Sanık Serhan S. (34) hakkında, Atatürk Caddesi’ndeki iş yerinde Nurcan S’yi tüfekle ateş ederek öldürdüğü teziyle, “tasarlayarak eşe karşı taammüden öldürme” kabahatinden hazırlanan iddianame, Burdur Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, şüphelinin hatası gerçekleştirirken şahit beyanlarına nazaran, eşine silahı doğrultup “Ben sana demedim mi?” tabirini kullandıktan sonra ateş ettiği vurgulandı.
“BEN SANA DEMEDİM Mİ ÖMER?”
Ayrıca şüphelinin olay günü iş yerine elinde tüfekle taksiyle geldiği, eşine ateş ettikten sonra iş yerinin motosikletini alarak Gazi Caddesi’nde bulunan kayınpederinin ve kayınbiraderinin işlettiği dönerci dükkanına gittiği bilgisine yer verildi.
Burada tüfeği evvel kayınbiraderi Ömer Kılıç’a doğrultan sanığın “Ben sana demedim mi Ömer?” dedikten sonra ateş etmek için tetiğe bastığı lakin silahın tutukluluk yapması üzerine tüfeği kırıp fişekleri denetim ettikten sonra tüfeğini kayınpederi Mustafa Kılıç’a doğrulttuğu aktarılan iddianamede, bu sırada caddenin karşısında dükkanı bulunan sanığın babası Gurur S.’nin gelerek sanığın elinden silahı aldığının tespit edildiği belirtildi.
‘SAVUNMA, CÜRÜMDEN KURTULMAYA YÖNELİK’
İddianamede, müştekiler Mustafa ve Ömer Kılıç’ın alınan tabirlerinde sanığın daha evvelden Nurcan S’yi ve kendilerini vefatla tehdit ettiği, bu şahısların olay günü kendilerini de öldürmeye çalışan Serhan S’den davacı ve şikayetçi oldukları kaydedildi.
Anne Fatma Kılıç’ın da “Kızını av tüfeğiyle öldüren şüpheliden davacı ve şikayetçi olduğu” bildirilen iddianamede, maktulün, eşi olan sanık hakkında aldırdığı uzaklaştırma önlem kararının olay tarihinde mevcut olduğuna işaret edildi.
Sanığın, eşini “korkutmak amacıyla” ateş ettiği, kayınpederi ile kayınbiraderine de silahı tıpkı gayeyle doğrulttuğu istikametindeki beyanlarına prestij edilemeyeceğinin vurgulandığı iddianamede, sanığın savunmalarının cürümden kurtulmaya yönelik olduğu kaydedildi.
Müştekilerin, şahitlerin beyanları ve olay yerleri kamera imajlarında sanığın hareketlerinin açık ve net tespit edildiği, şüphelinin eşine yönelttiği savlarına ait rastgele bir kanıt sunamadığı vurgulandı.
İddianamede, şüphelinin maktulü öldürmeyi şartsız kararlaştırması, soğukkanlılığını koruyarak öldürme kararından vazgeçmemiş olması, maktulü öldürdükten sonra müştekilere karşı ısrarla hareketlerini gerçekleştirmeye çalışması “olayları tasarladığına delalet eder” denildi.
Savcılık, Nurcan S’yi öldürdüğü argümanıyla Serhan S’nin “tasarlayarak eşe karşı taammüden öldürme” hatasından ağırlaştırılmış müebbet, sanığın kayınpederi ve kayınbiraderine yönelik aksiyonuna ait de “tasarlayarak taammüden öldürmeye teşebbüs” cürmünden da 13 yıldan 20 yıla kadar mahpus cezası ile yargılanmasını talep etti.
Davanın birinci duruşması, yarın görülecek.
NE OLMUŞTU?
Burç Mahallesi’nde 8 Nisan’da eşinin hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığı öğrenilen Serhan S., evli olduğu Nurcan S.’yi tüfekle başından yaralamış, kaçarken kayınpederinin dükkanını da silahla basan zanlı polis takımlarınca yakalanmıştı.
Ağır yaralanan 35 yaşındaki bayan kaldırıldığı Burdur Devlet Hastanesi’nde ömrünü yitirmişti. Kuşkulu Serhan S., çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.