Diyarbakır’da erkek bebek doğurmadığı için bir gün evvel doğum yapan eşini uyurken yanak ve şakaklarına yüksek voltajda elektrik akımı verip öldüren Veysi Turan’a verilen cezada uygulanan indirimi Yargıtay bozmuştu. Bugün tekrar hakim karşısına çıkan sanığa mahkeme, indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verdi. Sanığın eşini öldürürken aradığı 155 sınırıyla yaptığı görüşme de evraka girdi. Katil kocanın “Tamam şuan ağzını kapattım can çekişiyor” dediği kayıtlara girdi.
Kayapınar ilçesinde bir gün evvel kız bebeği dünyaya getiren Mübarek Turan taburcu olup konuta geldi. Doğum sonrasında kızını emziren anne halsiz niyet uykuya geçti. Fakat iki kız bebek dünyaya getirip erkek doğurmadığı için kocası Veysi Turan, eşi uyurken şakak ve yanaklarına yüksek voltajda elektrik akımı verip öldürdü.
Ardından 155 polis imdat çizgisini arayarak, “Eğer katli bana helalse eşimi öldürdüm” diye ihbarda bulundu. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan sanık ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırıldı. Fakat polisi arayarak ihbarda bulunması nedeniyle sanık hakkında uygun hal indirimi uygulayan mahkeme, cezayı müebbet mahpusa çevirdi.
YARGITAY, İNDİRİMLİ CEZA KARARINI BOZDU
Yargıtay 1. Ceza Dairesi ise mahallî mahkeme kararını asıldan bozarak sanık hakkında indirim uygulanmasının yordam ve yasaya karşıt olduğuna işaret etti. Yargıtay, Elazığ Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesi’nden alınan tabip raporuna nazaran cezai ehliyeti tam olan sanığın cinayet sonrasında 155’i aramasının hakkında indirim sebebi sayılamayacağını, sanığın indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılması gerektiği tarafında karar verdi.
Sanık bugün Ağır Ceza Mahkemesinde yine hakim karşısına çıktı. Katil koca, “Evdeki seyyar priz arızalandığı için elektrikçi dükkânından kablo ve denetim kalemi satın aldım. Prizi tamir ederken kulağıma manevî kimi sesler geldi ve kanepede uyuyan eşimi öldürdüm. Kabloyu eşimin yüzüne değdirdim. Eşim dondu kaldı. Elimle ağzını kapatınca şuurumu kaybettim” dedi.
KIZIM ERKEK DOĞURAMAZSA ÖLDÜRÜLECEĞİNİ SÖYLÜYORDU
Mübarek Turan’ın babası Hamit Saz, kızını görücü adabıyla evlendirdiğini belirterek, “Kızım gebe olduğu sıralarda, bana ikinci bebeğin cinsiyetinin erkek olmaması ve bir daha kız bebek dünyaya getirmesi halinde kocası Veysi’nin kendisini öldürebileceğini söylüyordu. Bunları anlatırken gülerek söylediği için ben de pek fazla ciddiye almıyordum.
Kızım ikinci bebeğini sezaryenle doğurduktan bir gün sonra sabah saatlerinde biri telefonla beni aradı ve “Kızın öldürüldü, çabucak morga git” dedi.
Kim olduğunu sorduğumda da kızımın komşusu olduğunu söyledi. Damadımı, işsiz olduğu için kızımın hatırına sayıp 5 yıl besledim, artık ise mecnun numarası yapıyor” dedi.
ELBİSELERİ TEKMELEDİ
Mübarek’in kız kardeşi Rojda Saz şahit olarak alınan tabirinde, “Ablam doğumdan evvel test yaptırdı ve bebeğin kız olduğunu öğrendi. Bebeği doğurmadan bir gün evvel ablam çarşıdan kız bebek kıyafetleri alıp meskene geldi. Eniştemde bu elbiseleri görünce tekmeleyip ablama, “Yine mi kız olacak” diye bağırdı.
Kız bebek dünyaya gelince de ablamı öldürdü. Doğum öncesi konutta otururken bebeğin isminin ne olacağını konuşuyorduk. Eniştem hiçbir reaksiyon vermedi. Neden sessiz kaldığını, kendisinin de bir isim söylemesini istedim.
O da, ‘Erkek olsaydı, ismini ben koyardım, kız olduğu için karışmıyorum’ dedi. Sezaryen doğumda bir bayanın en fazla 3 doğum yapacağını tabipten öğrenince bundan çok rahatsız oldu ve bebek doğduktan sonra da ablamı öldürdü” dedi.
ULTRASONDA KIZ OLDUĞU ÇIKINCA MORALİ ÇOK BOZULDU
Mübarek’in annesi Remziye Saz ise sözünde, “Damadım bebeğin cinsiyeti belirli olduktan sonra bana sordu. ‘Siz kız olduğunu biliyor musunuz’ dedi. Ben de tabibin ultrason sonuçlarına nazaran kız tespitinde bulunduğunu söyledim. Morali çok bozuldu.
Sonra kızım bebeği için kız elbiselerini meskene getirmişti. Onları tekmeledi. Bebeğin isminin konulmasına bile karışmayıp sessizce bir köşeye çekilip düşündü, kızımı erkek çocuk doğurmadığı için öldüren damadımdan şikâyetçiyim” dedi.
“AĞZINI KAPATTIM CAN ÇEKİŞİYOR ŞU ANDA”
Sanığın cinayet sonrasında polis imdat ihbar çizgisindeki polisle olan görüşme kaydı da yine incelendi.
Sanığın polislere, “Şu anda eşimi öldürüyorum” dediği, polisin, “Öldürdün mü, yoksa öldürüyor musun” demesi üzerine “Valla daha ölmemiş. Lakin katli bana helalse öldürüyorum” dediği, polisin adres sorduktan sonra “Ekip gönderiyorum” demesi üzerine, “Tamam şuan ağzını kapattım can çekişiyor” halindeki telefon kayıtları dikkate alındığında sanığın cinayeti soğukkanlılıkla evvelce planladığı tabir edildi.
ÖNCEDEN TASARLAMIŞ
Mahkeme sanığın, eşinin ikinci defa kız bebek dünyaya getireceğini öğrenmesi üzerine çok reaksiyon gösterdiğini ve bebeğin cinsiyetinin netlik kazanması için eşinin doğum yapmasını beklediğini söz etti.
Eşinin doğum yapacağı güne kadar bekleyen sanığın doğum sonrası kızı olduğunu öğrenince doğumdan bir gün sonra elektrik gereçleri temin ederek eşinin uyumasını beklediği ve bayanın uykuya geçmesi üzerine seyyar elektrik kablosunun uçlarını keserek prize taktıktan sonra kabloları bayanın şakaklarına dokundurduğunu, bayanın şok halinde uyanmasıyla da ölmediğini anlayıp boğduğuna dikkat çekildi.
Veysi Turan’ın eşini öldürme kararını eşi doğum yapmadan evvel aldığı, bu karar ile cinayetin işlendiği vakit diliminde itidalli hareket edebilmesi için kâfi vakit geçmesine karşın ısrarla bu kararından vazgeçmeyip eşini öldürdüğü kaydedildi.
DELİ NUMARASIYLA KURTULMA ÇABASI
Sanığın, akıl hastasıymış üzere davranarak cürümden kurtulmaya yönelik savunmalarına prestij edilmediğini söz eden mahkeme, doğum sonrası uyuyan ve kendini savunamayacak durumda olan eşini öldürdüğü için hakkında 62. Maddeyi düzenleyen indirim uygulanamayacağına karar verdi.
Mahkeme sanığı Yargıtay’ın bozma kararına uyarak bu sefer indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırdı.