Cumartesi Anneleri, Kurban Bayramı vesilesiyle Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakmak için Beyoğlu’nda buluştu. Ellerinde karanfillerle meydana yanlışsız yürüyen kayıp yakınları, polis bariyerleriyle kapatılan alanın önüne geldi. Kayıp yakınları, meydana bırakmak istedikleri karanfilleri polis bariyerlerinin üzerinden atmak zorunda kaldı.
Karanfillerin bırakılacağı sırada, 21 Kasım 1980 tarihinde İstanbul Saraçhane’de gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren şöyle konuştu:
“Biz, sevdiklerimizi gözaltında kaybettik. 699 hafta burada oturduk, özel günlerde onları andık. Hasebiyle Galatasaray Meydanı, bizim sevdiklerimizle buluşma yerimiz, hafıza yerimiz. Onların bir mezarları olmadığı için özel günlerde, bayramlarda karanfil götüreceğimiz bir yerimiz yok, bir mezarımız yok. Abimin bir mezarı yok. Vefat yıldönümünde gidebileceğim, bayramlarda gidebileceğim bir mezarı yok. Galatasaray Meydanı sevdiklerimizle buluşma yerimiz. O nedenle Galatasaray Meydanı’na karanfillerimizi bıraktık”
‘Bu alan bizim hafıza mekânımız’
Bu esnada polis memurları, kayıp yakınlarını polis bariyerlerinin önünden uzaklaştırmaya çalıştı. Bunun üzerine kayıp yakınları polislere, “Basın açıklaması yapmadık. Karanfil bırakıyoruz” dedi.
Cumartesi Anneleri, “Bu alan bizim. Tekrar döneceğiz buraya. Asla vazgeçmeyeceğiz. Galatasaray Lisesi’nin önündeki alan bizim alanımız, bizim hafıza yerimiz, sevdiklerimizle buluşma mekânımız” diyerek kendilerini alandan uzaklaştırmak isteyen polislere reaksiyon gösterdi.