AKP Sözcüsü Ömer Çelik, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in kelamlarına reaksiyon göstererek, “Güzel İzmir’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde, ülkemize yapılmış düşmanlıklara karşı konuşması gerekenlerin Osmanlı Devleti’ni amaç alması şuursuzluktur. Bütün siyasi misyonu Cumhuriyet’imiz ile Osmanlı Devleti’mizi hengame ettirme üzerine kurulmuş olanlar var. Cumhuriyet’imize sahip çıkmak için tarihimizin büyük köklerinden Osmanlı Devleti ile hengame etmek milletimizin kimliğine akındır. Cumhuriyet de bizim, Osmanlı Devleti de” dedi.
‘Hazımsızlıkta birbiriyle yarışıyorlar’
CHP Genel Lider Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun, Ömer Çelik’in tabirlerine toplumsal medyadan reaksiyon gösterdi. “İzmir’in kurtuluş coşkusuna ortak olamayanlar, hazımsızlıkta birbiriyle yarışıyor” diyen Torun, şu sözleri kullandı: “Şunu unutma Ömer Çelik: Tarihi, ‘Keşke Yunan kazansaydı’ diyenlerden öğrenenlerden alacak dersimiz yoktur! Bizim yerimiz ulusal uğraş safları, yurdumuz Atatürk Cumhuriyeti’dir.”
Ne olmuştu?
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, İzmir’in kurtuluşunun 100. Yıldönümü münasebetiyle düzenledikleri merasimde dün “Yüz yıl önceydi, bu toprakları yönetenler gaflet, delalet ve hatta hıyanet içindeydi. Gençleri bayanları çocukları geleceği hiç düşünmediler. Yalnızca ve yalnızca saraylarındaki saltanatı korumak için bütün milleti ateşe attılar” demişti. Soyer’in bu kelamları, Ulusal Uğraş sırasında İstanbul’u terk eden Padişah Vahdettin için kullandığı yorumu yapılmıştı. Padişah Vahdettin, 9 yaşındaki şehzade Ertuğrul Efendi ve 10 kişilik kafileyle birlikte 17 Kasım 1922 tarihinde Dolmabahçe Saat Kulesi önündeki rıhtıma ve oradan da İstanbul İşgal Kuvvetleri Kumandanı General Harington’la birlikte rıhtımdaki bir istimbotla açıkta bekleyen İngiliz Malaya zırhlısına çıktı. İngiliz Amiral Sir De Brock tarafından karşılanan Vahdettin İstanbul’dan ayrıldı.