İktidara yakınlığıyla bilinen Abdurrahman Dilipak, iktidara ‘dost’ ihtarında bulundu.
Dilipak, bugünkü “Ne mi olacak şimdi!” başlıklı yazısında Türkiye’nin bir kavşak noktasında olduğunu ve vaktinde daraldığını söz etti.
“TEK KURTULUŞUNUZ VAR”
“2023’te bir seçim var. Kapıda bekleyen bir de İstanbul sarsıntısı var. Ekonomik durum düzgün değil. Fakat her kararın bir maliyeti var, kendine nazaran riskleri var” diyen Dilipak, şöyle devam etti:
“Tek kurtuluşunuz var: Yüzünüzü Hakk’a dönün. Bedeli neyse ödeyin.
Çünkü kendi geçmişinizle yüzleşip, bunun maddi ve manevi faturasını ödemeden, yanınızdaki haktan sapan ve saptıranları uzaklaştırıp, hakşinas insanları yanınıza almadan Allah’ın yardımı size ulaşmayacak.
Unutmayın, Allah’ın kolaylaştırdığından daha kolay, zorlaştırdığından daha sıkıntı bir iş yoktur.
Hz. Yunus’un kavmini hatırlayın. Bakarsanız Allah düşmanlarınızı birbirlerinin üstüne salmış, birilerinin eliyle birilerini bertaraf etmektedir.
Karanlık bir geceden sonra sabahın ışıkları ufkumuzu aydınlatmaktadır.
Görünen o ki, kimse ülkemizi öbür tarafa kaptırmak istemiyor. Paylaşmak da istemiyorlar. Türkiye’nin “aktif istikrar politikası”, “Mavi boncuk politikası” da artık iflas etti.
Artık bir karar vermek gerekiyor. Bizden ya da ötekilerden yana olmaktan, onların yardımını almaktan vazgeçin. Allah’ın yardımına sığının.
Herkes sizden kendi için bir şey ister, koşul koşar, Allah sizden sizin geleceğiniz için ne yapmanız gerektiğini söyler. Onun sizin yardımınıza muhtaçlığı yoktur. Ancak bizim O’nun yardımına muhtaçlığımız var.
Eğer O’na yönelmekte tereddüt ediyorsanız, artık geri dönüşünüzün ve o bedeli ödemeye hazır olmadığınızı düşünüyorsanız, sizin hayırdan yana amel defteriniz dürülmüş mühürlenmiş demektir.
“DOST YERİ GELDİĞİNDE ACI SÖYLER”
İçimizdeki “Ebu Cehil”, “Karun”, “Haman”, Bel’am” Ebu Leheb” karakterlilerden yakamızı kurtarmadıkça iki yakamız bir ortaya gelmeyecek. Benden söylemesi.
Bu ikaz bir kardeşlik misyonu idi. Hz. Ömer diyor ki, “Ben yanlış yaparsam ve yanımda bunu gören, ya da duyup beni uyarmayan kişi benden uzak dursun, zira o şahısta hayır yoktur. Şayet onlar beni uyarır da ben bu uyarıyı dikkate almazsam, onlar tekrar benden uzak dursun, zira bende hayır yoktur!”
Dost yeri geldiğinde acı söyler.
Ben misyonumu yaptım. Birileri, birilerinin ifsadı ile benim ikazlarımın önünü kesmek, sesimi kısmak için, yapana ziyan vermekten öteki bir işe yaramayan işler yapsa da, ben buradayım ve iş işten geçmeden, haksızlıklar karşısında susanlardan olmamak için, kınayanların kınamalarına aldırış etmeden ihtar vazifemi yapıyorum.”