Şi, Pekin’in Küba Devlet Lideri Miguel Diaz-Canel ile görüşmesinde, iki ülke ortasında özel dostluk bağını vurguladı.
Küba’nın Batı Yarımküre’de Çin Halk Cumhuriyeti ile diplomatik bağ kuran birinci ülke olduğunu, yıllar içinde iki sosyalist ülke ortasındaki dayanışma ve işbirliğinin gelişmekte olan ülkelerin karşılıklı yardımlaşmasına örnek teşkil ettiğini vurgulayan Şi, “Uluslararası durum nasıl değişirse değişsin, Çin’in Küba ile uzun periyotlu dostluğu değişmeyecek. Çin’in Küba’yı sosyalizm yolunda destekleme kararlılığı değişmeyecek.” tabirlerini kullandı.
Şi, Çin’in memleketler arası eşitliği ve adaleti korumak, hegemonya ve güç siyasetine karşı çıkmak için Küba ile çalışacağının altını çizdi.
‘ÇİN’İ ZİYARET EDEN BİRİNCİ LATİN AMERİKALI LİDER’
Diaz-Canel, Çin Komünist Partisinin (ÇKP) geçen ay düzenlediği 20. Ulusal Kongresi’nin akabinde “ülkeyi ziyaret eden birinci Latin Amerika ülkesi lideri” oldu.
Beş yılda bir yapılan ÇKP Kongresi’nde Şi, üçüncü sefer genel sekreterliğe seçilerek Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurucusu “Mao Zıdong’dan bu yana parti liderliğini iki periyottan fazla sürdüren birinci lider” olmuştu.
Çin üzere tek parti iktidarının olduğu komünist rejimle yönetilen Küba’da ülkenin kurucularından Fidel Castro’nun kardeşi Raul Castro, 2018’de Devlet Başkanlığını, 2021’de Komünist Parti Birinci Sekreterliğini Diaz-Canel’e devretmişti.
Küba, son yıllarda Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki insan hakları ihlallerini kınayan karar tasarılarına reaksiyon niteliğinde karar tasarıları öneren ülkelere öncülük ediyor. (AA)