Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, bugün Osmaniye’ye gitti. Osmaniye Korkut Cet Üniversitesi’nde açıklamalarda bulunan Erdoğan’ın maksadında yeniden muhalefet vardı.
Geçen hafta zelzelesi vuran kentlerden biri olan Malatya’da açıklamalarda bulunan CHP önderi Kemal Kılıçdaroğlu, zelzele bölgesinde temel sorunun çadır sorunu olduğunu vurgulamış ve “Bu ülkede çadır nasıl olmaz. Çadır stokları nasıl olmaz. Kızılay’ın, AFAD’ın çadır stokları nerede?” diye sormuştu.
Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamalarını gaye alan Erdoğan “Çıkmış birisi Kızılay nerede diyor? Be ahlaksız, be namussuz, be ismi…” diye konuştu.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
En 41 bin can kaybı
Osmaniyeli vatandaşlarımla birlikte tüm depremzedelerimize geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. Dün Hatay merkezli 6.4 ve 5.8 gücündeki iki zelzeleye biz de Kahramanmaraş’ta yakalandık. Bu sarsıntıda de kayıplarımız oldu. 6 Şubat’tan bu yana yaşadığımız zelzeleler nedeniyle yüreğimize düşen ateşi anlatmakta sözler yetersiz kalıyor. Acımızla birlikte kayıplarımızın sayısı da artıyor. Sarsıntı bölgesinde hayatını kaybedenlerin sayısı 41 bini geçerken 115 bin yaralı kurtarıldı.
Enkaz kaldırma çalışmalarında sona geldikçe acımızla bir arada kayıplarımızın sayısı artıyor.
Dün Hatay ve Kahramanmaraş’ı ziyaret ettik. her ne kadar birileri değersizleştirmek istese de yalnızca ülkemizin değil insanlık tarihinin en büyük afetiyle karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir. kaidelerin zorluğuna bakmadan devlet ve millet olarak yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz.
Depremine etkilediği bölgenin genişliği çetin kış şartları birinci etapta çalışmalarımızı zorlaştırsa da tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız.
Muhalefeti amaç aldı
Her ne kadar ana muhalefetin başındaki ve yanındakiler devlet yok iktidar yok diyorlarsa bunların gözen gözü kör, duyan kulakları sağır, kalpleri mühürlenmiş. Birinci günden beri devlet askeriyle jandarmasıyla 11 vilayetimizde yerini almıştır.
Bilim insanları 6 Şubat günü maruz kaldığımız zelzele felaketini dünyada karada meydana gelen en şiddetli zelzele olarak tanım ediyorlar. Bölgeye yaptığımız ziyaretlerde yıkımın şiddetini şahsen yerinde görme imkanım olmuştu. Dün Hatay ve Kahramanmaraş’ı tekrar ziyaret ettik. Dün birileri kıymetsizleştirmek istese de insanlık tarihinin en büyük alışılmış afetlerinden biriyle karşı karşıya olduğumuz gerçektir. Hayata tekrar tutunmaya çalışıyoruz. Gerek bölgenin genişliği gerek çetin kış şartları çalışmaları zorlaştırsa da tüm imkanları kentler için seferber etmiş durumdayız.
Ahlaksız, namussuz, adi
13 bine yakın iş makinesi sevk ettik. Ana muhalefetin başındaki ve yanındakiler ‘Devlet yok, iktidar yok’ diyorlarsa da bunların gören gözü kör, kalpleri mühürlenmiş. Birinci günden itibaren devlet polisiyle, askeriyle, jandarmasıyla birlikte 11 vilayetimizde yerini almıştır. Tüm hizmetler için 271 bin görevlimizle vatandaşımızın imdadına koştuk. Lakin terbiyesiz terbiyesizliğini bırakmaz. Çıkmış birisi ‘Kızılay nerede’ diyor. Be ahlaksız, namussuz, ismi… Kızılay 2,5 milyon beşere yemek ulaştırıyor. Bu türlü vicdansızlık olur mu? Enkaz kaldırma çalışmalarını yürütürken süreksiz barınma merkezlerini devreye alıyoruz. Bölgeye sevk edilen 300 bin çadırın kurulumuyla 3 milyon 265 bin battaniyenin dağıtımı gerçekleştirildi.
Hâlihazırda 865 bin vatandaşımız çadırda. 23 bin 500 vatandaşımız konteynerlerde. 376 bin vatandaşımız da bakanlıklarımıza bağlı yurtlarda ikamet ediyor.
‘1 yıl müsaade edin’
Yaşadığımız afetten 85 milyon olarak hepimizin çıkarması gereken dersler olduğu açıktır. Eksiklerimizi gidermemiz büyük kıymet arz ediyor. 17 Ağustos sonrası attığımız adımların ne kadar gerçek olduğunu deneyim etmiş olduk. Gerekirse tüm yasal altyapıyı oluşturacak ona nazaran adımlar atacağız. Kentlerimizin tarihi, kültürel ve sosyolojik dokusunu koruyarak hepsini ayağa kaldıracağız. Zelzele bölgesindeki vatandaşlarımıza 1 yıl içerisinde konutlarını teslim etmeye başlayacağız. Konutlarımızın hiçbiri yer +3 ve +4 katı geçmeyecek. Vatandaşlarımızdan 1 yıl müsaade etmelerini istiyorum. Devlet ile millet ortasına fitne sokmaya çalışanlara prim vermeyin. Türkiye düşmanlığı yapanlara kulak asmayın.