Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’de düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Mükafatları Töreni’nde konuşma yaptı.
Anadolu Ajansı’nın haberine nazaran, ödül kazanan isimleri tebrik eden Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’nin sahiplerine bakıldığında ülkemizin eşi gibisi bulunmayan kültürel zenginliğine bir kere daha şahit oluyoruz” diye konuştu.
Müzik alanında mükafata layık görülen Ajda Pekkan’ın sanat dünyasının çınarlarından biri olduğunu söyleyen Erdoğan, “Sayın Pekkan, ‘Kimler geldi kimler geçti’, ‘Petrol’, ‘Her yaşın bir hoşluğu var’ üzere müzikleriyle sanat tarihimizin altın sayfalarına ismine yazdırmıştır. Türk müziğinin son yarım asrına damga vurmasının yanında yeni sanatkarların yetişmesine de ilham kaynağı olan Ajda Pekkan’ı tebrik ediyoruz” dedi.
Yılmaz Erdoğan’ın direktör, üretimci, senaryo muharriri ve oyuncu olarak “her bölümden seyircinin gönlünde taht kurduğunu” söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Vizontele, Ekşi Elmalar, Kelebeğin Düşü ve Bir Demet Tiyatro üzere birçok hoş yapıtta onun imzası var. Sayın Erdoğan’ın oyunculukta sergilediği en değerli mahareti, kanaatimce Anadolu insanını ideolojik ön yargılara hapsetmeden tüm doğallığı ve samimiyetiyle gerçekçi bir halde anlatmasıdır. Sinema alanında ödül alan Yılmaz Erdoğan’ı tebrik ediyor, muvaffakiyetlerinin devamını diliyoruz.
Bu sene tiyatro alanında büyük mükafatın sahibi Türk tiyatrosunun yaşayan efsanelerinden Sayın Ayla Algan’dır. Aylan Algan Hanımefendi gerek yurt içinde gerek yurt dışında sergilediği sahne performanslarıyla milyonları kendine hayran bırakan bir değerimizdir. Kendi tıpkı vakitte ülkemizde tiyatro sanatının gelişmesi için evvel tiyatro atölyesi, sonra tiyatro araştırma laboratuvarı projelerini hayata geçirmiştir.”
‘VEFA MÜKAFATINI AŞIK VEYSEL’E VEREREK BİR AYIBI TEMİZLİYORUZ’
Aşık geleneğine değinen Erdoğan, “Bizim medeniyetimiz, bir aşk medeniyetidir. Asırlardır kelamlı kültürümüzü yaşatan, kuşaktan nesile aktarılmasına vesile olan, gönüllerimizi ilimle, hikmetle, sevda ile dokuyanlar aşıklarımızdır. Aşıkların lisanından ve sazından dökülen her bir türküde Anadolu beşerinin çığlığı, umudu, acısı ve irfanı vardır” dedi.
Aşık Veysel’in de Anadolu halk ozanlarının yakın tarihteki en değerli temsilcilerinden olduğunu lisana getiren Erdoğan, “Aşık Veysel’in, milletin gönül yollarını en uygun bilen, o yolda yürüyen ve ömrünü tamamlayan, özünden geçeni büyük bir maharetle kelama ve saza döken gerçek bir halk ozanı olduğunu” söyledi:
“Veysel Usta’nın şu dörtlüğü çağlar aşan bildirileriyle kalplerimizi ısıtmaya devam ediyor. ‘Allah birdir, Peygamber Hak. Rabbil alemindir mutlak. Senlik benlik nedir bırak. Söyleyim geldi sırası.’ Hakkı ve değişmez hakikati söyleyen bu türlü bir pahanın yaşadığı devirde sadece kılık kıyafeti sebebiyle Ankara’nın Ulus semtinden dışarı atılması milletimizin hafızasında onulmaz yaralar açmıştır. Gazi’yi görmek için Sivas’tan Ankara’ya 3 ay yol yürüyen Aşık Veysel’e yapılan bu kötülük, insanımıza yönelik çarpık bakış açısının da sözüdür.
Aynı zihniyet maalesef Türk müziğini, affedersiniz, ‘tezek kokuyor’ diyerek tahkir etmiş, yasaklamış, radyolarda çalınmasına mani çıkarmıştır. Millete ilişkin ne varsa hepsini birden yenilik emaresi olarak yaftalayan faşizm heveslilerinin kültür sanat hayatımızda yol açtığı tahribatın izlerini ortadan kaldırmak elbette kolay olmadı. Esasen bu yılki vefa ödülümüzü büyük usta Aşık Veysel’e vererek birebir vakitte bir ayıbı temizliyor, devlet olarak kendisine şükran borcumuzu da ifa ediyoruz. Aşık Veysel Şatıroğlu’nu minnetle anıyor, ruhu şad olsun diyor, kendisine Allah’tan rahmet ve mağfiret niyaz ediyoruz.”
‘NECİP FAZIL’A DA NAZIM HİKMET’E DE SAHİP ÇIKIYORUZ’
“Hangi inanca, kökene, meşrebe sahip olursa olsun Türkiye’ye ve Türk kültürüne hizmet eden, katkı sunan herkesin başımızın üstünde yeri vardır” diyen Erdoğan, “Sanatçıları ortasında ayrım yapan değil, sanatkarlarını bağrına basan bir Türkiye anlayışıyla hareket ediyoruz. Boynunda mahkumiyet kararıyla ebediyete irtihal eden üstat Necip Fazıl’a nasıl hürmet gösteriyorsak tek parti periyodunda mahpuslarda sürünen Nazım Hikmet’e de tıpkı formda sahip çıkıyoruz” tabirlerini kullandı.
Nazım Hikmet’e yine vatandaşlık verildiğini hatırlatan Erdoğan, “Vatandaşlıktan çıkarıldıktan 58 yıl sonra Bakanlar Heyeti kararıyla Nazım Hikmet’e yine Türk vatandaşlığı veren biz olduk. Yaşadığı periyotta yalnızca Kürtçe müzik söylemek istedi diye adeta linç edilen Ahmet Kaya’nın mezarını ülkemize getirme teklifinde tekrar biz bulunduk. Eski Türkiye’de gadre uğramış, ötelenmiş, hor görülmüş hangi fikir, sanat ve spor insanımız varsa hiçbir ayrım yapmadan hepsine biz kucak açtık” dedi.
‘KÜLTÜR HAYATIMIZI ÇÖLLEŞTİREN, İDEOLOJİK BAĞNAZLIĞA SON VERDİK’
Sözleşmeli sanatkarların takıma alınması için adımlar attıklarını söyleyen Erdoğan, “Son düzenlemeyle kamu ve sanat kurumlarımızda misyon yapan kontratlı sanatkarlarımızın takıma geçişleriyle ilgili gerekli adımları attık. Ayrıyeten dün gece yayınlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla cümbüş vergisi oranlarının büsbütün sıfırlanmasını sağladık. Böylelikle sanatkarlarımıza hak ettikleri imkanları sunmanın yanı sıra uzun yıllar boyunca kültür-sanat topluluğumuzu tek nizama mahkum eden, kültür hayatımızı çölleştiren, ideolojik bağnazlığa da son verdik. Türkiye’nin kültür-sanat ikliminin son 20 yılda giderek zenginleşmesinin, daha önce esamesi dahi okunmayan sanat kollarının muvaffakiyetten muvaffakiyete koşmasının sebebi işte budur. Halka zirveden bakan, daima milleti aşağılayan elitist zihniyet gerileyip, cumhur ile cumhuriyet ortasındaki uzaklık kapandıkça hamdolsun bundan ülkemizin kültür-sanat hayatı da olumlu etkilenmiştir” formunda konuştu.
İktidarda oldukları sürece “baskıcı günlere dönülmesine müsaade vermeyecekleri” belirten “Biz misyonda olduğumuz sürece Allah’ın müsaadesi ile hiç kimse Türkiye’yi tekrar eski baskıcı, yasakçı günlerine geri döndüremeyecektir. İlhamını bu topraklardan alan, ülkesi, milleti ve tüm insanlığın istifadesi için eser üreten herkese dayanak olmayı sürdüreceğiz. Türkiye Yüzyılı inşallah bu açıdan sanatın ve sanatkarlarımızın yüzyılı olacaktır. Cumhurbaşkanı olarak attığınız ve atacağınız her adımda yanınızda olduğumu bilmenizi istiyorum” tabirlerini kullandı. (HABER MERKEZİ)