CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “3600 ek göstergenin esaslarını açıklayacaklarmış. Esası falan bıraksınlar, bunun sözünü 4 yıl önce seçim meydanlarında verdiler. Artık 3600’ün aslını bir an önce memurlarımıza verin.” dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.
Toplantıya ilişkin açıklamada bulunan Parti Sözcüsü Öztrak, bu haftanın Çevre Haftası olduğunu, sağlıklı bir ekosistemin henüz doğmamış olan nesillerin hakkı olduğunu, “sürdürülebilir yaşam” anlayışı ışığında bu hakkı anayasal güvence altına alacaklarını belirtti.
Hükümetin ekonomi politikasını eleştiren Öztrak, “Enflasyonla sürdürülebilir büyüme olmaz. Bu her zaman istikrarsızlıkla sonuçlanır. Bunu ülkemiz defalarca tecrübe etmiştir, sonu da hep hüsran olmuştur.” diye konuştu.
Türkiye‘nin sadece hayat pahalılığını değil, artık açlığı ve yokluğu konuştuğunu öne süren Öztrak, dünyada gıda enflasyonunun Ukrayna-Rusya Savaşı’nın ardından martta yüzde 34’e çıktığını, takip eden iki ayda 10 puan gerilediğini kaydetti.
Öztrak, “Bizde ise aynı dönemde gıda fiyatları roket hızıyla yukarı gitmeye devam etti. Nisan ayında tek bir ayda 20 puan artışla yüzde 90’a fırladı. Mayıs ayında da yüzde 93’ü aştı.” dedi.
Öztrak, mayıs ayı itibarıyla dünyada gıda enflasyonunun yüzde 23, Türkiye‘de yüzde 93 olduğunu ve zamların milleti perişan ettiğini savundu.
Milletin, arabanın kontağını çeviremediğini, son bir ayda benzin fiyatının yüzde 18, mazot fiyatının yüzde 29 arttığını belirten Öztrak, artık arabasının deposunu tamamen dolduranın kalmadığını söyledi.
Son bir yılda Türkiye‘deki akaryakıt fiyatlarındaki artışın, ABD’dekinin 5 katı olduğunu kaydeden Öztrak, akaryakıt fiyatlarındaki artışın sebebinin hükümetin “yanlış” politikaları olduğunu iddia etti.
“Memura, emekliye verilen zam ocak ayında eridi”
Bu yılın ilk yarısı için memura, emekliye verilen zammın ocak ayında eriyip gittiğini, 5 ay boyunca memurun da emeklinin de enflasyona ezdirildiğini ileri süren Öztrak, enflasyonun altında sadece memur ve emeklinin değil, asgari ücretle maaş alanlar başta olmak üzere tüm çalışanların ezildiğini savundu.
Asgari ücretin ocaktan sonra açlık sınırının altına indiğini ifade eden Öztrak, bunların hepsinin telafi edilmesi gerektiğini belirtti.
Öztrak, “Bir de 3600 ek göstergenin esaslarını açıklayacaklarmış. Esası falan bıraksınlar, bunun sözünü 4 yıl önce seçim meydanlarında verdiler. Artık 3600’ün aslını bir an önce memurlarımıza verin.” şeklinde konuştu.
TÜİK’in rakamlarının vatandaşların yaşadığı hayat pahalılığının yarısını bile göstermediğini öne süren Öztrak, hükümetin enflasyonu milletten gizlemek için türlü oyunlara başvurduğunu iddia etti.
Hükümetin, “TÜİK ne derse onu kabul edeceksiniz” dediğini savunan Öztrak, TÜİK tarafından piyasa beklentilerinin yarısı kadar aylık enflasyon, bağımsız araştırmacıların bulduğunun yarısından bile az yıllık enflasyon açıkladığını öne sürdü.
Öztrak, şunları kaydetti:
“Buradan söylüyoruz, mart ayından itibaren bu istatistiklere imza atan TÜİK yöneticileri hazır olsun. Emeklinin, dulun, yetimin, memurların, işçilerin maaş ve ücretlerini yalanla talan etmekten yasalar önünde hesap verecekler. Hortlattığı enflasyonla milletin sırtına çullanan saray da memurları verilerle alenen ve pervasızca oynamaya zorlayarak insanların maaşlarını, aylıklarını, ücretlerini talan etmenin, kul hakkı yemenin hesabını önce sandıkta verecek. Bu rezalet kesinlikle kabul edilemez.”
“Kademeli prim sistemine derhal geçilmeli”
Esnafın salgın döneminde aldığı borcu ve elektrik, su, gaz faturalarını ödeyemediğini dile getiren Öztrak, icra dairelerindeki dosya sayısının son bir yılda 1 milyon 468 bin artışla 23 milyon 558 bine çıktığını kaydetti.
Öztrak, çiftçilerin bankalarda takibe düşen kredilerinin 4 milyar lirayı bulduğunu söyledi.
Hükümetin emekliyi, emekçiyi, esnafı, çiftçiyi görmediğini savunan Öztrak, şöyle konuştu:
“Bu kürsüden üç hafta önce ‘Buğdayda hasat başladı. Taban fiyatı açıklayın. 7,5 liranın altındaki fiyat çiftçiyi kurtarmaz’ diye çağrıda bulunduk. Dün çıktılar buğday için 6 lira fiyat açıkladılar. Geçen yıl açıklanan buğday alım fiyatıyla çiftçimiz 1 ton buğday satıyorlardı, 367 litre mazot alıyorlardı. Bu yıl açıklanan fiyatla ancak 252 litre mazot alabiliyor. Kayıp, 115 litre. Uluslararası piyasada buğdayın tonu 390 dolar ile 440 dolar arasında.
Çiftçinin önümüzdeki sene de tarlasını ekebilmesi için buğdayda prim 1000 liradan en az 2 bin liraya çıkarılmalı ve bu primler hemen ödenmeli. Prim sadece TMO’ya satanlara değil, tüm üreticilere ödenmelidir. Kuru tarım yapılan ve verimin düşük olduğu yerler dikkate alınarak kademeli prim sistemine derhal geçilmeli. Çiftçilerin Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının geri ödenmesine eylülde değil, kasım ayında başlanmalıdır.”
Gezi Parkı eylemcilerine olmadık iftiralar atıldığını savunan Öztrak, “Gezi eylemleri değil ama sizin kibriniz olmasa bu ülkenin milli geliri 2023’te en az 2 trilyon dolar olurdu ama şimdi yarısının bile altında. Türkiye‘nin doğru bir yönetimle, rahat rahat yakalayacağı ilk 10 ekonomi arasına girme hedefi, tek kişilik rejim sayesinde hayal oldu. Bırakın ilk 10 ekonomi arasına girmeyi, 4 yılda Türkiye ilk 20 ekonomi liginden düştü.” diye konuştu.
“Erdoğan’ın, bizim burada tekrarından hicap duyacağımız sözleri, bu milletin, bu toprakların sözleri değildir.” ifadesini kullanan Öztrak, “Milletimiz kendini bölen, kendine küfür eden, partizan bir Cumhurbaşkanı değil, tarafsız, milletini kucaklayan bir Cumhurbaşkanı istemekte, bunu özlemektedir. İlk seçimde bu özlem bitecektir.” dedi.
“Askerimizin ayağına taş değsin istemeyiz”
CHP Sözcüsü Öztrak, dış politikada yaşanan bazı gelişmeler hakkında Merkez Yönetim Kurulunun değerlendirmelerini de paylaştı.
Suriye’ye sınır ötesi operasyon yapılacağının açıklandığını dile getiren Öztrak, Türkiye’nin güvenliği için doğru şekilde atılacak her adımın yanında olacaklarını söyledi.
Öztrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak Türkiye sınır ötesi operasyonları ilk defa yapmıyor. Sınır ötesi operasyon böyle randevu vererek, yer göstererek, davul zurnayla duyurularak yapılmaz. Kıbrıs’ta olduğu gibi ‘bir gece ansızın’ gelinir. Yapılacak bir operasyon haftalar öncesinden ilan ediliyorsa karşındaki tankını, topunu sınırına yığar, teröristler tertibatını alır. Zaten bölgeden gelen haberler işlerin böyle olduğunu söylüyor. 3-5 oy devşirmek için yapılan bu fırsatçılık, askerimizin hayatını tehlikeye atıyor. Biz askerimizin ayağına taş değsin istemeyiz.”
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyeliğine ilişkin de Öztrak, “İttifakın güçlenmesi hepimizin yararınadır. Savunmamızı kolaylaştırır ancak Türkiye, müttefikimiz olacak İsveç ve Finlandiya’dan terörle mücadele konusundaki taleplerinde de haklıdır. Ülkemiz bu süreçten, diplomasiyi etkin şekilde kullanarak, terörü kalıcı ve kesin bir biçimde bitirecek bir çözümle çıkmasını bilmelidir.” şeklinde konuştu.
Bunun Dışişleri Bakanlığının tecrübeli diplomatlarını dışlayarak, buradan iç politikaya oy devşirmeye kalkışarak olamayacağını dile getiren Öztrak, bu şekilde sonuç alınamayacağını söyledi.
Öztrak, “Bir güvenlik örgütü olan NATO’ya İsveç ve Finlandiya’nın üyeliği müzakere edilirken, bu konunun Türkiye’nin AB üyeliğiyle çerçevesinde ele alınması, özellikle Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin savunma ve güvenlik yapılanmalarındaki yeri mutlaka masada olmalıdır. Bu, dış güvenlik endişelerinin kalıcı bir biçimde giderilmesine katkıda bulunacaktır.” diye konuştu.
“Altılı masanın kimlerden oluştuğu bellidir”
Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“Dün yaptığınız açıklamada ‘HDP isterse kritik bakanlıklar verecek misiniz?’ sorusuna net bir yanıt vermediğiniz yönünde eleştiriler var. HDP’nin bu tarz taleplerine ne yanıt vereceksiniz?” sorusuna Öztrak, “Altılı masanın kimlerden oluştuğu bellidir. Bu soruyu sorduranların çabaları da beyhudedir.” yanıtını verdi.
“Mehmet Sevigen’in MİT tırları dosyası ile ilgili açıklamaları nedeniyle Kılıçdaroğlu aleyhine soruşturma süreciyle fezleke oluşturulacağı, bunun seçim öncesine yönelik bir hamle olduğu iddiasını siz nasıl yorumlarsınız?” sorusu üzerine Öztrak, “Bu açıklamayı da yapanı da aslında ciddiye almıyoruz ama bu iddialar daha önce de dillendirilmişti. Genel Başkanımız bu iddiaları dile getiren gazeteye 1 liralık tazminat davası açtı. Şimdi bu davadan kazandığı 1 lira da Genel Başkanımızın Genel Merkezimizdeki odasında bir plaket içinde duvarda durmaktadır.” diye konuştu.
“CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Terörle Mücadele Yasası’nda değişiklik önerisi ile yumuşama mesajı verdiği söyleniyor. Bu yumuşamanın amaç ve kapsamı ne olacak?” sorusuna Öztrak, “Genel Başkanımız bu konuda en başından beri nerede duruyorsa şimdi de orada duruyor. Biz teröre sonuna kadar karşıyız ama kimsenin düşüncesini ifade ettiği için terörist olmakla suçlanmasını da kabul etmiyoruz?” cevabını verdi.