Türklerin tarihini ve Mustafa Kemal’in dehasını bilmiyor olmasıydı.