Önder Yılmaz / ANKARA – Cumhurbaşkanı Irak Özel Temsilcisi, eski Orman Bakanı, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu, çevre haftasında, Türkiye’nin çevrenin korunması ve iklim değişikliği ile mücadelede attığı adımlarla elde ettiği çevre kazanımlarının bilançosunu çıkardı. “En çevreci hükümetiz” diyen Eroğlu’nun açıkladığı verilere göre; Türkiye’de orman alanı 22.9 milyon hektara çıkarıldı, 2 milyar ton karbon depolanması sağlandı. Bugüne kadar 5.5 milyar fidan toprakla buluştu. Erozyonla kaybedilen toprak miktarı 500 milyon tondan 154 milyon tona düşürüldü. Tek damla su israf etmeden 8.1 milyon dekar sulak alan korumaya alındı.
Türkiye çok etkilenecek
Türkiye’de “suyun otoritesi” olarak bilinen Eroğlu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü ve Çevre Haftası’nda Türkiye’nin “çevre bilançosunu” Milliyet’e anlattı. Çevrenin korunmasının bütün insanlığın müşterek sorumluluğu olduğunu ve çözüm için de uluslararası işbirliğinin gerektiğini söyleyen Eroğlu, “Geleceğe bırakılan en güzel miras dengesi bozulmayan bir tabiattır, onu korumak da hepimizin sorumluluğundadır” dedi. Bugüne kadar gerçekleştirdikleri yatırım ve reformlarla “en çevreci hükümet” olduklarını kaydetti.
Eroğlu, yürütülen çalışmalar çerçevesinde Türkiye’nin çevre kazanımlarını şöyle sıraladı:
– Dünya’daki toplam sera gazı emisyonlarının sadece yüzde 0.6’sı Türkiye’den kaynaklanıyor. ABD’de bu oran yüzde 24.8, AB’nin 27 ülkesinde yüzde 17.4, Çin’de yüzde 13.3 oranında. Ormanlar, sera gazlarını absorbe edecek en önemli yutak alanlardır. Dolayısıyla iklim değişikliği ile mücadelede en önemli faktör ormanlardır. Ağaçlandırma seferberliği ile son 19 yılda muazzam ağaçlandırma yaparak 5.5 milyar fidan toprakla buluşturuldu. 2003 yılında 20.8 milyon hektar olan orman alanı, 2.1 milyon hektar artarak 22.9 milyon hektara çıktı.
– Erozyonla mücadeledeki çalışmalar neticesinde, erozyonla kaybedilen toprak miktarı 500 milyon tondan 154 milyon tona düşürüldü.
– Sulak alanları tescil ederek koruduk. 8.1 milyon dekar alanda 67 sulak alanı gözümüz gibi koruduk. Su kaynaklarımızı tek bir damlasını dahi israf etmeden sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde değerlendirdik.
– İçme Suyu Eylem Planları ile 81 ilin içme ve kullanma suyu sorunu kökünden çözüldü. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Gaziantep, Konya, Kars, Mardin gibi büyükşehirlerin uzun vadeli içme suyu ihtiyacı karşılandı.
– Gıda üretim ve güvenliğinin önem kazandığı son yıllarda sulama projeleri arttırıldı. Ekonomik olarak sulanabilir 8.5 milyon hektar arazinin 6.85 milyon hektarı sulamaya açıldı. Bu alanlarda uygun ziraat yapılması durumunda yıllık 151 milyar TL zirai gelir artışı sağlamak mümkün.
– Yenilenebilir enerji kaynakları artırıldı. Türkiye’nin halihazırda sahip olduğu 96.271 MW kurulu gücünün yüzde 52’sini yenilenebilir enerji kaynakları teşkil etmekte. 2003 yılında 12 bin MW olan yenilenebilir enerji kurulu gücü 50 bin MW’a çıkarıldı. Yenilenebilir enerji de özellikle hidroelektrik enerji üretimi çok arttırıldı.
– Türkiye, doğalgaz çevrim santralleri ve kömür santrallerinin toplam enerji üretimindeki payını azaltmakta. Termik santrallerin bacalarına filtre takmak suretiyle ve ileri teknoloji sanayi kuruluşları ile emisyon değerleri azaltıldı.
– Sera gazlarının oluşumunda büyük pay sahibi olan ulaştırma sektöründe, özellikle inşa edilen bölünmüş yollarla emisyon değerleri azaltıldı.
– Katı atıkların geri kazanılması için tesis sayısı arttırıldı. Katı atık bertaraf tesisleri ile emisyon değerleri yüzde 7 oranında azaltıldı.