Eskişehir Büyükşehir Belediye Lideri Yılmaz Büyükerşen, belediye meclis toplantısında toplu iş kontratı görüşmelerinin devam ettiğini fakat belediye personellerinin önerdikleri artırımı reddettiklerini söyledi.
AK Parti Küme Başkanvekili Murat Özcan toplantıda, “Bir öbür bahis da toplumda bir bilgi kirliliği oluştu, ne olduğunu da anlayamadık. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi de emekçilerine artırım yapacaktı, lakin kamuoyuna yansıyan bilgilere nazaran bu yüzde 50’nin üzerine çıkamadı. Bunu biraz da artırmayı düşünüyor musunuz? Personellerimizin ve çalışanın tamamına eşit oranda artırım yapıldı mı? Bir tarafta sayın Yılmaz Büyükerşen’i davul zurna ile karşılayan bir işçi gördük, başka tarafta ise protesto eden emekçiler ve işçi gördük. Bunun ayarı nasıl oldu? Artırım almayan çalışanlar ve işçi var mı belediyede?” diye sordu.
Büyükerşen, “İşçiler ortasında provokatörler var. Onlar için de gerekenler yapılacaktır. Kışkırtmalar falan filan benim altına imza atabileceğim bir şey değil. Buna da kimse tenezzül etmesin. Kamuoyu da görsün. 14 bin 395 lira en düşük taşeron emekçi maaşı isteyen sendikacıyı kamuoyu da görsün” tabirlerini kullandı.
Personel maaşları ile ilgili müzakerelerin sürdüğünü belirten Büyükerşen, şunları söyledi:
“Bu bahiste müzakereler hâlâ devam ediyor. Gördüğüm kadarıyla Türkiye’de mevcut kentler, Ankara dahil, verilenlerin en üstünde bizim arkadaşlar belediye tarafındaki sözcüler artırım öneriyorlar. Benim gördüğüm kadarıyla altından kalkılabilecek artırım ölçüsü değil. Çalışanlar ortasında provokatörler var. Onlar için de gerekenler yapılacaktır. Kışkırtanlar var. Benim davul zurnayla karşılanmam büyük artırım keşke olabilse de versek fakat onu istemek talebiyle biraz hoşça göstermek için yaptıkları bir gösteriden ibaret. ESPARK A.Ş teklifi en düşük taşeron emekçi maaşı 8 bin 200 lira tespit etmiş arkadaşlarımız.
‘BEN BU TÜRLÜ BİR ŞEYE İMZA ATMAM DEDİM’
Tepebaşı 7 bin 674 lira, Odunpazarı 6 bin 942 lira. Ankara Büyükşehir Belediyesi 6 bin 395 lira. Mersin Büyükşehir Belediyesi 7 bin 268 lira. Bizim personellerimizin talebi ise 14 bin 395 lira. Görüyorsunuz maalesef provokasyon var. Olabilir seçime giden Türkiye’de bunlar olağan. Kışkırtanların kimler olduğu da sabit, bilhassa yapıyorlar. Ödeyemeyeceğimiz bir bedel verebilmemiz mümkün değil. Ne olur? Greve masraflar. Sarfiyatlar… O grev müddetince de kaç bin emekçi, onları beslerler. Kamuoyu da bunların kim olduğunu, ne olduğunu ne yapmak istediğini anlar. Kışkırtmalar filan benim altına imzamı atacağı şeyler değil. Kimse tenezzül etmesin. Her vakit yaptığım üzere burada kamuoyunun önünde her şeyi açık açık söylerim. Kışkırtmalar nereden geliyor, kimlerden geliyor anlatırım. Bir taraftan binlerce işsiz her gün kapımıza gelip de iş isterken, bir yandan belediyede hasbelkader iş sahibi olmuşların şu yaptığı ortada… Vız gelir tırıs sarfiyat. Bunu çok açıkça da söylüyorum. İstediklerini yapabilirler. Birinci tramvay başladığında kışkırtmalar nedeniyle açılış merasimi yapılmasına müsaade etmeyenler, işportacıları getirip protesto edenler… Siyah torbalarla gelip siyah çelenk bırakanları, topladıkları çapulcularla gelip hırsız diye bağıranları çok gördüm. Alnım ak, vicdanım ak. Eskişehirliler de beni biliyorlar. Geçenlerde de bir kümesi buraya getirip protesto yaptırdılar. Ne imiş, belediyenin aldığı bir kararla ilgiliymiş. Ne olduğunu da hatırlamıyorum. Hiç umursamadım. Bu üzere şeylere… İster sayın meclis üyeleri olsun, ister bizim arkadaşlarımız olsun, ister bu artırımı isteyenler olsun, istediklerini yapmakta özgürdürler. Vatandaş görmeli bunların kimler olduğunu, kimlerin bunları desteklediğini. Arkadaşlarıma da talimat verdim. Ben bu türlü bir şeye imza atmam dedim. Buraya kadar da anlaşmışlar bizim arkadaşlarla yani… İmza atmam dedim. Bunu hepiniz bilin. Dışarıda açlıktan nefesi kokan vatandaşlar durmadan artırımlarla uğraş ederken bunun istenmesi…” (HABER MERKEZİ)