Dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın posterini ezmesiyle gündeme gelen FETÖ lideri Fethullah Gülen’in manevi oğlu Enes Kanter bugün TIME dergisine bir yazı kaleme aldı.
Türkiye’nin NATO’daki çıkarlarına yönelik saldırgan ifadeler kullanan Enes Kanter, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı da Batı’ya “uyarılarda” bulundu.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın herkese yaptığı gibi NATO’ya da zorbalık etmesine izin vermeyin” başlıklı yazıda Kanter, “Erdoğan’ın İsveç’e ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine haydutça karşı çıkarak hem insan yaşamının hem de Türkiye halkının çıkarlarının önüne kendi çıkarlarını koyması şaşırtıcı olmamalı” ifadelerini kullandı.
Yazıda sık sık Erdoğan’ı suçlayan Enes Kanter, Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın iadesini istediği kişiler arasında PKK’lıların yanı sıra FETÖ’cülerin de olduğunu aktardı.
Terör örgütü YPG’yi savunan Enes Kanter, “Erdoğan, her iki NATO adayının da, Türkiye’nin Suriye’yi işgal ettiği 2019’da kendilerinin (ve diğer birçok Avrupa ülkesinin) Ankara’ya yönelik silah yasağını kaldırmasını istiyor – IŞİD’le savaşmak için değil, IŞİD’le savaşan Kürtleri öldürmek için” ifadelerini kullandı.
Enes Kanter yazıda Türkiye ve Erdoğan’a karşı özetle şunları kaleme aldı:
“Türkiye’nin NATO’ya ihtiyacı var, NATO’nun da Türkiye’nin baş ağrısına ihtiyacı var. Ülkenin stratejik önemi, otoriter liderini yatıştırmak için bir bahane olmamalı. Bunu yapmak, Türkiye’nin demokrasisinden geriye kalanları yok etmeye devam etmesine, Rusya ve İran’ın Batı yaptırımlarını atlatmasına, aşırı dincilere güvenli bir sığınak sağlamasına ve aksi takdirde ittifakın korumak için oluşturduğu demokratik güvenlik ilkelerini baltalamasına izin verecek. ABD ve diğer 29 üyenin bu zorbalığa karşı sağlam durması gerekiyor.
Buna karşı durmanın bir yolu: Küresel Magnitsky Yasası kapsamındaki insan hakları ihlallerinin hesabını Erdoğan ve yandaşlarından sorulmalı. Aile üyelerinin yanı sıra Erdoğan’ın mal varlığının da ayrıntılı bir hesabını vermesini isteyin.”
İşte o yazı:
MAGNITSKY YASASI NEDİR
Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası, ABD Başkanına dünyanın herhangi bir yerinde ciddi insan hakları ihlalleri ya da yolsuzluk suçu işleyen kişi ve kurumlara karşı soruşturma açıp bunun sonucunda yaptırım uygulama hakkı tanıyor.
Magnitsky yasası kapsamında ABD’nin demokrasi, insan hakları ve çalışmadan sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı, bakanlıktaki diğer yetkiler ile görüşerek yaptırım uygulanması tavsiye edilen kişilerin listesini Dışişleri Bakanına sunabiliyor.
Ayrıca Senatodaki Bankacılık, Konut ve Şehir İşleri Komitesi ve Dışilişkiler Komitesi ile Temsilciler Meclisindeki Finansal Hizmet Komitesi ve Dışilişkiler Komiteleri de yaptırım talebinde bulunabiliyor.
ABD Başkanı, önerilen isimlere yaptırım uygulanıp uygulanmayacağına karar verirken, diğer ülkelerin ya da insan hakları ihlallerini inceleyen sivil toplum kuruluşlarının elde ettiği güvenilir bilgileri de inceleyebiliyor. Genellikle, yaptırım kararı Dışişleri ve Hazine bakanlıklarıyla birlikte veriliyor.