Muğla’nın Fethiye ilçesinde 2017 yılının eylül ayında yaptığı tatilde, ATV çeşidine katılan Melek Yılmaz, dik yokuştan inerken direksiyon hakimiyetini kaybederek kaza geçirdi. Feci biçimde yaralanarak sağ gözünü kaybeden Yılmaz, hastanede alınan tabirinde işletmeciden şikayetçi olmadı. Ameliyatlar geçirdikten sonra İstanbul’a dönen 37 yaşındaki Yılmaz, tıp öncesi gerekli bilgilendirme yapılmadığı ve tedbir alınmadığı gerekçesiyle çeşit şirketi hakkında kabahat duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturmasında dava açılmasına gerek olmadığına karar verildi. Yapılan itiraz sonrası 2019 yılında kazayla ilgili dava açıldı.
Fethiye 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, uzlaşma ofisine gönderildi. İşletme sahibi Fadıl K., Melek Yılmaz’a 10 bin TL tazminat teklif etti. Yılmaz teklifi, kazada yüzde 46 engelli kaldığını belirterek, tazminat meblağının yetersiz olduğu gerekçesiyle geri çevirdi. Yargılama ceza mahkemesinde devam etti. Mahkeme bu yılın ocak ayında karara bağladığı davada, işletme sahibine ‘Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak’ cürmünden 300 gün karşılığı 10 bin TL isimli para cezası verdi. İşletme sahibi İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi’ne başvurdu. İstinaf Mahkemesi, Melek Yılmaz’ın hastanede alınan birinci sözünde şikayetçi olmadığını münasebet göstererek, geçtiğimiz ay davanın düşürülmesine karar verdi.
“İSTANBUL’A GELDİM, DÖRT AMELİYAT DAHA GEÇİRDİM”
ATV cinsine katılırken ehliyetimin olup olmadığının dahi sorulmadığını söyleyen Yılmaz “Saçma sapan evraklar imzalatıldı ve tipe katıldık. Cinse katılırken bize tedbir almamız için hiçbir şey söylenmedi. Bize bisiklet kaskı verildi, emniyet kemerimiz bile yoktu. Hocamız bizi hiç umursamadı, kendi halimize bıraktı. Çok makûs bir parkur alanına gittik. Dağlık, yüksek bir yamaçta, ‘İnebilirsiniz’ dedi. İstikrarımı kaybettim, paramparça oldum. Sıhhat ekipmanları bile yoktu. Bana orada müdahale edilmedi. Arkadaşımın söylediğine nazaran yarım saat ambulans beklemişim. Hastaneye götürüldüm, hayati tehlikem devam ediyordu. Bu halde benden şikayetçi olmadığıma dair imza alındı. Kendilerini kurtarmak için. Ben o sırada 2 ameliyat geçirdim. Hiçbir formda ilgilenmediler benimle. İstanbul’a geldim, dört ameliyat daha geçirdim. Şirket yeniden hiçbir halde ilgilenmedi olağan ki. Zira bir imza almışlardı” diye konuştu.
“KAZADAN SONRA YÜZDE 46 ENGELLİ OLDUM”
İstanbul’a döndükten sonra dava açtığını söyleyen Melek Yılmaz, “Ceza davam yılan kıssasına döndü. Haklıyken haksız durumuna düşürüldüm. 5 yıla yakın bu ceza davası devam etti. En son Fethiye 6. Asliye Ceza Mahkemesi beni haklı buldu. Lakin bu defa istinafa götürdüler, karar bozuldu. Ben bu kazada gözümü kaybettim. İstinaf bu kararı bozuyor. Neye nazaran bozuyor. Ben o kazadan sonra yüzde 46 engelli bir birey oldum. Çalışma hayatım bitti. Ben çalışamadım, borçlarım birikti. Daima ameliyat oldum. Psikolojimi kimse düşünmedi. Ben bu yaşta engelli bir birey oldum. Adalet istiyorum” dedi. Yılmaz kanun faydasına bozma müracaatından sonuç almayı beklediğini belirterek, mağduriyetinin giderilmesini istedi.