Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye’ye diz çöktürmeye çalışanlara ‘hodri meydan’ dediklerini kaydederek, “Büyük zaferin 100’üncü yılında bu türlü güçlü bir Türkiye varken şu anda bölgede ve Mavi Vatan’da türlü aymazlıklarla kaçak dövüşenler birebir yüreği gösterebilir mi? Yunan’ın dün olduğu üzere bugün de yüreği yetmez! Türkiye’nin demokrasisine, istikrarına, bölgesel çıkarlarına göz dikenler bunun dönüp kendilerine vereceği zararın farkında mı?” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Büyük Taarruzun 100. Yılı kutlamaları çerçevesinde Afyonkarahisar’a geldi. Birinci olarak taarruzun son planlarının yapıldığı Atatürk Evi’ni ziyaret eden Oktay, akabinde çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu kümeyle birlikte meşaleler eşliğinde kutlamanın yapılacağı Şuhut Kent Stadı’na geçti. Burada gerçekleştirilen merasimde konuşan Oktay, Anadolu’nun bağrına saplanmak istenen hançeri söküp atan kentin Afyonkarahisar olduğunu söyledi. Oktay, “Coğrafyamız Birinci Dünya Savaşı’nda büyük acılar yaşamış lakin milletimiz, kendi geleceğini tayin etmeyi başarmıştır. O şiddetli günlerde milletin önünde iki seçenek vardı; ya zillete teslim olunacak ya da yıkılan yakılan bir ülke, yılmaz evlatlarının azmiyle tekrar ayağa kalkacak ve küllerinden doğacaktı. İşgallere karşı başlatılan Kuvay-ı Ulusala hareketi; dünyanın şaşkınlıkla, düşmanlarımızın öfkeyle, dostlarımızın ise ümitle takip ettiği destansı bir çaba ortaya koymuştur. Soğuk Afyon gecesinin sessizliğini Mustafa Kemal Atatürk’ün kendinden ve ordusundan emin sesi bozdu” dedi.
“Birliğimizden ve beraberliğimizden aldığımız güçle yıkıp geçtik”
20 yıldır kalkınma yolunda gizli-açık pürüzleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, ulusal çabadaki o ruhla aşıldığını kaydeden Oktay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sınırlarımızı kuşatmak için kurdukları senaryoları, milletimize biçmeye çalıştıkları kefeni, Büyük Taarruz’daki kararlılıkla parçaladık. Karşılaştığımız ikili standartları, hak bilmez hukuk tanımazlıkları ve kaç yaptırım tehdidini; birliğimizden ve beraberliğimizden aldığımız güçle yıkıp geçtik. 15 Temmuz’da maskeleri düşen hainleri birebir cüretle geri püskürttük. Maruz kaldığımız atak ve badireler çaba azmimizi milletçe daha da perçinledi. Üstesinden geldiğimiz her bir mahzur, kendimize duyduğumuz itimadı daha da güçlendirdi. Allah’ın yardımı ve milletimizin dayanağıyla aştığımız doruklar, geleceğimize daha inançla bakmamızı sağladı. Bugün dünden çok daha gür bir sedayla, Türkiye’ye diz çöktürmeye çalışanlara; ‘hodri meydan’ diyoruz.”
“Yarın nereyi hedeflediğimizi pek güzel biliyoruz”
Konuşmasından Yunanistan’a da net bir ileti veren Oktay, “Büyük zaferin 100’üncü yılında bu türlü güçlü bir Türkiye varken şu anda bölgede ve Mavi Vatan’da türlü aymazlıklarla kaçak dövüşenler birebir hamaseti gösterebilir mi? Yunan’ın dün olduğu üzere bugün de yüreği yetmez! Türkiye’nin demokrasisine, istikrarına, bölgesel çıkarlarına göz dikenler bunun dönüp kendilerine vereceği zararın farkında mı? İçerdeki ve dışardaki bedhahları istiklal çabasında olduğu üzere tekrar denizlere dökeriz! Medeniyet derinliğine sahip olmayanların hafızaları hudutlu olabilir. Lakin biz binlerce yıllık devlet geleneğimizde dün nerede olduğumuzu, bugün nerede durduğumuzu, yarın nereyi hedeflediğimizi pek âlâ biliyoruz. Her karışı şehit kanlarıyla yoğrulmuş bu vatanda ödediğimiz bedelleri de unutmuş değiliz” dedi.
“Arkamızda 85 milyon vatandaşımızın gücü”
Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Ankara’da İstiklal Harbi’ni yürütürken manda peşinde koşanları da unutmadıklarını ve bugün de kimin neye güvenirse güvensin kazananın tekrar Türk milleti olacağını söyleyen Oktay, “Ordularımız düşmana karşı cephede çaba verirken artta yağmacılık peşinde koşanları tarih kara sayfalarına yazmıştır. Nihayetinde ne mandacılar ne yağmacılar kazanabilmiş, kazanan milletimizin istiklal gayreti olmuştur. Bugün de kim nerede saf tutarsa tutsun, kime neye güvenirse güvensin kazanan milletimiz olacaktır, milletimizle birlikte bu çabayı yürütenler olacaktır. Bugün de inandığımız yolda her türlü bedeli ödemeye kararlıyız ve asla gayretten kaçmayız. İstiklalimiz ve istikbalimiz için önümüze çıkan bentleri, 100 yıl evvel burada nasılsa, kükremiş bir sel üzere çiğneyip geçmekten geri durmayız. Ardımızda 85 milyon vatandaşımızın gücü, 100 milyonlarca kardeşimizin duası, binlerce yılık bir tarihi geçmiş var.
“Türkiye’nin arabası TOGG için gün sayan bir ülke”
Konuşmasından daha sonra yerli ve ulusal sanayi alanında yaşanan gelişmelere değinen Oktay, kelamlarını şöyle sonlandırdı:
“Garbın afakını çelik zırhlı duvarlar dahi sarsa bugün hem iman dolu göğsümüz hem de yerli ulusal teknolojilerle donattığımız bağımsız üretim kabiliyetimiz var. MİLGEM gemilerimiz ve denizaltılarımızdan İHA, SİHA ve insansız kara araçlarına; havada karada denizde, ulusal güvenliğini ulusal teçhizatıyla sağlayabilen bir Türkiye var bugün. Kendi uydusunu üretme kapasitesine sahip, Türkiye’nin arabası TOGG’ için gün sayan, ihracatta rekorlara tarımda yüksek rekolteye koşan bir Türkiye’den kelam ediyoruz”
Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı ile protokol üyelerinin de katıldığı merasim İzmir Devlet Tiyatrosu Sanatkarlarının sunduğu şovun akabinde sona erdi.