Yeni Akit’te yazılarına ve televizyon programına son verilen Abdurrahman Dilipak, Habervakti.com’daki birinci yazısında, “Biz kimsenin karşısında ya da yanında değiliz. HAK merkezli bir bakış açısına sahibiz. Dini, etnik, ideolojik, politik, felsefi ve vicdani kanaat farklılıklarına dayalı ayrıştırıcı, kışkırtıcı bir hal içinde değiliz ve olmayacağız” sözlerini kullandı.
Dilipak’ın birinci yazısından öne çıkanlar:
Ve Eylül! Yaz bitiyor, okullar açılıyor. Turizm mevsimi sona ererken köyden kente geri dönüş yolunda beşerler. İsimli tatil bitti, Meclis açılacak. Piyasanın da hareketlenmesi bekleniyor.
İçeride yaşanan sansasyonel olaylar, bölgemizde ve dünyada olanların üstünü örttü. Aslında savaş riski, Ukrayna, güney bölgemizdeki külfetli durum devam ediyor. Aşı tartışmaları da o denli.
Tam bu türlü bir vakitte benim Akit’ten ayrılmam yeni bir ekip tartışmaları da beraberinde getirdi.
Bu süreçte bu tartışma ile ilgili okurlarımın ilgi ve takviyelerine teşekkür etmek istiyorum. Toplumsal mediada niyetlerini paylaşan telefonla ve mail yoluyla iletilerini ileten, yurt içinde ve yurt dışında yaşayan bütün dostlara da birebir biçimde teşekkür ediyorum. Hayat devam ediyor, yapacak çok işimiz var ve oyalanacak, birbirimizle uğraşacak vaktimiz yok.
Susmayacağımı benim okurlarım bilirler.
Biz kimsenin karşısında ya da yanında değiliz. HAK merkezli bir bakış açısına sahibiz. Dini, etnik, ideolojik, politik, felsefi ve vicdani kanaat farklılıklarına dayalı ayrıştırıcı, kışkırtıcı bir tutum içinde değiliz ve olmayacağız. Beşerlerle ittifak ettiğimiz hususlarda, noktalarda birlikte çalışabilir, ihtilaf ettiğimiz hususlarda, temel hak ve hukukumuza yönelik bir tehdit oluşturmadıkları sürece onlarla bir ortada yaşayabiliriz. Fazilet ve meşruiyet temelinde, herkesle dirsek teması kurmaktan yanayız.
Bu manada benim tek bir adresim olmayacak. Kulağı olan herkese söyleyecek kelamım olduğuna nazaran, herkese ulaşmak için bütün imkânları kullanmak istiyoruz.
Ekim başına kadar, inşallah toplumsal mecraların çabucak hemen tamamına etkin olarak yerimi alacağım.
Magazinleşen din, siyaset, tarih ve sıhhat fitnesinden kurtulup, aşk ve öfke büyüsünden sıyrılıp gerçeklerle yüzleşme yüreği gösterip, farklılıklarımıza karşın barış içinde bir ortada yaşamak için bir irade ortaya koyabilirsek, umulur ki, Allah’ın yardımı bize ulaşır ve kurtuluşa erenlerden oluruz. Değilse müstevliler ve onları yerli işbirlikçileri, dâhili ve harici bedhahlar birebir ülkenin çocukları birbirine düşürür ve onların kanları ve gözyaşları üzerine kendilerine iktidar ve servet üretmeye devam ederler. Herkes ötekinin gözünde çöp aramadan evvel kendi gözündeki merteği çıkartsın.
Gelecek günler, geçen günleri aratmasın istiyorsanız, yeryüzünün bütün faziletli, namuslu, erdemli insanları, ortak bir söze gelin. Birleşin! (HABER MERKEZİ)