Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ÜNİAK FEST Programında 81 vilayetten gelen üniversiteli gençlerle buluştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları:
– Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştaki bu gençlik, uyuyan destanı uyandıracak gençliktir. Zira üstadın hasretle yad ettiği bu gençlik, ‘Zaman bendedir ve yer bana emanettir.’ şuurundaki gençliktir. Zira bu karşımdaki gençlik, İstiklal Marşı’mızda tanım edilen gençliktir.
– Bu gençlik, milletimizin parlayan yıldızı, yurdumuzun üstünde asla sönmeyecek ocağımız olan gençliktir. Bu gençlik kendisine zincir vurmaya kalkan çılgınları, kükremiş sel üzere aşıp geçen ve geçecek olan gençliktir.
– Bu gençlik, kalbindeki iman, yüreğindeki yürek, bileğindeki güç ve Allah vergisi zekasıyla enginlere sığmayan gençliktir. Türkiye’nin ve milletimizin geleceğini görmek isteyen, diğer yere değil gelsin şu AK gençliğe baksın. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılını anlamak isteyen öteki yere değil, gelsin şu AK gençliğe baksın.
‘AKILLARINCA OPERASYON ÇEKİYORLAR’
– Türkiye Yüzyılı’nın başladığını görmek isteyen diğer yere değil, gelsin şu AK gençliğe baksın. Rabbime bana bu türlü bir gençlikle yol yürüme imkanı verdiği için hamdediyorum. Rabbime evvelki kuşaklardan devraldığım dava ve uğraş bayrağını bu türlü bir gençliğe bırakma fırsatını verdiği için hamdediyorum. Allah birliğimizi, beraberliğimizi, muhabbetimizi daim etsin.
– Son periyotta birileri ısrarla nesilleri, harflerle etiketleyerek bizimle gençlerimizin ortasını açmaya çalışıyor. Makûs kurgulanmış birtakım imajlar, sokak röportajları, medya haberleri üzerinden kendi akıllarınca operasyon çekiyorlar. İşte gençler burada.
‘GENÇLERİMİZLE BİREBİR HAYALLERİN PEŞİNDEN GİDİYORUZ’
– Gördük ki gençlerimizle birebir tarafa bakıyor, tıpkı hisleri paylaşıyor, tıpkı hayallerin peşinden gidiyoruz. Birileri toplumsal medya mecralarında kendilerini gaza getirirken biz gençlerimizle yüz yüze, göz göze, diz dize, el ele, gönül gönüle Türkiye Yüzyılı’na yürüyoruz. Alışılmış bu görüntüyü görünce evvel çamur atmaya kalktılar, tutmadı. Sonra taklit etmeye çalıştılar, o da olmadı. Artık ne yapacaklarını bilemez vaziyette bir o yana, bir bu yana savrulup duruyor.
– Bunların anlamadıkları şu, bu iş o denli planla, projeyle, senaryoyla, medya ajanslarından devşirilen oyuncularla olmaz. Bu iş yürek işidir, kalp işidir, aşk işi, sevgi işidir. Biz gençlerimizi seviyoruz. Gençlerimiz de bizi seviyor. İşte tablo burada.
‘GÖĞSÜNÜZÜ GERE GERE GERE AK GENÇLİĞİN SESİNİ DUYURUN’
– Buradan üniversiteli AK gençliğe bir davette bulunmak istiyorum. Üniversite yerleşkelerinde, fakülte binalarında, okul bahçelerinde, kütüphanelerde, kantinlerde, kısacası her yerde göğsünüzü gere gere, AK gençliğin sesini duyurun. Kendinizi akademik olarak en uygun formda yetiştirirken fikri, toplumsal, sportif her faaliyette AK gençlik ismine en önde yer alın. Üniversite topluluklarında, öğrenci kulüplerinde, her türlü tertipte AK gençliğin, ülke ve millet ismine iyi işler yapma iradesini ortaya koyun. AK Parti dün olduğu üzere bugün de yarın da gençlerimizden en çok oyu alan parti olmayı sürdürecektir.
– Gençler, bunu çok yeterli bilmeniz lazım. AK Parti’nin genel üye sayısı da Yargıtay’daki kayıtlara nazaran 11 milyon 241 binle öteki tüm partileri üst üste koyup, üçle çarpsanız bile yetişemeyecekleri bir sayıya çıkmıştır. Dün AK Parti saflarında ülkeye ve millete hizmet bayrağını taşıyan gençlerimizle bugün milletvekili, bakan, parti yöneticisi, bürokrat, sivil toplum temsilcisi, teşebbüsçü, üretici olarak hayatın farklı alanlarında yol yürümeyi sürdürüyoruz. (HABER MERKEZİ)