Yeşilçam’ın efsane oyuncusu ve eski siyasetçi Fatma Girik, 24 Ocak’ta tedavi gördüğü hastanede ömrünü yitirdi. Girik’in cenazesi Muğla’nın Bodrum ilçesinde hayat arkadaşı Memduh Ün’ün yanına defnedildi. Girik’in vefatının akabinde vasiyet tartışmaları gündeme geldi. Fatma Girik, 2018 yılında hazırladığı vasiyetnamede mirasını yeğeni Fatma Ahu Turanlı ve kız kardeşi Müesser Girik’e eşit paylar halinde bıraktı. Ayrıyeten vasiyetnamede, kardeşi Günay Girik’in 2 çocuğuna, yetiştirme yurdundan esirgeyici ailesi olarak aldığı Ahu Aşkar’a, konutta çalışan yardımcılar olmak üzere toplam 5 bireye de malvarlığından, muhakkak ölçülerde para bıraktı. Günay Girik ise vasiyetnamenin hazırlandığı periyotta Fatma Girik’in akıl sıhhatinin yerinde olmadığı gerekçesiyle dava açtı. Davayla birlikte Günay Girik’in, Ahu Turanlı’ya yönelik karalama kampanyası başlattığını sav eden Turanlı ve Müesser Girik’in avukatlarından Sabit Emekdar ve Aksiyon Pektaş basın açıklaması yaptı.
‘FATMA GİRİK ÖLMEDEN EVVEL VASİYETNAME HAZIRLATTI’
Fatma Girik’in 2018 yılında vasiyetname hazırladığını söyleyen Avukat Sabit Emekdar, “Bugüne kadar Günay Girik’in, müvekkilim Fatma Ahu Turanlı’ya karşı başlattığı karalama kampanyası ile palavra beyanlarına ve iftiralarına karşı bir yanıt verme gereksinimi duymadık. Lakin, Günay Girik’in açtığı vasiyetnamenin iptaline ait dava sonrası yaptığı, gerçeklikten uzak ve iftira niteliğindeki açıklamaları ve savları sebebiyle, bu basın açıklamasını yapmak zorunda kaldık. Bilindiği üzere; Fatma Girik, 2018 yılında, tüm ayrıntılarını en ince detayına kadar düşünüp, tarttıktan sonra verdiği kararla bir vasiyetname hazırlayıp bırakmıştır. Günay Girik, bu vasiyetnamenin hazırlandığı günlerde Fatma Girik’in akıl sıhhati ile ilgili kuşkular olduğunu sav etmiştir. Meğer ki birebir Günay Girik kelam konusu vasiyetnamenin hazırlanmasından 4 yıl sonra, merhumun vefat ettiği gün, TV ekranlarında verdiği röportajlarda ısrarla ‘ablamın hiçbir şeyi yoktu, yalnızca yürümekte zorluk çekiyordu onun dışında hiçbir sıhhat sorunu yoktu’ biçiminde kamuoyunun hafızalarında tazeliğini koruyan beyanlarda bulunmuştur. Her iki tez da Günay Girik’e ilişkin olup, birbiriyle çelişen argümanlardır. Vasiyetin tanzimi yöntem ve temel açısından tümüyle yasal mevzuata uygun olarak titizlikle ve en ince ayrıntıya kadar gözetilerek gerçekleştirilmiş olup Fatma Girik, 2018 yılında, 2 şahit eşliğinde, devlet hastanesinden sıhhat raporu alarak noter kanalıyla bu vasiyetnameyi bırakmıştır. O tarihlerde tüm yakın etrafına bir vasiyetname bırakmak istediğinden bahseden Fatma hanım vasiyetnameyi bırakmadan evvel de tanıdığı avukatlardan ne yapması ve nasıl yapması gerektiği konularında türel mütalaa almıştır” dedi.
‘GÜNAY GİRİK’İ MİRASINDAN MAHRUM BIRAKMAK İSTEMİŞ’
Avukat Emekdar, “Vasiyetnamenin hazırlandığı periyotta Fatma Girik, vasiyetnamenin asıl maksadının Günay Girik’i mirasından yoksun bırakmak olduğunu, yakın arkadaşlarına ve yakın akrabalarına anlatmıştır. Çünkü bu mevzuya ait mahkeme huzurunda dinleteceğimiz şahitler, tezimizi doğrulayacaktır. Fatma Girik hanım, bu mevzuyu uzun bir müddet boyunca, her boyutu ile düşünüp değerlendirdikten ve etrafındakilerle istişare ettikten sonra vasiyetnamesini hazırlayarak Günay beyefendisi mirasından yoksun bırakma kararı almıştır. Hasebiyle Günay Bey’in sav ettiği üzere, vasiyetnamenin yeğeni Fatma Ahu Turanlı’nın baskısı ile hazırlanması asla kelam konusu olmayıp, büsbütün kendi istek ve dileğiyle ve titiz bir değerlendirmenin sonucunda tüm ayrıntılar göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. Ayrıyeten müvekkilim Ahu hanım, vasiyetname bırakıldığı periyotta İstanbul’da olup sürece hiçbir halde dahil olmamıştır. Bu savımızın gerçekliği de mahkemeye sunacağımız kanıtlar ve dinleteceğimiz şahitler ile doğrulanacaktır” tabirlerini kullandı.
‘GERÇEK DIŞI BEYANLARDA BULUNULMAKTADIR’
Günay Girik’in tezleriyle ilgili Av. Emekdar şu sözleri kullandı:
“Günay Bey’in savı; mirasın büyük bir kısmının müvekkilim Ahu Turanlı’ya bırakıldığı tarafındadır. Burada dikkat çekmek istediğimiz konu şudur; ortada resmi olarak noter tarafından düzenlenmiş ve mahkemece açılmış olan bir vasiyetname bulunmaktadır. Bu bahisle alakalı bile karşı tarafça yapılan açıklamalarda, kamuoyunu yanıltacak biçimde gerçek dışı beyanlarda bulunulmaktadır. Mirasın büyük bir kısmının Fatma Ahu Turanlı’ya bırakıldığı tarafındaki argüman gerçeği yansıtmamaktadır. Fatma Girik, kelam konusu vasiyetname ile ismine kayıtlı olan gayrimenkulleri, yeğeni Fatma Ahu Turanlı ve kız kardeşi Müesser Girik’e eşit paylar halinde bırakmıştır. Ayrıyeten vasiyetnamede, Günay Girik’in 2 çocuğuna, yetiştirme yurdundan kollayıcı aile olarak aldığı Ahu Aşkar’a, hatta konutta çalışan yardımcılar olmak üzere toplam 5 bireye de malvarlığından, aşikâr ölçülerde para bırakmıştır. Lakin Günay Girik’in ismi vasiyetnamede geçmemektedir. Bu içerik de üstte tabir ettiğimiz üzere Fatma hanımın sıhhatinde şuurlu bir halde almış olduğu karar ile Günay beyefendisi mirasından yoksun bırakmak istediğini ve bunun için bu türlü bir vasiyetname hazırladığını açıkça ortaya koymaktadır.”