Halkevleri’nin iki yıl evvel ülke genelinde yaptığı “Yaşamak İstiyoruz” aksiyonlarının Ankara ayağında gözaltına alınanlar hakkında ‘Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet’ suçlamasıyla açılan davanın duruşması, Ankara 60. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugün yapıldı. Duruşma salonuna, davanın sanıklarını aksiyonda gözaltına alan Ankara Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü’ne bağlı polisler de izleyici olarak katıldı. Sanık avukatları bu duruma itiraz etti, lakin hakim itirazları reddetti.
Sanık avukatlarından Ender Büyükçulha, soruşturmada yer alan polislerin salonda bulunmalarının ceza tarzı açısından sorun teşkil ettiğini belirterek bir kere daha sivil polislerin salondan çıkarılmalarını istedi. Mahkeme, aleniyet unsurunu münasebet göstererek talebi bir kere daha reddetti.
Daha sonra sanık savunmalarına geçildi. Kelam alan sanıkların tamamı, kendilerini baskı altında hissettiklerini, savunma yapmak için uygun şartların oluşmadığını ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini söyledi.
Bunun üzerine sanık avukatları, izleyici kısmında bulunan polis memurlarının kimlik bilgilerinin zapta geçirilmesi talebinde bulundu. Mahkeme ise polis memurlarının yalnızca sicil numaralarını zapta geçirdi. Sanık avukatı Filiz Orhan, polis memurlarının salona silahla gelip gelmediklerinin tespitini istedi. Polislerden ikisinin üzerlerinde silah olduğunu beyan etmeleri üzerine mahkeme salonu gerildi. Sanık avukatlarının salona silahla giren polis memurlarının kimliklerinin tespit edilmesini istemeleri üzerine, polisler salondan çıkmaya çalıştı. Kimi avukat ve izleyiciler, salondan çıkmaya çalışan polisleri durdurmak istedi. Ortaya giren çevik kuvvet, duruşma salonuna silahla giren polislerin salondan ayrılmasını sağladı. Yaşanan bu anlar, avukatlar ve izleyiciler tarafından cep telefonlarıyla kayda alındı.
Mahkeme hakimi, duruşma salonundan ayrılan polisler hakkında cürüm duyurusunda bulunulmasına hükmederek duruşmaya orta verdi.