BURSA (İGFA) – Webinar sistemi ile düzenlenen seminer; sarsıntı afetini odak noktasına alarak toplumsal cinsiyete hassas kriz idaresini ve iş dünyasının krizlere toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifinden nasıl yaklaşabileceğini gündeme taşıdı.
Global Compact Türkiye İdare Heyeti Üyesi Dilek Cesur’un moderatörlüğünde; Küresel Compact Türkiye İdare Şurası Lider Yardımcısı Dr. Erdal Karamercan ve UN Women Türkiye Ülke Yönetici Yardımcısı Zeliha Ünaldı programda konuşmacı olarak yer aldı.
DEZAVANTAJLI KÜMELERİN KIYMETLİ BİR KISMINI BAYANLAR OLUŞTURUYOR
Doğal afetler ve krizler tüm toplumların hayatını etkilerken, dezavantajlı kümeler bu etkilenmeyi her vakit daha derinden hissediyor.
Toplumsal dayanağa muhtaçlık duyan, çeşitli kısıtlar nedeniyle hayatın akışına tam manasıyla dahil olamayan dezavantajlı kümeler temel toplumsal ve ekonomik fırsatlardan, olması gerektiği halde yararlanamıyor. Ne yazık ki dezavantajlı kümelerin değerli bir kısmını da bayanlar oluşturuyor. Toplumda yüklenen roller ile sorumluluklarının fazlalığı, kalıp yargılar ve toplumsal baskı sebebiyle söz özgürlüğünün kısıtlanması fizikî şartların bayanı geri plana yöneltmesi üzere durumlar kriz devirlerinde toplumsal cinsiyet eşitliği konusunu en üst sıraya taşımakta. Webinarda konuşmacılar da bu doğrultuda sarsıntı afetinin tesirleri, göç ve yeni ömür şartlarına ahenk sürecini gündeme taşıyarak farkındalık oluşturdular, destekleyici çalışmaları artırmanın kıymetine dikkat çektiler.
Seminerin moderatörlüğünü gerçekleştiren Küresel Compact Türkiye İdare Şurası Üyesi ve Yeşim Kurumsal Bağlantı Yöneticisi Dilek Gözü pek, “Kadının Güçlenmesi Bursa Platformumuzda farklı bölümlerden 37 WEPs (Women’s Empowerment-Kadının Güçlenmesi Prensipleri) imzacısı firma var. Yaptığımız etkinlikler ile bayanın güçlenmesi, toplumsal cinsiyet eşitliği bahislerinde paydaşlarımız ortasında öğrenme ortamı oluşturmayı hedefliyoruz. 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nü sesimizi duyurduğumuz bir gün olarak görüyoruz. Bu yıl fiziki bir aktiflik yapacaktık. Tüm hazırlıkları yapmıştık lakin yaşadığımız 6 Şubat felaketi nedeniyle online bir seminer düzenlemeye karar verdik. Her birimizin aklı ve kalbi sarsıntı bölgesinde. Bu güçlü günleri birlikte atlatmayı, Cumhuriyet’in 100. yılında geleceğe dair umut veren çalışmalar yapmayı diliyoruz. Seminerimizde afeti odak noktamıza alarak kriz devirlerinde derinleşen toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda bilgi ve bilinçlendirme sağlamayı hedefledik” dedi.
Global Compact Türkiye İdare Konseyi Lider Yardımcısı Dr. Erdal Karamercan, doğal afetlerin ayrım yapmadan herkesi etkilediği fakat krizlerin tesirlerinin herkes için eşit olmadığını vurgulayarak “Bir krize ya da doğal afete müdahale ederken kimseyi geride bırakmayacak ve farklı bölümlerin gereksinimlerine yanıt verecek formda planlama yapmak gerekir. Krizler öncesinde hazırlık/dayanıklılık, kriz sürecinde idare ve kriz sonrası tekrar inşa politikalarımızı toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifiyle değerlendirmeliyiz.” dedi.
Karamercan, “İş dünyası sarsıntının yaralarını sarmak için birinci günden itibaren eşsiz bir dayanışma örneği göstererek seferber oldu. Gerek tıpkı gerek maddi olarak bölgeye takviyelerini ulaştırmaya devam ediyor. Şirketlerin bu üzere afet ve krizlerde bir aktör olarak yer alması bir hayırseverlik değil, faaliyette bulundukları topluma karşı sorumluluğudur. Şirketler sahip oldukları maddi kaynaklar ve insan kaynağı, tedarik ağları ve geniş kitlelere ulaşabilme kapasiteleriyle krizlerin üstesinden gelmemizde kıymetli bir rol oynayabilir” diye ekledi.
Konuşmacılar seminerin ikinci kısmında; 6 Şubat sarsıntısı kapsamında ‘kimsenin geride kalmaması’ prensibiyle yürüttükleri takviyeleri, bilgi toplama çalışmalarını aktararak, bayanların ve özel kesitlerin özel gereksinimlerine yönelik iş birlikleri yaparak bölgede çalışmalar gerçekleştirdiklerini, bu çalışmaların ilerleyen günlerde farklı boyutlarla devam etmesi gerektiğini, kaybedilecek vakit olmadığını belirttiler.