Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde 13 yaşındayken nereden geldiği muhakkak olmayan kör kurşun burnuna saplanan Kazım Koca, 50 yıl boyunca burnundaki mermiyle yaşadı.
Burun ve çene kemiğinin birleştiği yere saplanan kurşun için evvel birkaç hastaneye başvuran Koca, ameliyatın riskli olduğu kanısına varınca kurşunla birlikte yaşadı.
Sonrasında da ziyanı olmaz fikriyle ameliyat olmaktan çekinen Koca (63), son olarak ZBEÜ Sıhhat Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne başvurdu. Burada Kulak Burun ve Boğaz Hastalıkları Öğretim Üyesi Doz. Dr. Deniz Baklacı ve takımının tetkik ve tedavilerini yaptığı Koca, 2 saat süren operasyonun akabinde teneffüs yolunu da kapatan mermiden kurtuldu.
Sağlığına kavuşan Koca, “Bakkala girmiştim. Bakkaldan çıkarken kurşun burnuma saplandı. O ortada burnum yandı. Üç dört defa döndüm, sonra bayılmışım. Bu olay olunca 13 yaşındaydım. Bir ziyanı yok diye aldırmadım. Nefes almakta zorlanıyordum. Tıkanmaya başlamıştım. Olay Çaycuma ilçesi Akçahatipler köyünde olmuştu. İstanbul’da özel bir doktora gittim. Bana ‘Aldırmasan daha güzel, riskli. Beyin damarları, göz damarları var’ dedi. O vakit vazgeçtik. O sebepten köye geldim. Sonra köye döndüm. Üniversite hastanesine geldik. Sağ olsunlar ameliyatla aldılar, artık iyiyim” dedi.
“MERMİ ESİRGEYİCİ DOKUYLA KAPLANMIŞ”
Doç. Dr. Deniz Baklacı ise hastanın kendilerine geldiğinde merminin hami bir katman ile kaplanarak kitle halini aldığını gördüklerini söyleyerek, “Hastanın talihi şu ki kurşun beden tarafından bir esirgeyici dokuyla kaplanmış ve bir kitle halini almış. Bu büyük ihtimalle de hastada yan tesir yapmamasının nedeni bu, yabancı cisim tarafından korunaklı bir hale gelmiş olmasıydı. Ameliyat 2 saat kadar sürdü. Kurşunu ve etrafındaki o gözetici yumuşak doku katmanını rastgele bir yüz kesiği olmadan endoskopik olarak çıkardık. Mermi tam olarak yüz kemiğinde yerleşmişti. Burunda yabancı cisim sık karşılaştığımız bir durum ancak çoklukla çocuk popülasyonlarında oluyor. Bunları erken yakalarsak çabucak çıkarıyoruz, geç yakalarsak bunlar tekrar bir yabancı cisim haline geliyor. Geçmeyen burun akıntıları, makus koku, koku alma bozukluğu üzere şikayetlerle hastalar bize geliyor lakin bu hastada görülen çok az görülebilecek bir tabloydu” dedi.