Alevi kurumlarının ‘Laik ve demokratik Türkiye için’ sloganıyla organize ettiği Büyük Alevi Kurultayı, binlerce kişinin iştirakiyle Yenikapı Şov Merkezi’nde düzenlendi.
KILIÇDAROĞLU’NDAN MESAJ
Kurultaya kent dışından ve İstanbul’dan binlerce Alevi yurttaş katıldı. Kurultaya katılamayan siyasi önderler de ileti gönderdiler.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kurultaya şu bildirisi gönderdi:
“Değerli yurttaşlarım, değerli canlar, gerçekleştirdiğiniz bu kıymetli buluşmaya katılamadığım için olağanüstü üzgünüm. Türkiye’yi eşit ve özgür bir geleceğe taşımak, inanç ve fikrin özgürlüğü için yürüdüğümüz bu uzun yolun sonunda, huzur olacak, inanç ve kardeşlik olacak. Özgürlükler olacak. Sizlere hürmet ve sevgilerimi sunuyor, her birinizi başka ayrı kucaklıyorum.”
Kılıçdaroğlu ile birlikte HDP Eş Genel Liderleri Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu da ileti gönderdi.
Kurultaya ayrıyeten CHP Milletvekilleri Onursal Adıgüzel, Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, Sibel Özdemir, HDP milletvekilleri Züleyha Gülüm, Ali Kenanoğlu, Musa Piroğlu, HDP Küme Başkanvekili Saruhan Oluç, TİP Milletvekili Barış Atay, CHP’li ilçe belediye liderleri, TKP, Sol Parti, EMEP temsilcileri katıldılar.
AKP’NİN ALEVİ AÇILIMINA TEPKİ
Alevi kurumları ismine konuşanlar bilhassa kararnameyle Kültür ve Turizm Bakanlığı altında kurulan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın Aleviliği tasfiye etmeye yönelik olduğunun altını çizdiler. Hem şikâyetlerini, meselelerini hem de taleplerini lisana getirdiler.
Temel talepler ortasında cemevlerinin ibadethane olarak sayılması, zarurî din derslerinin kaldırılması, Alevilere yönelik ayrımcılığın son bulması yer aldı.
Kurultayda alevi kurumları tarafından yapılan konuşmalar şöyle:
“CEM İBADETİMİZ, CEMEVİ İBADETHANEMİZDİR”
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Lideri Mustafa Arslan: “Sadece Alevileri katletmiyorlar. Artık de soyunmuşlar Aleviliği katletmeye çalışıyorlar. Bu salondaki canlar, alevi dostları daima birlikte haydi oradan, siz kimsiniz ki Aleviliği yok sayacaksınız diyoruz. Siz kimsiniz?
*Alevilerin, demokratik Türkiye’den öteki bir inancı yok. Aleviler eşit yurttaşlık diyor, laiklik diyor, demokrasi diyor lakin siz bu ülkeyi Diyanet’e, tarikatlara, cemaatlere mahkum ettiniz. Aleviler diyor ki, cem bizim ibadetimiz, cemevi ibadethanemiz. Kamudaki ayrımcılığa son diyoruz. Mülakatlarda Alevi olanları eliyorlar.
“ALEVİ CUMHURBAŞKANI OLMAZ DİYORLAR, BAL ÜZERE OLUR”
Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Lideri Celal Fırat: “Alevi cumhurbaşkanı olmaz diyorlar. Biz de diyoruz ki bal üzere olur. Bizim taleplerimiz var: zarurî din dersleri kaldırılsın, diyanet işleri lideri lağvedilsin, cemevleri ibadethane olarak kabul edilsin istiyoruz.
-Alevilerin kendilerini özgürce tabir etmesi ve inançlarını özgürce yaşaması kabul edilmesi gereken en temel hakkıdır. Bizim ısrarlı taleplerimizin karşılanması yerine, Kültür Bakanlığına bağlı kurulan Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı, hiçbir şartta kabul etmiyoruz. Burası bizi yok etme, ocağımıza incir ağacı dikme kurumudur. Bizce yıkılası bir yerdir.”
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Eş Genel Lideri Hüseyin Mat:
“Irkçılık nereden gelirse gelsin, faşizm nereden gelirse gelsin, bin kez de olsa karşı duracağız. Bu ülkede aleviler de, Kürtler de, bayanlar da, çocuklar da, LGBTİ’ler de özgürce yaşamalı o yüzden buradayız.”
“ALEVİLERE YENİ GÖMLEK GİYDİRMEK İSTİYORLAR”
Hacı Bektaşı Veli Anadolu Kültür Vakfı Ercan Geçmez:
“Biz buradayız, 6 yaşındaki çocuklarımızın bir daha asla tacize uğramaması için buradayız. Buradayız, inançların özgürlüğe kavuşması için, bu ülkede bayan cinayetleri son bulsun diye buradayız, tabiatımız talan edilmesin diye buradayız ve daima birlikte burada olmaya devam edeceğiz. Aleviler yıllardır demokrasiden, bağımsızlıktan, özgürlükten bahsediyorlar. Bunu kabul etmeyenler Alevilere yeni gömlek giydirmek istiyorlar.
-Alevilere hizmet götürdüklerini söyleyenler nimet üzere gösteriyorlar. Halbuki biz bu ülkenin yurttaşıyız, eşit yurttaşlık istiyoruz. 1500 cemevini gezdiğini söyleyenler, problemlerini çözdüklerini söyleyenler; hiçbir şey çözmüyorsunuz. Aleviler diyor ki, Alevilik Aleviliktir, diğer hiçbir şey değildir. Bu ülkeye demokrasiyi, laikliği, adaleti getirmek için uğraş etmeye devam etmek zorundayız. Sizin kirli siyasetinize alet olmayacağız.”
“ALEVİLİK TORBAYA SIĞMAZ”
Alevi Kültür Dernekleri Lideri İsmet Kurt: “Bu ülke artık katliamlardan bıktı. 44 yıl evvel yaşanmış Maraş katliamının anmasındaydık. Lakin kimileri katliam diyemiyor, olay diyor. Bizim yaşadıklarımız katliam. Torba yasa içine Alevilikle ilgili şeyler getirdiler, Alevilik torbaya sığmaz. Kalkanlarla, coplarla dedelere, pirlere saldırdılar. KHK ile güya cemevlerimiz bizim kültür merkezi, turistik otel üzere başkanlık kurdular. Aleviler, Kürtler, Türkler bu toprakların özü.
“ASLA DİZ ÇÖKMEYECEĞİZ”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Lideri Cuma Erçe: “Maraş’ta katliamı tezgahlayanlar bugünkü gericiliğin, ırkçılığın yol taşlarını döşemişlerdir. O yüzden Maraş’taki canlarımızı anmamız yasaklanıyor. Zira gerçeklerin ortaya çıkmasından, tarihle yüzleşmekten korkuyorlar. Zira o denli olursa AKP iktidarının, MHP iştirakinin bugünlere nasıl geldiği ortaya çıkacak.
-Evet bizlere çok zulüm ettiler, astılar, yaktılar. Uzaklara sürdüler, yaşadığımız topraklardan köklerimizi söküp attılar fakat yılmadık, fakat boyun eğmedik, biat etmedik, etmeyeceğiz. Size diz çökmeyeceğiz. Asla zalimin yanında olanlardan olmayacağız.”
“ALEVİLİĞİ ALEVİLİK OLARAK YAŞAYACAĞIZ”
Demokratik Alevi Dernekleri Eş Genel Lideri Kadriye Doğan: “’Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ diyoruz. Malı, mülkü değil birlikte üretmeyi, paylaşmayı temel alıyoruz. Oburlarının bize tanımladığı için değil, bizim aklımız var. İstediğimiz üzere, Aleviliği Alevilik olarak yaşayacağız. Bu bu türlü de devam edecek.
-Alevilerin, tüm ötekilerin acılarını paylaşarak önümüzdeki süreçte acıların olmadığı, eşitliğin sağlandığı bir devirdeyiz. Seçim sürecindeyiz. Yeni bir anayasa, o anayasada tüm vatandaşların eşit, özgür bir halde eşit yurttaşlıkla tanımlayalım bütün kederlerimiz bitsin. Yalnızca Alevilerin değil, Kürtlerin işçilerin, bayanların, gençlerin haklarını tanımlayalım.” (Sözcü- Fırat Fıstık)