Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı’nın akabinde açıklamalarda bulundu. Son Kabine toplantısının akabinde Tahran’a yaptığı ziyarete değinen Erdoğan, buradaki görüşmelerin verimli geçtiğini kaydetti. Rusya ve Ukrayna tarafıyla her düzeyde görüşmelerin devam ettiğini söyleyen Erdoğan, “Dünyanın yakından izlediği tahıl krizinin aşılması konusunda atılan adımın büsbütün ülkemizin çabalarının eseri olduğu takip edilmektedir. Bugün adım atıldı, gemiler yola çıktı” dedi.
22 Temmuz’da imzalanan mutabakatların kıymetine değinen Erdoğan, Türkiye’nin Rusya, Ukrayna ve BM işbirliğiyle yürüyen sürecin sağlıklı işlemesi için her türlü faaliyeti gösterdiklerini söyledi. Tahıl yüklü birinci geminin yola çıktığını söyleyen Erdoğan, geminin İstanbul Boğazı’na ulaştığında bir heyet tarafından denetim edileceğini ve yükünü indireceği limana yanlışsız seyahatini sürdüreceğini bildirdi. Erdoğan, ”Her ne kadar muhalefet idrak edemese de ülkemizin öncülüğünde başlatılan bu çalışma insani gereksinimlerin karşılanmasına yönelik kıymetli bir diplomatik çalışmadır. Misal diplomatik muvaffakiyetleri güç başta olmak üzere başka alanlara da teşmil edebiliriz” açıklamasında bulundu.
Rusya-Ukrayna savaşının her iki taraf açısından adil bir biçimde neticelenmesi için uğraş sarf edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Olumlu hava maalesef alandaki gelişmelerle akamete uğradı. Şayet taraflar yine barışa yönelirse bunu kolaylaştıracağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
MGK’nin temmuz ayı toplantısında pek çok sorunun enine uzunluğuna değerlendirildiğini kaydeden Erdoğan, “İstanbul’un tarihi ve potansiyeli ile önde gelen ilçelerinden Eyüpsultan’da 22 Temmuz’da belediyemiz tarafından tamamlanan eser ve hizmetlerin açılış merasimine katıldık. Bu vesileyle İstanbul’un manevi muhafızı Eyüpsultan Hazretleri’ni bir sefer daha rahmetle yad ettik. Tıpkı gün İstanbul Arkeoloji Müzelerimizdeki stantların açılışını da gerçekleştirerek her köşesi buram buram tarih, kültür ve sanat kokan İstanbul’umuzun zenginliğini bir defa daha hatırladık. Hafta sonları programımız el verdiği ölçüde bir kentimizi ziyaret ederek hem vatandaşlarımızla hasret gideriyor hem de tamamlanan eser ve hizmetlerin resmi açılışını yapıyoruz“ diye konuştu.
Cumartesi günü Ordu’da hem toplu açılış merasimine katıldıklarını hem TMO fındık alım fiyatını açıkladıklarını anımsatan Erdoğan, ”2 hafta boyunca çok sayıda kabul, toplantı ve görüşme ile milletimizin bize tevdi ettiği sorumlulukları yerine getirmeye çalıştık. İnşallah bu hafta sonu cumartesi günü de Kocaeli’de tekrar Kocaeli’deki tüm halkımızla, kardeşlerimizle hem toplu açılışlar hem de bir bütünleşmeyi birlikte yaşayacağız. Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası yolunda gece gündüz çalışmayı, çaba etmeyi, ülkemize yeni eserler ve hizmetler kazandırmayı sürdüreceğiz. Türkiye’nin son 20 yılda demokrasi ve kalkınma yolunda kat ettiği aranın değerini karşımıza çıkan her bölgesel ve global krizde bir defa daha görüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Sadece başlıklarıyla ve birer cümle ile tabir edecek olursak son 20 yılda ülkemiz demokrasisini vesayetin cenderesinden kurtararak her bölümden insanımızın asırlık hak ve özgürlük beklentilerini karşıladık. Temel hizmetlere ait altyapımızı eğitimden sıhhate, adaletten emniyete, ulaşımdan güce, endüstriden spora kadar her alanda tamamlayarak ayağımızdaki geri kalmışlık prangasını söküp attık” sözlerini kullandı.
Terör örgütleriyle çabayı hudutlar dışına taşıyarak mafyatik yapılara göz açtırmadıklarını söz eden Erdoğan, 81 vilayetin tamamında insanların huzur içinde hayatını sürdüreceği bir inanç iklimini tesisi ettiklerini söyledi.
“Türkiye’nin siyasi ekonomik, siyasi, diplomatik gücünü herkese kabul ettirerek haklarımızı ve çıkarlarımızı en aktif biçimde savunabileceğimiz bir devlet pozisyonuna geldik” diyen Erdoğan, ”İmkanları artırmış, potansiyeli genişlemiş, altyapısı tamamlanmış, özgüveni güçlenmiş bir ülke olarak her alanda amaçlarımızı büyüttük. Gelecek bir ayımızı, bir yılımızı bile göremediğimiz bir yerden Allah’a hamdolsun bugün 2053 vizyonunu inşa etmeye başlamış bir ülke durumuna geldik. Bu sürecin her adımında elde ettiğimiz kazanımlar yanında büyük bedeller de ödedik. Son periyotta verdiğimiz uğraşta de enflasyonun sembolü olduğu bedelleri ödemeye devam ediyoruz. Bugüne kadar her başarımızı uğraşa, sabra ve azme borçluyuz. İnşallah mevcut ıstıraplarımızın üstesinden de çok çalışarak, sabrederek ve azmederek geleceğiz. Önümüzdeki fırsatların ödediğimiz bedellerden çok daha büyük olduğunu bilerek kararlılıkla amaçlarımıza hakikat ilerleyeceğiz. Geçmişte bilhassa ülkemizi siyasi istikrarsızlıklarla, toplumsal tansiyonlarla, ekonomik yıkımlarla, yeri geldiğinde darbelerle kendi istedikleri çizgide tutanların oyunları artık işe yaramıyor. Daha kıymetlisi bizi bu cins oyunlarla sömürerek geri kalmışlığa mahkum edenler artık kendi güvenlik ve refah tertiplerini korumakta bile zorluk çekiyor. Korona virüs salgını ile gelişmiş ülkelerin üzerine titredikleri sırça köşklerin camlarında çok daha derin çatlaklar oluştu. Rusya-Ukrayna savaşının tetiklediği global ekonomik kriz ise makyajları düzgünce dökmüş, gerisindeki gerçek yüzü ortaya çıkarmıştır” dedi.
“Türkiye olarak bu tarihi dönüşümü asırlardır dışlandığımız global idare sisteminde hak ettiğimiz yere almanın bir fırsatı olarak görüyoruz”
Dünyanın siyasi ve ekonomik olarak kaçınılmaz bir tekrar yapılanma sürecine girdiğini tabir eden Erdoğan şunları kaydetti:
“Türkiye olarak bu tarihi dönüşümü asırlardır dışlandığımız global idare sisteminde hak ettiğimiz yere almanın bir fırsatı olarak görüyoruz. Ülkemizi uzunca bir müddettir küçük meseleler, küçük aktörler, küçük krizler, küçük mükafatlar üzerinden oyalayanların bu fırsatı değerlendirmemize mani olmalarına müsaade etmeyeceğiz. Artık bu ülkeyi terörle, darbeci sivil ve askeri bürokrasiyle, üretmek yerine rantiye ile beslenen iş dünyasıyla, kifayetsiz siyasetçilerle oyalama evresi bitmiştir. Artık devlet ve millet olarak tüm bu hakikatlerin farkındayız. Ülkemize yapılan dış ve iç dayatmaları reddediyoruz. Kendi vizyonumuzdan ve gayelerimizden zerre taviz vermiyoruz. Problemlerimizi çözecek imkana ve dirayete sahip olduğumuz gerçeğinden hareketle yolumuzda kararlılıkla yürüyoruz. Bu anlattıklarımın hiçbiri kıssa değildir, senaryo değildir. Yaşı 35-40’ın üzerinde olan her vatandaşımız sineması şöyle bir geriye sardığında bu sürecin kendi hayatındaki izlerini rahatça görecektir.”
“Dünya küçülürken biz üreterek büyüdük ve ihracatımızı 250 milyar dolar sonuna getirdik”
Gençlere hitap eden Erdoğan, ”Eski Türkiye’yi yaşamamış gençlerimiz ise hem büyüklerinden sorarak hem de bilgiye erişmenin bu kadar kolay olduğu bir devirde kolay araştırma ile birebir gerçeklere ulaşabilecektir. Doğruyu eğriden ayırmazsak, hele bir de unutursak tıpkı felaketleri tekrar yaşama ihtimalimize karşı bu tıp hatırlatmaları vakit zaman yapıyoruz. Ülke olarak pek çok alanda verdiğimiz istiklal ve istikbal gayretinin iktisattaki yol ayrımında hükümet olarak bir tercihte bulunduk. Ya faiz-kur-enflasyon denklemine uygun formda finansal sıkılaştırmaya gidip bu ortada tahminen 10 milyon vatandaşımızın işsiz kalmasına yol açacaktık ya da istihdam odaklı yeni bir yola girecektik. Bir orta 26,5 milyona kadar gerileyen istihdamın ekonomik ve toplumsal maliyetlerini en yeterli biz biliyoruz. Bunun için tercihimizi istihdamdan yani vatandaşlarımızın işinden, aşından, huzurundan, geleceğinden yana kullandık. Bu sayede dünya küçülürken biz üreterek büyüdük ve ihracatımızı 250 milyar dolar hududuna getirdik. Yeniden bu sayede dünyada istihdam azalırken, biz 31 milyon hududuna dayanarak tarihimizin en yüksek sayısına ulaştık” dedi.
“Aldığımız ve alacağımız önlemlerle istismarcıların berbat niyetlerini ellerinde patlatmakta kararlıyız”
Türkiye’nin geçtiğimiz yıl elde edilen yüzde 11‘lik büyüme ile G-20 ülkeleri içinde birinci sıraya yerleştiğini açıklayan Erdoğan, ”Her ne kadar birileri bu siyasetin muvaffakiyetini gölgelemek için palavra üstüne palavra uyduruyorsa da memleketler arası değerlendirmeler tam zıddını gösteriyor. Mesela geçtiğimiz günlerde IMF, dünyanın büyüme sayısını aşağı istikametli, ülkemizin büyüme sayısını üst taraflı güncellemiştir. Pek çok faktörün bir ortaya gelmesiyle yaşanan güç ve besin başta olmak üzere global emtia fiyatlarındaki dengesizlikler elbette bizi de etkiliyor. Bu gelişmeler, global ticaretin hacmini daraltmış, işleyişini zorlaştırmıştır. Petrol fiyatlarında bir orta 128 dolara kadar varan artışların ülkemizdeki pompa fiyatlarını 30 liraya kadar yükseltmesi bu dalgalanmanın bir sonucudur. Fiyatı neredeyse 11 kat artan doğalgazda yaptığımız sübvansiyon sayesinde vatandaşlarımızın olabilecek en düşük maliyetle konutlarını ısıtmalarını sağlıyoruz. Global fiyatlardaki dengesizliği istismar edenlerin arabadan konuta, besinden elektroniğe kadar içeride pek çok alanda yaptıkları manipülasyonlarını yakından takip ediyoruz. Aldığımız ve alacağımız önlemlerle istismarcıların makûs niyetlerini ellerinde patlatmakta kararlıyız” tabirlerini kullandı.
Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Diğer yandan Amerika ve Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin global ekonomik krize verdikleri tutarsız reaksiyonlar sorunu çözmek yerine daha da ağırlaştıracak sonuçlar doğurmaktadır. Biz ise yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla ile ülkemizi büyütme aslına dayanan Türkiye İktisat Modeli’nden taviz vermeyerek krizden olumlu ayrışma stratejimizi dikkatle uyguluyoruz. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz yapısal ıslahatlar sayesinde klasik dayatmaların dışında kalan bu programı muvaffakiyetle sürdürüyoruz. İhracattaki başarılı performansı, turizmdeki sevindirici gerçekleştirmelerle tahkim ederek amaçlarımıza ilerliyoruz. Yılın birinci yarısındaki gerçekleşmeler, 2022’yi 47 milyon turist ve 37 milyar dolar turizm geliri ile amaçlarımızın üzerinde bir düzeyde kapatacağımıza işaret ediyor. Bu sayıları ilerleyen tarihlerde aşacağımıza inanıyorum. Global piyasalardaki gelişmeleri kıymetlendirmek için bir yandan kapasite büyütme, bir yandan yeni pazarlar arayışında olan ihracatçılarımızın çabalarını yakından takip ediyoruz.”
“Ordu’da fındık fiyatlarını açıkladık, bay Kemal rahatsız oldu”
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun fındık fiyatlarıyla ilgili açıklamalarına reaksiyon gösteren Erdoğan, ”Orduda fındık fiyatlarını açıkladık. Bay Kemal rahatsız oldu. Ben 72 söylemiştim, 72 düşünüyordum diyor. Sen düşünmeye tekrar devam et. Senin sırtında küfe yok. Sen hala iddialardan düşünüyorsun. Niyet aleminden bahsediyorsun. Biz icraattan bahsediyoruz, bay Kemal icraattan. Senin icraatın var mı? Yok. 72 düşünüyormuş. Hepsi varsayımlarla konuşuyorlar. Biz ise icraat ve 1 dolardan 3 doların üzerine fındık fiyatlarını nasıl getirdik buna bakın. Biz orada vatandaşımızla da gittik meskeninde, bahçesinde sohbet ettik. Meskeninde, bahçesinde sohbet ederken kendilerine beklentilerini sordum. Düşündüğünüz nedir, beklentiniz nedir. Vatandaşın lisanından ve gönlünden geçeni biz meydanda açıkladık. O vakit da meydan patladı. Biz vatandaşımızla beraberiz. Birlikte olmaya da devam edeceğiz. Birebir halde dış ticaretimizde ortaya çıkan açığın en kıymetli sebebi güç ithalatımızın bedelinde üç kata varan artış ile sanayi üretiminde kullanılan öbür emtia hususları fiyatlarındaki önemli yükseliştir. Şayet bilhassa güç fiyatlarındaki bu dengesizlik olmasaydı mayıs ayı prestijiyle 12 aylık cari süreçlerde 34,5 milyar dolar fazla verecektik. İnşallah hiç telaş etmeyin o günleri de göreceğiz” dedi.
“Hanelerdeki ısı yalıtımı çalışmaları için vatandaşlarımıza daire başı 50 bin liraya kadar uygun kaideli kredi imkanı sunuyoruz”
Vatandaşları global güç darboğazına karşı mevcut kaynakları aktif ve verimli bir halde kullanmaya davet ettiğini söz eden Erdoğan şöyle konuştu:
“Bilindiği üzere 2018 yılında ilan ettiğimiz ulusal Güç Verimliği Hareket Planı’yla bina ve hizmetlerin güç verimliliğini teşvik edecek yatırımları desteklemiştik. Yapılan hesaplamalar geçtiğimiz yıl güç verimliliği için yapılan 1.3 milyar dolar yatırım karşılığında 372 milyon dolarlık tasarruf elde ettiğimizi gösteriyor. Sera gazını azaltmayla, iklim değişikliği ile çabamıza de katkı sağlıyor. Geçtiğimiz yıl 50 milyar dolarlık güç ithalatı yapan, bu yıl tıpkı faturanın iki katına çıkması ihtimali olan bir ülke durumundayız. Vatandaşlarımızın her birinden dışa bağımlı olduğumuz güç kaynaklarını kolay önlemle daha verimli kullanmak suretiyle hem aile bütçelerine hem de ulusal bütçeye katkı sağlamalarını istiyorum. Bunun için hanelerdeki ısı yalıtımı çalışmaları için vatandaşlarımıza daire başı 50 bin liraya kadar uygun koşullu kredi imkanı sunuyoruz. Yaşadığı yere güç yalıtımı konusunda eksiği olan tüm vatandaşlarımızı bir an evvel bu imkandan istifade etmeye çağırıyoruz.”
“2022 yılında vatandaşlarımızı enflasyona karşı garanti altına alma gayretlerimize dayanak için vazgeçtiğimiz kamu geliri 251 milyar lirayı bulacaktır”
Küresel krize karşın bütçe istikrarında rastgele bir bozulmaya meydan verilmediğini söyleyen Erdoğan, “Yılın birinci 6 ayında 94 milyar liraya yakın fazla veren bütçemiz mali disiplinden asla geri adım atmadığımızın en somut ispatıdır. Üstelik, bu görünüme çalışanlarımıza, memurlarımıza, emeklilerimize ve toplumsal kesitlere verdiğimiz dayanaklara, yaptığımız yüksek oranlı artışlara karşın ulaştık. Minimum fiyatta tarihi artışlar yaparken tüm fiyatların bu düzeydeki kısmından gelir ve damga vergilerini kaldırarak herkese ek yarar sağladık” tabirlerini kullandı.
Çiftçiden esnafa kadar kendi hesabına çalışan tüm bölümlere pek çok imkan sunulduğunu söz eden Erdoğan, ”Gelir vergisini kaldırarak 3 milyon çiftçimizi desteklerken, kolay adaba olağan 850 bin esnafımızın çıkarlarını vergiden istisna tuttuk. Besinden paklık unsurlarına kadar çok sayıda eserde yaptığımız KDV indirimleri ile hem vatandaşlarımızın fiyat artışlarından etkilenme düzeyini düşürdük hem de sistemi sadeleştirdik. Yalnızca 2022 yılında vatandaşlarımızı enflasyona karşı teminat altına alma gayretlerimize dayanak için vergi indirimleri ile vazgeçtiğimiz kamu geliri 251 milyar lirayı bulacaktır. Devletin imkanlarını her bölümden vatandaşımızla paylaşarak toplumsal adaleti ve gelir dağılımındaki dengeyi müdafaa hassasiyetimizden taviz vermedik. Toplumsal maksatlı harcamaların bütçe içindeki hissesini bu yıl yüzde 5’in üzerine çıkartarak 146 milyar liraya yükselttik. Artık toplumsal yardımları yalnızca mutlak yoksullukla hudutlu tutmayıp gelişen ve büyüyen Türkiye’nin imkanlarının adil dağıtımı aracı olarak kullanıyoruz. Bu çerçevede doğumdan mesken tamirine, eşi vefat eden bayanlardan öksüz yetimlere kadar 49 farklı tertipli yardım programımız için ayırdığımız bütçeyi neredeyse iki kat artırarak 11,5 milyar liraya çıkardık” değerlendirmesinde bulundu.
“İnşallah yeni yılın birinci aylarıyla birlikte enflasyonun bariz bir düşüş trendine gireceğini ümit ediyoruz”
Enflasyonun vatandaşların hayatında yol açtığı dertler için ek önlemler geliştirdiklerini söyleyen Erdoğan, dünyanın güç ve emtia fiyatlarındaki mevcut yükü uzun mühlet taşımayacağının açık olduğunu söyledi. Erdoğan, “Fiyatlardaki durulma eğilimi başlamıştır. Bu durum ülkemizdeki enflasyonun global fiyatlarla ilgili kısmında da bir güzelleşme başlayacağı manasına gelmektedir. Bir periyot ayçiçek yağı üzerinden o denli bir fırtına kopartılmıştı ki tüm insanlık 5 litrelik bir yağ bidonunun içinde boğulacak telaşı ortaya çıkmıştı. Artık hem ithalat kanalarının açılması, hem yerli üretimin artmasıyla bu husus gündemimizden kalkmıştır. Stratejik besin eserlerinin tedariki ve üretimleri ile ilgili benzeri önlemleri alarak milletimizin bir daha bu türlü kaygılara kapılmasının önüne geçiyoruz. Bugün Türkiye tüm Avrupa’da herkesin dışarıdan birebir fiyatla aldığı petrol eserlerini en uygun sayıyla vatandaşlarına sunan ülke durumundadır. Bu imkanı vatandaşlarımıza akaryakıt eserleri üzerindeki vergi yükünü değerli ölçüde azaltarak sunduk. Elektrik tarifelerinde yaptığımız emsal bir vergi indirimi ile de faturaları düşürdük. Dünyanın her yerinde tesiri görülen enflasyon ve döviz kuru kaynaklı sıkıntılara karşı aldığımız macro ekonomik önlemleri bankacılık uygulamalarıyla destekliyoruz. Ulusal paramızla tasarrufu teşvik için başlattığımız kur muhafaza mevduat ve iştirak hesapları çok büyük ilgi gördü. Kredileri, yatırımı, istihdamı, üretimi teşvik edecek alanlarda olabildiğinde genişletiyor, buna karşılık enflasyona ve döviz kuruna olumsuz tesir edecek alanlarda da sonlandırıyoruz. Bu yılın birinci yedi ayında Türk lirası ticari kredi sayısının 2.7 trilyon liraya yükseldiğini görüyoruz. Ekonomimize dinamizm sağlayan KOBİ’lerimize kullandırılan kredilerdeki artış ise 384 milyar lirayı buldu. Ticari kredilerde birinci sırayı imalat sanayi alıyor. Hedefimiz, tüm bölümleri yaşanan global şoklara karşı destekleyerek istihdamın ve üretimin kesintisiz artışını sağlamaktır. Önümüzdeki süreçte bu emelle hayata geçireceğimiz arz güvenliği ile fiyat istikrarını birlikte gerçekleştirecek tüm ihtimalleri hesaba katan yeni adımların hazırlıklarını da sürdürüyoruz. İnşallah yeni yılın birinci aylarıyla birlikte enflasyonun bariz bir düşüş trendine gireceğini ümit ediyoruz” dedi.
“Cumhuriyet tarihinin en büyük toplumsal konut atılımını başlatıyoruz”
Sosyal konut muştusu ayrıntılarını paylaşan Erdoğan, ”Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme kelamımızı konut dalında de yerine getirecek yeni projeler geliştirdik. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizde en büyük dönüşümleri gerçekleştirdiğimiz alanlardan biri de şehirciliktir. TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 170 bin vatandaşımızı etraf düzenlemeleri ve toplumsal donatıları ile mesken sahibi yaparak ekonomik, sağlıklı, inançlı konut üretiminde dünyada eşi gibisi olmayan bir muvaffakiyet ortaya koyduk. Bundan yaklaşık 1 buçuk yıl evvel de 100 bin toplumsal konut inşası için çıktığımız davete 10 katından fazla talep aldık. Ülkemizin 81 kentinde sürat kesmeden toplu konut projelerini sürdürüyoruz. Pek çok vilayetimizde kent içinde kalan sanayi alanlarını dışarıya taşıyor, bu husustaki talepleri de hızla yerine getiriyoruz. Artık de Cumhuriyet tarihinin en büyük toplumsal konut atağını başlatıyoruz. Birinci defa mesken sahibi olacak vatandaşlarımızın sabırsızlıkla beklediği bu proje ile ilgili hazırlıklar bitmek üzeredir. Vatandaşlarımızı kira öder üzere taksitlerle lokal ve yatay mimari anlayışına nazaran inşa edilmiş konut projeleri ile mesken sahibi yapacağız. Sıfır atık uyumlu, güç verimli, iklim dostu materyallerle yapılacak bu konut projelerinin tamamında yenilebilir güç sistemleri kullanılacaktır. Maksadımız salgın devrinde daralan konut arzını süratle artırarak hem inşaat dalını canlandırmak hem de insanımızın erişebilir koşullarda mesken sahibi olmasını temin etmektir. Bu adım son periyotta önemli şikayet konusu olan kiraların da düşmesine yol açacaktır. Her vakit olduğu üzere bu projede de şehit yakınları ve gazilerimiz ile emeklilerimize özel bir kontenjan ayıracağız. Ayrıyeten birinci sefer evlenen gençlerimiz de bu projede kota sahibi olacaktır. Önümüzdeki ay bir tanıtım toplantısıyla tüm ayrıntılarını milletimize duyuracağımız konut kampanyasının şimdiden ülkemize güzel olmasını diliyorum” açıklamasında bulundu.
Gençlere müjde
Erdoğan, “Bir müjde de gençlerimize vermek istiyorum. Gençlik ve Spor Bakanlığımızın ülkemizi gezmeye çıkan gençlerimize yurtlarımızın kapılarını açtığını daha evvel paylaşmıştık. Seyahatsever ismini verdiğimiz bu uygulamaya çok fazla talep geldi. Gençlerimizin bu imkandan daha fazla iştirakle istifadesini sağlamak için, onlardan gelen istekler doğrultusunda yaş aralığını 18-30’a yükselttik.” dedi.