CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, tv100’de Uğur Dündar‘ın sorularını yanıtladı. Yayın sırasında ekranda SADAT’ın reklamı verildi. Reklamda, “Stratejik danışmanlık, eğitim ve lojistik…” üzere sözler kullanıldı. Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada sert reaksiyon gösterdi. Kılıçdaroğlu bildirisinde, sözlerini kullandı.
TV100 spikeri Ece Üner de sunduğu ana haber bülteninde, yaşanan olaya reaksiyonunu gösterdi. Üner, konuşmasında şu tabirlere yer verdi:
“Çok eğri bir vakitte hakikat bir yerde durabilmek ümidi ve niyetiyle karşınızdayım. Ben ve takım arkadaşlarım hakikati haykırmak, hafızaları canlı ve taze tutmak, insan onur ve haysiyetini tekrar baş tacı etmek savıyla çıktık bu yola. Zira ortada çok büyük haksızlık var. Daha vahimi haksızlık ceza görmeyeceğini güvenen bir küstahlığa dönüştü. Son küstahlık örneği malum yapıdan geldi. Bu yapı milyonları temsil eden ana muhalefet önderine bu ekrandan operasyon çekmeye kalkıştı. Bu hem paramiliter yapıyı tekraren eleştiren duayen gazeteci Uğur Dündar’a hem de SADAT’ın kapısına dayanan ana muhalefet başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı bir kumpastı. Bu birebir vakitte tv100’e kurulmuş bir komploydu. Kanalın yanlışı bu mevzu özelinde bir dikkatsizlik, bunu kabul ediyoruz. Reklamı bu ekranda yayınlamak büyük bir kusur lakin asla ideolojik bir hal ve taraf tutma değil.
‘Paramiliter yapıya kim meydan verdi?’
Biz tarafımızı aşikâr edelim. Bizim tarafımız Türkiye Cumhuriyeti üzere toplumun huzuru, ulusal dayanışma ve adalet içinde insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı olmak. Ben Atatürkçüyüm, grup arkadaşlarım da o denli. Bu bülten o denli bir bülten olacak. Bunun kelamını baştan verelim. Sıkıntıdan değil sorumluluktan beslenmeyi tercih ederiz. Reklam yayın ve idaresi sorumluğunu ve yanlışını kabul ettik. Sorumlu şahısların işlerine son vererek gereği yapıldı. Asıl soru şu: SADAT konusunda gereği yapıldı mı? Dün medya olarak bir tuzağa düştük birbirimizi yiyerek, linçleyerek ve kin kusarak cambaza bakarken asıl resme odaklanmadık. Yanılgılarımıza pusu kurmak yerine asıl yanılgıyı aramamız yere bakmadık. Reklam verebilecek hale gelen, dün bu ekrandan meydan okuyan paramiliter yapıya kim meydan verdi?
Bu olay buralara nasıl gelebildi? Maddelerimize nazaran SADAT üzere özel savaş şirketi kurulabilir mi? Atatürk ve cumhuriyet düşmanı birinci Asrika Kongresi’nde başşehir İstanbul, resmi lisan Arapça, hukuk şeriat maksadı lisana getirildi mi? Bunlar lisana getirildikten sonra ikinci ve üçüncü Asrika Kongresi yapılabildi mi? Yapılmasına müsaade verildi mi? Üçüncü Asrika toplantısında mehdinin geleceği gün için hazırlık yapıyoruz denildi mi? Ülkeyi eyaletlere ayırıp, özerklik vereceğiz, federe İslam devleti kuracağız dendi mi? Başşehir İstanbul, resmi lisan Arapça, şeriat anayasası amaçları açıkça anayasaya tersken bu hususları kelamda anayasalarından kaldırmadan evvel vaktinde kabahat duyurusunda bulunuldu mu? YETERLİ Parti soru önergesi vermişti? Sahi ne oldu o önerge?
‘SADAT’ın olması gereken yer televizyon kanalları değil, bağımsız mahkemelerin sanık kürsüleri’
Gelelim bugüne Türkiye’nin seçim güvenliği kaygısı taşıdığı bir periyotta bu yapı kime ve neye güvenerek tehdit ve provokasyonun dozunu arttırabiliyor? Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmayı amaçlayan bu projeyi kim destekledi? Koskoca bir ulusal güvenlik sorunun Ulusal Güvenlik Toplantısı’nda ne işi var? 15 Temmuz’dan sonra nerelerde ve kimler üstünde tesirli oldular? Yasal olmadıkları için mi yasadışı sayılmadılar? Aklımızda meczup sorular. SADAT bu ekranda kurduğu kumpasa gol dedi. Başından beri SADAT’a o sahayı kim açtıysa o gölü açması gereken odur. Özetle Türkiye’nin ana muhalefetini konuttaki hesap çarşıya uymuyor diyerek tehdit edenlerden çarşıyı daha fazla karıştırmadan hesap sorulmasını istiyoruz. SADAT’ın olması gereken yer televizyon kanalları değil, bağımsız mahkemelerin sanık kürsüleridir. Tarafımız da budur.”