Call Tracking Yapan Markalar Reklam Bütçesini Doğru Kullanıyor ve Verimliliğini Arttırıyor


Markalar yıl içinde pazarlama için cirolarından önemli rakamları ayırırken, bunun satış, bilinirlik ve itibarlarına yansımasını istiyor. Gerçekte ise başarı ölçümlenebildiği kadar elde edilebiliyor. Call tracking yöntemiyle reklam harcamalarının, müşteri deneyiminin ve gelecek planlarının yüzde 96 kesinlikle ölçümlenebildiğini belirten Digital Exchange’in uzman ekibi “Şirketinin bugününü ve geleceğini düşünen yöneticiler gelen çağrıları analiz ederek en doğru yol haritasını belirliyor” ifadesini kullandı. Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk da “Call tracking ile rakipleri analiz eden markalar kendilerini geleceğe taşıyor” dedi.

 

Türkiye’de reklam harcamaları 2022 yılının ilk yarısında 17 milyar TL’ye ulaşırken, markalar ciro hedefleriyle doğru orantılı olarak önemli bütçeler ayırarak rakipleriyle pazarlama yarışını ara vermeksizin sürdürüyor.  Düşük bütçelerle de marketing yapmak ve başarılı olmak mümkün ama dijital, geleneksel ve billboard ile topyekûn bir marketingin en mütevazı maliyeti birkaç yüz bin dolardan başlıyor. Yıl sonunda ise yapılan reklam harcamaları ile ciro karşılaştırılarak yeni yılın marketing bütçesi oluşturulmaya çalışılıyor. Reklamın her zaman satış getirmediği markalara itibar ve bilinirlik de sağladığı düşünüldüğünde, pazarlama için harcanan bütçelerin daha verimli hale getirilmesi için doğru bir ölçümleme sistemi gerekiyor. Call tracking yani Çağrı İzleme yöntemi büyüklük fark etmeksizin tüm markaların uygulaması gereken pazarlama faaliyeti olarak ön plana çıkıyor. Ama call tracking’i de tek başına yapmak yeterli sonuçları sağlamıyor. 128 ülkede dijital marketing’ten pazar yeri yönetimine kadar birçok alanda faaliyet gösteren Digital Exchange’in uzman ekibi, markalara pazarlama sonuçlarının ölçümlenmesi ve iyileştirilmesi için doğru call tracking yöntemine ilişkin çeşitli önerilerde bulundu. 

Kampanyanın Gücünü Test Etmek İçin 

Günümüzde reklamların ağırlığının yüzde 50 oranla dijital mecraya kaydığını, aynı zamanda Google ve Yandex aramalarının da önemli bir pazarlama faaliyetine dönüştüğünü hatırlatan Digital Exchange’in marketing ekibi, “Her ne kadar Instagram, Twitter, Facebook, TikTok, YouTube’da Influencer, video marketing, nöropazarlama gibi daha pek çok reklam yöntemi giderek artan bütçelerle kendine yer buluyor olsa da, markaların bu maddi fedakarlığın karşılığını en iyi şekilde almasını sağlamak da bir zorunluluğa dönüşüyor” ifadelerini kullandı. Bu noktada müşterilerin katıldıkları reklam kampanyaları sonucunda marka ile olan iletişimlerini ölçmenin hem mevcut kampanyayı değerlendirmek hem de ileriye dönük doğru pazarlama yöntemlerini belirlemek için bir zorunluluk olduğunun altını çizen Digital Exchange ekibi, “Markaların zaman zaman call tracking’i kullanmaları, böylece çeşitli ölçümlemeler yaparak, harcadıkları büyük küçük bütçeleri en doğru şekilde kullanmaları gerekir” uyarısında bulundu. 

Numaraya Gelen Aramalar Kayıt Altında

Call tracking’in markanın ilan verdiği dijital ya da geleneksel medya gazete, TV, radyoda yönlendirme yaptığı telefon numarası üzerinden gerçekleşen bir veri toplama işlemi olduğunu belirten Digital Exchange ekibi, şu bilgileri paylaştı: “Call tracking markaların önemli bir bütçe ayırıp verdikleri çevrimiçi ve çevrimdışı reklamlara gelen çağrı trafiğini analiz etmeye yarayan bir yazılım sistemidir. Google, Yandex, Yahoo, Bing gibi arama motorları, Meta (FB-İG), Linkedin, TikTok, YouTube, VK, Twitter gibi sosyal medya hesapları, dijital ve geleneksel pazarlama yani ulusal ve lokal web siteleri ile gazeteler, TV’ler, billboardlarda yayınlanan reklamlara bir çağrı numarası atanır. Call tracking sistemi bu numaraya gelen çağrıları analiz etmenizi ve reklamlarınızı en verimli şekilde planlamanızı sağlar. Günün sonunda şirketinin bugününü ve geleceğini düşünen yöneticiler gelen çağrıları analiz ederek en doğru yol haritasını belirliyor”

Ölçümlenmeyen Başarıdan Söz Edilemez

Markaların hangi alana verdikleri reklam ile hedef kitleye tam olarak erişebildiklerini anlamaları için call tracking yönteminin en uygun model olduğunu ifade eden Digital Exchange ekibi “Reklamlar için harcanan bütçeler ister büyük ister küçük işletmeler için hayli önemlidir. En verimli şekilde kullanılması gerekir. Geri dönüşleri tespit edilmeyen yani ölçümlenemeyen bir marketing faaliyetinin başarılı olup olmadığından söz edilemez. Bu noktada da devreye call tracking yöntemi girer” ifadelerini kullandı. 

Birçok Avantajı Aynı Anda Getiriyor

Digital Exchange ekibi call tracking ile yönlendirilen numara üzerinden müşteriler şu faydaları sağlandığını sıraladı:

  • Çağrının hangi reklam kaynağından geldiği tespit edilir. Böylece o reklam kaynağına yatırım yapılır.
  • Çağrının hangi zamanda nereden geldiği anlaşılır. Buna göre lokal reklam kanalları daha verimli kullanılır. 
  • Müşterilerin görüşmeleri kaydedilir. İstekleri, talepleri, şikayetleri geri dönüşler için veri sağlar. 
  • Telefon numarasına ulaşamayan müşterinin numarası tespit edilerek, ona dönüş sağlanır. 
  • Gelen tüm çağrılar analiz edilerek hangi müşteriye hangi ürün ve hizmetin daha uygun olduğunun analizi yapılır ve gelecek kampanyalar için kullanılır. 
  • Tüm elde edilen veriler kolayca yöneticilere raporlanarak sunulur. 
  • Müşterilerin telefonlarını kaydederek, onlara daha sonra başka kampanyalar için ulaşılmasına olanak sağlanır.

 

Rakip Analizi İçin Önemli Veriler

Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, markaların en çok zaman, bütçe ve mesai ayırdıkları işlerin başında rakip analizi geldiğini ifade etti. “Rakip analizini yapmak için birçok farklı kanaldan takip ve izleme hizmeti satın alan markalar call tracking ile önemli veriler elde edebilirler” diyen Pamuk, şu ifadeleri kullandı: “Call tracking yapan şirketler, müşterilerin beğenilerini, ilgilerini, reklamı yapılan ürün ve hizmete ilişkin düşüncelerini alırlar. Bunu dile getiren müşterilere ‘rakip firmanın ürünü ve hizmeti’ sorulur. Bir çeşit anket yapılmış olur. En sağlıklı şekilde rakip analizi oluşturularak, ürünün ve hizmetin marketing faaliyetleri için saha araştırması ile yola çıkılmış olur. Call tracking ile rakipleri analiz eden markalar kendilerini geleceğe taşır.”

Yüzde 96 Kesinlik Oranı Sağlıyor

Call tracking’de yüzde 96 kesinlik ile verilerin oluşturulduğunu anlatan Emrah Pamuk, “Gelişen teknoloji sayesinde call tracking’in verileri yüzde 96 oranında kesinlik sağlıyor. Bu da çok önemli bir veri setini oluşturuyor. Bu yöntemle sadece müşteriler değil, potansiyel müşterilerle de iletişime geçerek onların da markayı, ürünü ve hizmeti tanıması sağlanıyor” ifadelerini kullandı. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir