Depremlerde yıkılan Habib-i Neccar Mescidi, Ulu Cami, İhsaniye Mescidi, Antakya Rum Ortodoks Kilisesi ve Hatay Meclis Binası‘nın da ortalarında bulunduğu kültür varlıklarını kurtarma çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde kurulan Afet Bölgesi Hafriyat Başkanlığı‘nca sürdürülüyor.
Türkiye’deki 9 üniversiteden 16 bilim insanın yürüttüğü kurtarma çalışmalarına, akademisyenlerin davetiyle istekli olarak bölgeye gelen sanat tarihi ve başka ilgili kısımlarından 21 lisans ve yüksek lisans öğrencisi de katkı sağlıyor.
Moloz yığınına dönüşen simge yapılarda titizlikle çalışan bilim insanları ve öğrenciler, enkaz altında kalmış ikona, kitabe, dini kitaplar ve öbür nesneleri kurtarmak için uğraş gösteriyor.
“ELİMİZDEN GELEN HER ŞEYİ YAPACAĞIZ”
Akdeniz Üniversitesinde sanat tarihi alanında yüksek lisans yapan Aybüke Göktepe, 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların sonuçlarının kültür varlıkları açısından da son derece üzücü olduğunu belirtti.
Bu büyük üzüntüyü çabucak herkeste gözlemlediğini lisana getiren Göktepe, “İlk günden beri herkes mesleğini icra etmek için çabaladı. Vaktimiz geldiği için biz de alana indik” dedi.
Göktepe, Afet Bölgesi Hafriyat Başkanlığının tescilli yapıları kurtarmak için tüm imkanları seferber ettiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Kültür varlıklarımızı ve miraslarımızı tekrar ayağa kaldırabilmek için canla başla çalışıyoruz. Tek emelimiz bunu gerçekleştirmek. Bu yalnızca bizim değil, ülkemizin ve bütün dünyanın mirası. Bunun farkında olarak çalışıyoruz. Bilhassa yapıların içerisine girdiğimizde maalesef çok büyük bir keder duyuyoruz. Yalnızca cami ya da medreselerde değil, tüm dini ve tarihi yapılarda tıpkı hisleri hissediyoruz. Kurtarabildiğimizi kurtarmaya çalışacağız. İmkanı olanları kurtarmaya çalışacağız. Elimizden gelen her şeyi yapacağız.”
“ÇOK DAHA HOŞ YERLERE GELECEĞİNE İNANIYORUZ”
Erciyes Üniversitesi’nde yüksek lisans öğrencisi Mustafa Koçak, eşsiz pahaya sahip olan tarihi yapıları yıkılmış olarak görmekten keder duyduğunu lisana getirdi.
Kültürel varlıkları ayağa kaldırmak için ellerinden geleni yaptıkları aktaran Koçak, şunları kaydetti:
“Temel gayemiz, onarım ve rekonstrüksiyon çalışmalarına altyapı hazırlamak. Tarihi yapıların birinci yapılış ya da sonraki devirlerdeki tamirlere ilişkin kitabeleri bulup, rekonstrüksiyon çalışması yapıldığında aslına uygun yapılara yerleştirme temelinde çalışmalarımızı gerçekleştirmekteyiz. Çok üzücü bir olay yaşadık. Bu eski yapıların da zelzeleye dayanması beklenemezdi esasen ancak yürüttüğümüz çalışmalarla çok daha hoş yerlere geleceğine inanıyoruz. Herkes kendi uzmanlık alanında çalışıyor.”
Ankara Üniversitesi Lisan ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Kısmı’ndan lisans öğrencisi Emirhan Alkan da sarsıntıya bir çok bina üzere tarihi yapıların da dayanamadığını belirterek, “Kültür mirasımızı muhafazayı ve elimizde sağlam kalan yapıtları enkazdan çıkartarak inançlı yerlere taşımak temel amacımız” sözünü kullandı.