Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, tutuklu eski 8 asker hakkındaki soruşturma tamamlanarak iddianame düzenlendi. Örgüt mensubu olmayan öğrencilere azap yapmak ve eziyet etmekle suçlanan sanıklardan İbrahim Emre Uyanık’ın 427 yıl 6 ay, Muharrem Kuruoğlu ve Salih Uslu’nun 199 yıl 6’şar ay, Muhammed Mustafa Ağıllı’nın 171 yıl, Mehmet Ayhan Demirtaş’ın 114 yıl, Abdulsamet Oyar’ın 85 yıl 6 ay, İbrahim Özcan Dedemoğlu’nun 28 yıl 6 ay ve Metehan Acar’ın 52 yıla kadar mahpusla cezalandırılması istendi.
İddianamede FETÖ’nün TSK’ya sızma prosedürleri ve örgüt mensubu olmayan öğrencileri tasfiye teknikleri detaylarıyla anlatıldı. İddianamede, FETÖ’nün geçmiş devirde, ordu içerisinde çoğunluğu ele geçirmek, rütbeli işçinin tamamının örgüt üyelerinden oluşmasını sağlamak maksadıyla kendisinden olmayan askeri öğrencileri vazifeye başlamadan farklı metotlar kullanarak askeri okullardan tasfiye ettiği belirtildi. Terör örgütünün, orduda çoğunluğu elde etmeye başladığı periyotlarda FETÖ mensubu olmayan öğrencilere baskı ve şiddetini arttırdığı, bu yolla FETÖ üyesi olmayan öğrencilerin okuldan ayrılmalarına neden oldukları belirtilerek, şöyle denildi:
“2006-2007 yılları ortası 79 askeri öğrenci kendi isteği ile yahut disiplin konseyi kararıyla okuldan ayrılırken, bu sayı 2008-2009 periyodunda 122, 2009-2010 devrinde 151, 2010-2011 periyodunda 192, 2012-2013 devrinde 202 olarak kayıtlara geçmiştir. Görüldüğü üzere FETÖ’nün, TSK’da yapılanması daha fazla kelam sahibi olduğu devirlerde Harp Okulundan ayrılanların sayısı dikkat caziptir. Ayrıyeten sıhhat sebebiyle 2006-2007 yıllarında 4 öğrenci okuldan ayrılmasına karşın, 2010, 2011, 2012 yıllarında bu sayı sırasıyla 34, 33, 73 olmuştur. Harp Okulları Kanunu incelendiğinde kelam konusu öğrencilerin 38/2-e hususu uyarınca Harp Okuluna devamına sıhhat istikametinden imkanı kalmadığı anlaşılmaktadır. İlgili yönetmelikler çerçevesinde adayların kayıtlarının sıhhat denetimleri yapıldıktan sonra gerçekleştirildiği değerlendirildiğinde, okuldan ayrılan öğrencilerin daha sonra sıhhat şartlarını kaybetmiş olmaları hayatın olağan akışına ters olduğu üzere kelam konusu durumun FETÖ’nün kendisinden olmayan öğrencilere yaptığı sistematik fiziki ve ruhsal muameleden kaynaklanmış olması da mümkündür.”
GÜNEŞTE İÇ ÇAMAŞIRLARIYLA BEKLETİLDİLER
İddianamede öğrencilerin bilhassa sportif eğitimleri tamamlamak zorunda olduğuna dikkat çekilerek, eğitim sırasında örgüt mensubu olmayan öğrencilerin farklı muamelelere tabi tutulduğu belirtilerek, “Bir küme öğrenci, çok kolay eğitimlere tabi tutulurken örgüt mensubu olmayan öğrenciler aç ve susuz bırakılarak uzun mühlet koşturulmakta, güneş altında iç çamaşırıyla uzun müddet bekletilerek spor yaptırılmakta, şayet öğrenci dayanabilirse sıhhatinin ve psikolojisinin bozulmasına yol açılmakta, dayanamıyorsa yapamadığı için okuldan atılmakta yahut bunu anlayan öğrencinin kendi isteği ile tazminat ödeyerek, okuldan istifa etmesi sağlanmaktadır. Bu durumdaki öğrenciler FETÖ ile teması olmayan, örgüte karşı olan yahut örgütten olup da örgütün istekleri dışına çıkan, örgütten ayrılan öğrencilerden oluşmaktadır” denildi.
FETÖ’nün kendilerinden olmayan öğrencilerin mezun olmalarını engellemek hedefiyle eğitim gayesi dışında kalan insanlık onuruna yakışmayacak uygulamalar yaptığı vurgulanan iddianamede, “Şüphelilerin, haksız yere disiplin cezası vermek, başka öğrenciler istirahat ederken eğitim ismi altında yaralanana kadar mağdurlara eğitim yaptırmak, susuz bırakmak, hakaret etmek, sıcak asfalta yalnızca şortla yatırmak, lağım çukurunda eğitim yaptırmak formunda fizikî ve ruhsal aksiyonlarda bulundukları anlaşılmıştır” tabirlerine yer verildi.