FUCZ mensubu 49 yaşındaki Spahovic, arama kurtarma çalışmalarına katıldığı Hatay’da bulduğu yavru kediye “mucizevi kurtuluşu” simgeleyen Aleyna’nın ismini nasıl verdiklerini ve Türkiye’de yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Spahovic, Türkiye’ye geldiklerinde karşılaştıklarına inanamadıklarını kaydederek, “Kıyamet üzere imajlar gördük. Araçlarla ve helikopterlerle gezdiğimiz bölge çok ürkütücüydü. FUCZ’de arama kurtarma alanında çalıştığım 15 yıldan uzun olan mesleğimde Türkiye’dekine misal bir durum hiç yaşamadım.” dedi.
Bir gece saat 02.00 sularında yanlarına bir adamın geldiğini ve ailesine ulaşmaları için kendilerine ricada bulunduğunu kaydeden Spahovic, çalışmalara başladıklarını ve çocuğa ilişkin bir spor ayakkabısı bularak babasına teslim ettiklerini anlattı.
Spahovic, “12 saat süren vardiyamız bitmek üzereydi, tam alandan ayrılırken gerimi döndüm ve o adamın kepçenin üstüne oturup ağladığını gördüm. O anı asla unutmayacağım.” diye konuştu.
“BU KEDİ HAYATIN SİMGESİ OLACAK”
AFAD gruplarıyla koordineli halde 8 gün çalıştıklarını lisana getiren Spahovic, “Bosna Hersek’e geri döneceğimiz bilgisini aldığımızda hazırlanmak için kaldığımız kampa gittik ve karşıma bir kedi çıktı. Güya Allah tarafından bize yollanmıştı, korkuyor ve titriyordu. Kediyi kollarıma aldım ve ona ‘Bizimle Bosna’ya gidiyorsun.’ dedim. Araçta bizimle beraberdi ve onu besledik.” sözlerini kullandı.
Spahovic, kediye ne isim vereceklerini düşünmeye başladıklarını kaydederek, “Türkiye’deki yaşadıklarımıza yoğunlaştık. Zelzelenin 248. saatinde kurtarılan kız (17 yaşındaki Aleyna Ölmez) aklımıza geldi. Böylece kediye Aleyna ismini verdik.” dedi.
Kedinin kendileri için (Türkiye’den) bir hatıra olarak kalacağını söz eden Spahovic, “(Kedi) Ne yazık ki Türk vatandaşlarının acılarını bize daima hatırlatacak fakat tıpkı vakitte hayatta kalan küçük kızın anısını da yaşatacak. Bu kedi hayatın simgesi olacak. Travmanın tesirleri giderek azalıyor, artık güzelce yiyor, uyuyor.” diye konuştu.
Spahovic, Türkiye’de geçirdikleri günlerde yaşadıklarının kendileri üzerinde büyük tesirler oluşturduğunu belirterek, ruhsal dayanak almak zorunda kaldıklarını, yaşananların ağır olduğunu lakin günlük hayatlarına dönmek için uğraş edeceklerini söyledi.