Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir vilayet binasına 17 Haziran 2021’de silahlı atak gerçekleştirerek Deniz Poyraz‘ı katleden Onur Gencer hakkında açılan davanın 4’üncü duruşması İzmir Bayraklı Adliyesi 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesi bir kişi Deniz Poyraz davasına katılanlara silahlı akın teşebbüsünde bulundu. “Hepinizi tarayacağım” diyerek adliye binasına girmeye çalışan kişi etkisiz hale getirildi. Duruşmada kendisine yöneltilen sorulara karşılık vermeyen katil Gencer, avukatlara dönüp ‘boğaz kesme’ hareketi yaptı. Dava 12 Ekim’e ertelendi.
Duruşma öncesi HDP İzmir Vilayet Örgütü adliye binası önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya HDP Milletvekilleri, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Emek Partisi, TİP, Yeşiller ve Sol Gelecek, ESP üzere birçok siyasi parti temsilcisi de dayanak verdi. “Katillerden hesap soracağız, faşizm yenilecek biz kazanacağız” pankartı açılan açıklamada sık sık, “Deniz’e kelamımız barış olacak”, “Deniz Poyraz ölümsüzdür”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları atıldı.
TIKLAYIN | Deniz Poyraz duruşmasının bulunduğu adliyeye silahlı akın teşebbüsü: “Solcuları gösterin, getirin onları öldüreceğim”
Soruları cevapsız bıraktı
Evrensel gazetesinin aktardığına nazaran; duruşmada Deniz Poyraz’ın ailesi, HDP’li vekiller, müşteki avukatları, İzmir Barosu Lideri Özkan Yücel ve tutuklu sanık Onur Gencer hazır bulundu.
İlk olarak kelam alan Poyraz ailesinin avukatlarından İmdat Ataş, katil Gencer’e çeşitli sorular yöneltti. Kullandığı telefon numaralarından bu sınırların kimin üzerine kayıtlı olduğuna, işten atılma nedeninden aldığı fiyata ve vazife yerinin daima değişme nedenine kadar birçok soruya katil Gencer “Cevap yok” dedi.
“İletişimde olduğum şahıslar gizli”
Suriye’ye gitme ve oradaki vazifesine ait yönetilen sorulara ise katil Gencer, “Özel bir durum olduğu için karşılık vermeyeceğim. TSK ile geçiş yaptım. Kaldığım yer askeri alan içindeydi. Kimlerle irtibat halinde olduğum gizli” diyerek müşteki avukatı Ataş’ın sorduğu tüm soruları cevapsız bıraktı.
Sosyal medyasında bulunan silahlı fotoğrafların nerede çekildiği ve silahların kimden alındığı sorularına ise katil Gencer, “Silahları severim. Arkadaşlardan aldım isim vermeyeceğim. Fotoğraf Suriye’de çekildi” dedi.
Daha sonra İzmir Baro Lideri Özkan Yücel’in soru yöneltmek istemesini mahkeme heyeti engelledi. Bir evvelki celsede vekaletnamesi olan avukatların dışında soru sorulmaması kararı alındığını söyleyen mahkeme lideri, yetki evrakı olan avukatlara soru sorma hakkı tanımayacağını tabir etti.
Mahkeme liderinin bu engellemesine reaksiyon gösteren avukatlar, durumun kanuna muhalif bir uygulama olduğunu söyledi. Çıkan tartışma sonrası duruşmaya 15 dakika orta verildi.
KATİL GENCER: SURİYE’DE SİLAHLI YAPILARLA TANIŞTIM
Aradan sonra mahkeme heyeti avukatların itirazını kabul etti. Birinci kelam alan İzmir Baro Lideri Özkan Yücel, katil Gencer’e bilhassa Suriye’den döndükten sonra harcamalarının fazlalaşmasını ve bunları nasıl karşıladığını sordu. Katil Gencer sorulara karşılık vermedi.
Yücel’in “Suriye’de askeri işçi dışında Türkiye’nin ortak hareket ettiği silahlı kümelerden misillerle karşılaştınız mı?” sorusuna “Evet” diyen katil Gencer, “Esam El Muhammed, Fatma Hacı Muhammed ve Abdo Aci ile Suriye’de mi tanıştın?” sorularına ise, bu bireylerle tanışmadığını söyleyerek karşılık verdi.
Cevap üzerine Yücel, bu bireylerle görüştüğüne dair sinyallerin olduğunu söylerken, katil Gencer, “Cevap yok” dedi.
Suriye’de misyonlu olduğu mühlet boyunca aldığı fiyattan kimlerle döndüğüne, döndükten sonra Hatay, Ankara, Konya, Antep üzere birçok ile neden gittiğine ve kimlerle görüştüğüne ait sorulara da tekrar yanıt vermeyen katil Gencer, “Can güvenliği için söylüyorum. Siz kansızsınız, sizden her şey beklenir” formda konuştu.
“Sosyal medya paylaşımlarını emniyet mi sildi?”
Yücel, kolluğun telefona ne vakit el koyduğunu sorunca Gencer, binada teslim olur olmaz verdiğini söyledi. “Sosyal medyada paylaşımlarınız vardı lakin olaydan sonra bu paylaşımlar silinmiş, pekala kim sildi?” sorusuna ise, “Ben silmedim kim sildi bilmiyorum. Silme süreci teslim olduktan sonraya aittir” diyerek karşılık verdi. “Olay günü telefonunuzu bir öbür telefona yönlendirmeyi siz mi yaptınız?” sorusuna da “Bilgim yok. Ben bu türlü bir şey yapmadım. Ben telefonu emniyete teslim ettim gerisini bilmiyorum” dedi.
Başka yapılanma içinde olup olmadığı sorusuna “olabilir” karşılığını verdi
SADAT’tan kimseyi tanımadığını tez eden katil Gencer, “Askerliğe diğer bir yapılanma içinde olduğunuz için mi gitmediniz” sorusuna da “Olabilir” diyerek karşılık verdi.
Sorulara yanıt vermemesinin münasebetini katil Gencer, “Ben emniyette bunların yanıtını verdim. Size karşılık vermeyeceğim” halinde açıkladı.
“Binanızı kana buladım”
Daha sonra kelam alan müşteki avukatlarından Türkan Ağaç, İzmir poligonunda aldığı eğitimi, eğitimin seviyesini, fiyatını nasıl ödediğini ve burada kimlerle nasıl münasebet içerinde olduğunu sorularına katil Gencer yeniden “Cevap yok” diyerek geçiştirdi.
“14 Haziran 2021 tarihinde aldığınız mermileri ne yaptığınız?” diye soran Ağaç’a Gencer, “Binanızı kana buladım” diye yanıt verdi. Olay esnasında kullanılan silahın alındığı mağazanın sahibi olan Metin Dönerer’in emekli polis olduğunu bilip bilmediği sorusuna Gencer, bilmediğini argüman ederek karşılık verdi.
Saldırıdan kimsenin olmadığını sav etti
“Manisa Urganlı’da kimlerle görüştünüz, silah eğitimi aldınız mı? Yasin Filiz, Mehmet Onur Işıl ve Umur Işık yanınızda mıydı? Umut Işık size mesleksel deneyimlerini aktardı mı? Size lojistik ya da rastgele bir formda dayanak oldu mu? Oytun Yüksel eğitim sırasında yanınız mıydı?” halinde soruların birçoklarına katil Gencer yeniden yanıt vermedi.
“Oytun Yüksel emniyet vazifelisi değil mi?” sorusuna “Cevap yok” diyen Gencer’e Ağaç, “Gözaltına alındığınızda İzmir emniyetinden Oytun Yüksel aranmış. Numarayı siz mi verdiniz?” diye sorunca Gencer, “Görüşmeden haberim yok” dedi.
“Oytun Yüksel planlamaya yardım etmiş olabilir mi? Akından çabucak evvel neden Oytun Yüksel’le konuştunuz? Örgütsel ve kurumsal temaslarınızı mahkemeye paylaşır mısınız?” üzere sorulara katil Gencer, bir ilişkisi olmadığını argüman etti, ataktan da kimsenin haberi olmadığını öne sürdü.
“İbrahim Akıl ne iş yapıyor, nereden tanışıyorsunuz? Asker olduğunu biliyor muydunuz?” sorusuna Gencer yeniden bilmediğini sav etti. “Silahla ilgili soruları neden İbrahim Akıl’a sorduğunuz? Siyasi olarak İbrahim Akıl’ı nereye koyarsınız” sorularına ise katil Gencer, “Baş köşeye” halinde karşılık verdi.
“İbrahim Akıl ile silaha ait bir görüşme yaptığınız ve orada ‘Göreceğiz reis sarsacak mı sarsmayacak mı’ demişsiniz neyden kelam ettiniz” soruauna ise “Sadece espri. Tahminen gerçekte olabilir” diyerek karşılık veren katil Gencer, görüştüğü bireylerle yaptığı konuşmaların tesadüf ya da espri olduğunu ileri sürdü.
Aradan sonra tekrar kelam alan İzmir Baro Lideri Özkan Yücel sorularına devam etti. Katil Gencer, “Bundan sonra soracağınız hiçbir soruya yanıt vermeyeceğim” diyerek soruları cevapsız bıraktı.
Avukatlara tehdit hareketi
Tanık sözleri alındığı esnada katil Gencer’in müşteki avukatlara bakarak işaret parmağını kendi boynunun üzerinden geçirerek boğaz kesme işareti yapması üzerine avukatlar reaksiyon gösterdi. Mahkeme lideri sakin bir biçimde bu şekil şeyler yapmaması konusunda katili uyarırken, reaksiyon gösteren avukatlarla tartışma çıktı. Daha sonra salondakiler duruma “Katilleri siz koruyorsunuz, bunlar katil” diyerek reaksiyon gösterdi.
12 Ekim’e ertelendi
Savcı, sanık ve şahitlere sorulan sorulara bir diyeceği olmadığını belirterek, Gencer’in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, şahit Sıla Yılmaz için talimat yazılmasına, şahitler Nuri ve Nurgül Gencer’in adreslerinin tespiti için talimat yazılmasına, dinlenmeyen şahitlerin talimatla sözlerinin alınmasına, duruşma kayıtlarının tahlilinin yapılarak duruşma sırasında hata teşkil eden konuşma ve davranışları yapanlar hakkında kabahat duyurusunda bulunulmasına hükmetti.
Avukatların uzman raporu alınması talebini kabul etti. Ama avukatların dijital meteryaller ve kamera kayıtlarını yönelik taleplerinin reddine karar vererek duruşmayı 12 Ekim 2022 tarihine erteledi.
“Bundan bir adım geri atmayacağız”
Duruşma öncesi yapılan açıklamada birinci olarak kelam alan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, katliamın üzerinden 1 yıl geçtiğini fakat adaletin hâlâ işlemediğini söyleyerek, bu güne kadar siyasi katliamlardan hiçbirinin aydınlatılmadığını söz etti. Kemalbay, “Burada adalet arayışımız yalnızca Deniz Poyraz’ın katliamının aydınlatılması değil Türkiye’de barış içinde yaşamanın imkanlarının yaratılması, kirli iktidarla hesaplaşmak ve gerçek demokrasinin sağlanması içindir. Bu katliamın gerçekleşmesindeki neden; demokrasi, barış, eşitlik, adalet, özgürlük talebimizi yükselttiğimizdendir. Lakin bundan bir adım geri atmayacağız. Gerçek barış ve demokrasi ortamı sağlanana kadar davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Katillerden ve Türkiye’yi karanlığa sürüklemek isteyenlerden hesap sormaya devam edeceğiz” dedi.
“Katliamcılardan hesap soracağız”
Daha sonra kelam alan HDP Van Milletvekili Sezai Temelli ise, “Acılarımız dinmediği üzere öfkemiz de büyük. Bu büyük öfkemiz adalet ve barış çabamızı büyütmeye devam ediyor. Bundan vazgeçmeyeceğiz lakin katledilmiş bütün arkadaşlarımızın hesabını soracağız. Deniz’in hesabını sormak hepimizin boynunun borcudur. Barış içinde bir ortada yaşamak istiyorsak bu katliamcılarsan daima birlikte hesap sormalıyız” diye konuştu.
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da ortak gayret eşliğinde AKP iktidarından ve katillerden hesap soracaklarını söyledi.
“Mücadelemize devam edeceğiz”
Deniz Poyraz’ın annesi Fadime Poyraz ise, “Deniz ölmemiş içimizde yaşıyor. Bütün halk Deniz’in oldu. Onlar Deniz’i öldüreceğiz dedi lakin Deniz ölmedi aktı her yere. Denizler hiçbir vakit ölmez. Her vakit güçlü olacağız, çabamıza devam edeceğiz” dedi.