Olay, geçtiğimiz 19 Haziran’da Çumra İlçesinde yaşandı. Teze nazaran, Merve Küçüktekin’in meskenine gelen yaklaşık 1,5 yıl evvel ayrıldığı nişanlısı Sözleşmeli Er?Sabit Türk, kendini misyonlu üzere tanıtıp su tesisatına bakacağını söyleyerek kapıyı açtırdı. Türk, elinde bulunan pet şişe içerisindeki yanıcı kimyasal maddeyi Küçüktekin’in yüzüne fırlattı. Yüzünde ve bedenindeki yanıklarla ağır biçimde yaralanan Küçüktekin, Konya Kent Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Olay sonrası kaçan Sabit Türk, Ilgın ilçesinde polis grupları tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Türk, emniyetteki süreçlerinin akabinde çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
‘SU ŞİŞESİNDE SARI BİR SIVI VARDI’
Ayrıldığı mühlet boyunca neredeyse her gün tehditler aldığını söyleyen Merve Küçüktekin, şunları söyledi:
“2 yıldır tanıyordum ve 3 aylık nişanlılık sürecimiz oldu. Ayrıldıktan sonra tekrar barışmak istedi ancak kabul etmedim. Daima barışmadığım için tehdit ediyordu. Olaydan 3-4 gün öncesine kadar ‘hayatını karartacağım’ diyerek tehdit ediyordu. Dehşetten karakola giderek 90 günlük uzaklaştırma kararı aldım. Kontratlı er olduğu için Pençe- Kilit operasyonu için Irak’ta olduğunu duydum. Pazar günü işten çıkıp meskene geldim. Ortadan yarım saat geçtikten sonra ısrarla kapı çaldı. ‘Kim o’ diye seslendim. Ses vermeyince tekrar bağırdım. ‘Su saatine bakacağız abla’ dedi. Evvel su saatini açıp sonra da kapıyı açtım. Elinde su şişesi içerisinde bulunan sarı bir sıvı vardı. Onu hızıma hakikat fırlattı. Ondan sonrasını da hatırlamıyorum” dedi.
‘PSİKOLOJİK ŞİDDET UYGULAMIŞ’
Merve Küçüktekin’in avukatı Aycan Ceylan ise bayan hakları ismine çalışan platformlardan dayanak beklediklerini belirterek, “Saldırgan Sabit Türk’ün müvekkil Merve Küçüktekin’e yönelik hareketleri neredeyse sistematik bir formda ayrıldıklarından beri sürmekteydi. Kendisi hakkında daha öncesinde tehdit ve şantaj içerikli hareketlerinden kaynaklı şikayetimiz ve uzaklaştırma kararımız bulunmaktaydı. Hatta Konya 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ceza davası açılmış ancak saldırganın ceza alması sonucunda müvekkilim kendisine daha fazla ziyan vereceğinden çekinmiş ve kaygısından şikayetten vazgeçmişti. Lakin takibi şikayete bağlı olmayan şantaj suçlaması kamu davası olarak devam etmiş, yargılama sonucunda saldırgan 10 ay mahpus ve 80 TL isimli para cezası ile cezalandırılmış olup mahkemece kararın açıklanması geri bırakılmıştı. Müvekkilin önemli derecede çekinmesi sebebi ile Sabit Türk’ün her tehdidinden sonra uzaklaştırma kararı aldırmamıza karşın görüldüğü üzere pek yararı olmadı. Sabit Türk, müvekkile bilekleri kesilmiş fotoğraflar atarak şantaj yaparak adeta ruhsal şiddet uygulamış, devamla ‘ben hayatımdan vazgeçtim seni de bitireceğim’ gibisi telaffuzlarda bulunarak müvekkilimi tehdit etti” dedi.
‘EN AĞIR CEZAYI ALMASI İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ’
Hem insan hakları hem de bayan hakları ihlali kelam konusu olduğu için yasal sürecin sıkı bir halde takipçisi olacağını belirten Ceylan, “Saldırganın en ağır cezayı alması için hem müvekkil ismine hem de bu vakte kadar şiddete uğramış, öldürülmüş ve hatta şu anda dehşet içerisinde susmak zorunda bırakılan tüm bayanlar ismine elimizden geleni yapacağız. Bu süreçte tüm hukukçulardan, insan hakları ve bayan hakları ismine çalışan tüm platformlardan dayanaklarını esirgememelerini temenni ederiz.”