Yeni Zelanda’da 19 Ocak’ta başbakanlık vazifesinden istifa eden 42 yaşındaki Jacinda Ardern, parlamentoda veda konuşması yaptı. Oturuma eski başbakanlar, Ardern’in ailesi ve eski çalışanları ile Müslüman toplumunun üyeleri katıldı. 28 yaşında girdiği siyasette birinci günlerine değinen Ardern, o periyotta parlamentoda olduğuna tam olarak inanamadığını ve bu duyguyu mesleği boyunca hissetmeye devam ettiğini söyledi.
Ardern, “Ama buraya gelme nedenlerim de peşimi hiç bırakmadı. Hepsi birinci konuşmamda var, iklim değişikliği, çocuk yoksulluğu, eşitsizlik. Her vakit buranın gelip fark oluşturabileceğimiz bir yer olduğuna inandım” formunda konuştu. 2017’de 37 yaşında dünyanın en genç bayan başbakanı olan Ardern, konuşmasının büyük bir kısmını iklim değişikliğine ayırarak ülkedeki siyasetçileri birlik olmaya çağırdı. Ardern, “İklim değişikliği bir krizdir. Buradan ayrılırken isteyeceğim şeylerden biri, lütfen iklim değişikliği ile siyaseti başka tutun” diye konuştu. Ardern, “37 yaşımdayken bana gebe kalmama mahzur olan birtakım faktörler olduğu olduğu söylendi ve muhtemelen gerilim de bunlardan biriydi. Emekçi Partisi’nin önderi olduğumda uzun müddet devam eden başarısız tüp bebek denemeleri yaşamıştım. Anne olmayacağımı sanıyordum. Bununla uğraşmak yerine başbakan olmak için kampanya yürüttüm. Birkaç ay sonra gebe olduğumu öğrendiğimde yaşadığım şaşkınlığı bir düşünün. Anne olmak için inanılmaz bir dayanak aldığım şüphesiz” tabirlerini kullandı. Ardern, 2019’da Christchurch kentinde iki mescide gerçekleştirilen ve 51 Müslüman’ın hayatını kaybettiği taarruz ile 2019’da patlak veren korona virüs salgını sırasında kendisini insanların “en kederli ve travmatik anlarında” ömürlerinin içinde bulduğunu vurguladı. Ardern, “Onların kıssaları ve yüzleri aklıma kazınmış durumda ve muhtemelen sonsuza kadar kalacak” dedi.
Ardern, “Christchurch Çağrısı” için özel elçi olarak istekli faaliyetlerini sürdürecek.
19 OCAK’TA DUYURMUŞTU
Ardern geçtiğimiz 19 Ocak’ta televizyonda yaptığı konuşmada, “Ne yazık ki gerekli enerjiyi bulamadım. Vazifeye devam edersem Yeni Zelanda’ya kötülük etmiş olurum” diyerek başbakanlık misyonunu ve Personel Partisi liderliğini bırakacağını açıklamıştı. Verdiği kararın ardındaki asıl nedenin tartışılacağını bildiğini lisana getiren Ardern, “Bulacağınız tek farklı nokta, birtakım büyük zorluklarla geçen 6 yılın akabinde benim insan olduğumdur” sözlerini kullanmıştı. Ardern’in vazifeden ayrılmasının akabinde ülkenin yeni başbakanı, yapılan oylamanın akabinde Eğitim ve Polis Bakanı Chris Hipkins olmuştu. Hipkins, 25 Ocak’ta yemin ederek misyona başlamıştı.
Ardern, eski Pakistan Başbakanı Benazir Butto’nun akabinde vazifedeyken anne olan ikinci Başbakan olmuştu.