İstanbul’da peyzaj teknikeri olarak çalışan Yunus Emre Topal (30) ile öğretmen olarak vazife yapan eşi Ebru Topal (2), kentin geriliminden bunalarak tarımla ilgilenmeye karar verdi.
3 yıl evvel Zonguldak’ın Devrek ilçesine bağlı Eveyikli köyüne yerleşen çift, burada deden kalma atıl araziyi tarıma elverişli hale getirerek, tıbbi aromatik bitkiler ortasında yer alan ve ‘süper meyve’ olarak da bilinen aronya yetiştirmek için kolları sıvadı.
İlk vakitlerde etraflarından olumsuz yansılarla müsabakalarına karşın kararlarından vazgeçmeyen çift, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın fide dayanağıyla aronya yetiştirmeye başladı.
Kısa vakitte elde ettikleri eserlerle çevrelerindekilerin takdirini toplayan çift, tıpkı vakitte marmelatı ve meyve suyu yapılan, tatlı çeşitlerinde de kullanılan meyvenin satışını yaparak ülkenin dört bir yanına gönderiyor.
“TARIMDA YENİLİKÇİ OLMAK GEREKİYOR”
Yunus Emre Topal, bu işe başlama kararını 2018’de verdiklerini, bir yıl sonra da süreci hızlandırdıklarını söyledi.
Zonguldak’a giderek dededen kalma atıl araziyi kullandıklarını anlatan Topal, “Arazi berbat durumdaydı. Yıllardır ekilmiyordu. 45 yıldır sürülmeyen, ekilmeyen, biçilmeyen yerleri temizleyip tarıma kazandırdık. 2019 yılında birinci fidanlarımızı diktik. Bir yıl sonra diktiğimiz eserlerden mahsul aldık. Bu bizi daha çok heyecanlandırdı. Şu an için 25 dekar alanda üretim yapıyoruz” diye konuştu.
Topal, en büyük destekçisinin eşi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Büyük kentte yaşıyorduk fakat son devirde artan trafik, gerilim, iş sorunları nedeniyle memlekete dönüp katma bedelli eserler yapıp iktisada bir yararımız olsun istedik. Böylelikle üretime başlama kararı aldık. Katma bedeli yüksek eserler yapmak gerekiyor. Tarımda yenilikçi olmak gerekiyor. Bunu yaparak bu başarıyı elde ettiğimizi düşünüyoruz. Vilayet ve ilçe müdürlüklerimizin bunlarla ilgili dayanakları mevcut. Bu kanallar vasıtasıyla da bir taraf çizip bu manada tarıma istikamet verebilirler.”
“GÖNDERMEDİĞİMİZ VİLAYET KALMADI”
Geçen yıl çok talep aldıklarını aktaran Topal, “Aslında bizim için hoş oldu lakin eserimiz yetmedi. Bu yıl 1,5 ton civarında pazarlamamız oldu. Hakkari’den Tekirdağ’a eser gönderdik. Antalya’ya, İzmir’e, Sivas’a, Konya’ya, Karadeniz’in neredeyse göndermediğimiz hiçbir ili kalmadı. Önümüzdeki dönemlerde bununla alakalı tesisleşme yolunda da çalışmalarımız mevcut. İnşallah bölgemiz ve yöremiz açısından çok daha hoş olacak. Bizim buna inancımız tam” sözlerini kullandı. (AA)