Özel Dal Öğretmenleri Sendikası, dün Ankara’da düzenlediği toplantının akabinde Ulusal Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapmak istemiş, polis açıklamaya müsaade vermemişti. Polis, basın açıklamasını Olgunlar Sokak’taki Madenci Anıtı önünde yapma kararı alan özel kesim öğretmenlerine biber gazıyla müdahale etmiş, çok sayıda öğretmen gözaltına alınmıştı. Ankara Vilayet Emniyet Müdür Yardımcısı Mukadder Kardiyen’in dünkü olaylar sırasında öğretmenlere yönelik halleri, kamuoyunun ve muhalefet partilerinin yansısını çekmişti.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, toplumsal medya hesabında yaptığı paylaşımda, “Öğretmenlere gaz mı sıktınız, o denli mi? Öğretmenlere şiddet uyguladınız, o denli mi? Öğretmenlere… ‘Al bunu diyen’ o kişi beni beklesin. Öğretmene yapılan bu efeliği affetmeyeceğiz” demişti.
CHP, Ankara Vilayet Emniyet Müdür Yardımcısı Mukadder Kardiyen hakkında bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na hata duyurusunda bulundu. CHP’nin kabahat duyurusunda şunlar kaydedildi:
“Şüpheli Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde kolluk görevlisidir. Kuşkulu, toplumsal olaylarda misyonlu kolluğun amiri olarak misyon yapmaktadır. Kuşkulu, bu misyonu sırasında defaten ‘görevi berbata kullanma’ ve ‘işkence’ kabahatlerini işlemiştir. Anayasal bir hak çerçevesinde barışçıl olarak yürütülen toplantı ve şov yürüyüşlerinde provokatif halleriyle ve vazife hudutlarını aşan müdahaleleriyle tekraren demokratik bir hakkın kullanımını şuurlu olarak engellemiştir.
“HUKUKİ OLMAYAN GÖZALTI BUYRUKLARI VERMİŞTİR”
Şüpheli, daha evvel de hiçbir taşkınlığın bulunmadığı barışçıl birçok gösteriyi engellemiş, türel olmayan gözaltı buyrukları vermiştir. Bu buyrukları verirken de yurttaşlar üzerinde orantısız güç uygulamaktan çekinmemiştir. Ankara vilayetinde yapılan demokratik protestolarda, anayasal hakkını kullanan eylemcilere ya aşağılayıcı sözlerde bulunmuş ya hakaret etmiş ya da gerekmediği halde fiziken güç kullanmıştır.
“DEMOKRATİK HAKKINI KULLANMAK İSTEYEN ÖĞRETMENLERE KARŞI…”
Kolluk vazifelisi olmanın sorumluluğunu ve rütbesinin yükünü taşıyamayan kuşkulu, 30 Ağustos 2022 tarihinde de üstte yazılı hataları işlemiştir. Bu tarihte, Özel Kesim Öğretmenleri Sendikası’nın düzenlediği konferans sonrası öğretmenler tarafından bir basın açıklaması yapılmak istenmiştir. Basın açıklaması yapılması için evvelden rastgele bir müsaade alınması gerekmemektedir. Demokratik hakkın kullanımı sırasında kuşkulu, daha evvelki aksiyonlarda de gösterdiği provokatif halini yinelemiş ve demokratik hakkını kullanmak isteyen öğretmenlere karşı cürüm içeren davranış ve aksiyonlarda bulunmuştur.
Somut olayda bir öğretmenin yanına giden kuşkulu, kolluğa verilen davranış biçimi eğitimlerinin tamamını yok sayarak, karşısındakini aşağılar bir üslupla anayasal hakkın kullanımını engelleyeceğini açıkça tabir etmiştir. Akabinde öğretmenin kendisine bağırdığı teziyle (olaya ait imajlarda bağırmadığı görülmektedir) onu kolundan tutup savurarak gözaltına alınması talimatını vermiştir. Bu esnada da ‘Al bunu, Al bunu’ diye bağırarak insan onurunu zedelemiş, açıkça misyonunu berbata kullanmıştır. Akabinde da öbür öğretmenlerin hukuka karşıt biçimde gözaltına alınması için talimatlar vermiştir. Sırf basın açıklaması yapmak ve makus koşullarda çalıştığını anlatmak isteyen öğretmenlere orantısız müdahalede bulunulmuş ve 10’dan fazla öğretmen haksız yere gözaltına alınmıştır. Şüphelinin somut olayda işlediği cürümler, medyada ağır bir biçimde yer bulmuş, toplumda büyük bir infial ve hüzünle karşılanmıştır.
“BU KUTSAL MESLEĞİ İCRA EDENLERE KARŞI İŞLEDİĞİ HATALAR GÖZ GERİSİ EDİLEMEZ”
Şüphelinin orantısız ve azap içerikli müdahalede bulunduğu, barışçıl toplantıyı gerçekleştirenler öğretmenlerdir. Öğretmenleri kamuda misyon yapan-özel kesimde misyon yapan diyerek ayırmak da gerçek değildir. Kuşkulu, kendisini yetiştirenlerin de öğretmenler olduğunu unutmuş olacak ki bir öğretmeni itip kakarak orantısız güçle gözaltına aldırabilmektedir. Şüphelinin bu kutsal mesleği icra edenlere karşı işlediği kabahatler göz arkası edilemez. Kaldı ki öğretmen olsun olmasın demokratik hakkını kullanan hiç kimseye berbat muamele yapılamaz. Kolluğun gözaltı yapabileceği hallerde dahi vazifesini berbata kullanma, müessir fiilde bulunma, hakaret etme, berbat muamelede bulunma ve azap yapma hakkı bulunmamaktadır.
Çok güç kaidelerde misyon yapan polisimiz içerisinde maalesef her meslek kümesinde olduğu üzere vazifesini berbata kullanan şahıslar bulunmaktadır ve bundan en çok emniyet teşkilatımız ziyan görmektedir. Şüphelinin işlediği hatanın bir mağduru da vazifesini hukuk içerisinde hakkıyla yapan kolluk görevlileridir.”