Dava evrakına giren bilgilere nazaran, Jandarma takımları devriye gezerken köprünün olmadığını fark etti. Jandarma, Karayolları Genel Müdürlüğü’ne yazı yazarak “Köprüyü siz mi kaldırdınız” diye sordu. Karayolları Genel Müdürlüğü, “Hayır, haberimiz yok” yanıtı verince soruşturma başlatıldı. Yapılan incelemede köprünün iş makineleriyle bir hafta içerisinde yıktırıldığı, çıkan demir ve hurdaların kamyonlarla taşındığı belirlendi. Ayrıntılı incelemenin akabinde köprüyü yıkıp, demir ve hurdaları alan şüphelilerin ismine ulaşıldı.
CİMER KÖPRÜYÜ BANA VERDİ
“Köprüyü bana verdiler” diyerek satan Z.K. gözaltına alınıp tutuklandı. 2.5 ay cezaevinde kalan ve şu anda tutuksuz yargılanan Z.K. tabirinde, “Beypazarı’na gezmek gayesiyle geldiğimde köprüyü gördüm. Yıkımı ve kaldırılması için CİMER ile Karayolları’na başvurdum. Akabinde Karayolları Genel Müdürlüğü’ne gittim, Beni 4. Bölge Müdürlüğü’ne gönderdiler. Buradan bir mühendisin yanına yönlendirdiler. İsmini hatırlamadığım mühendis, ‘Sen gazisin sana yardımcı olunmayacak da kime yardımcı olunacak, köprünün kaldırılmasına başlayabilirsin’ dedi. CİMER’e yaptığım müracaat ile köprünün yıkımının bana verileceğini düşünerek yıkıma başladık. Köprü yıkımı için anlaştım. Köprüden çıkan demir karşılığında Y.Ç.’den 60 bin lira aldım” dedi.
HURDA İÇİN SATIN ALDIK
Hürriyet’ten Fevzi Kızılkoyun’un haberine nazaran köprüyü satın alan Y.Ç. ise “Hurdacılık yapıyorum, köprüden çıkacak demirleri satın aldım. Z.K. köprüyü Karayolları’nın kendisine verdiğini söyledi. ‘Nasıl aldın?’ diye sorduğumuz da ‘15 Temmuz gazisi olduğum için bana verdiler’ dedi. Köprünün yıkımı ve çıkan demirler için toplamda 98 bin lira ödeme yaptım. Z.K.’ye verilmek üzere D.K.’nin hesabına 60 bin lira yatırdım” tabirlerini kullandı. Artık köprüyü satan Z.K. ile köprüyü satın alan Y.Ç. ve D.K. ‘hırsızlık’tan yargılanıyor.
SELDE ZİYAN GÖRDÜ
Beypazarı Kirmir Çayı üzerinde 1936 yılında inşa edilen köprü, 42 sene kullanıldı. 500 metre uzunluğundaki köprü, 1978 yılında yaşanan sel afetinde ağır hasar alınca çabucak yanına yenisi yapıldı.
DEVLETTEN ÇALDILAR
Davanın tarafı Karayolları Genel Müdürlüğü ise avukatları aracılığıyla mahkemeye bilgi vererek, “Yeni köprü yapıldığı için kaldırılan köprü Karayolları tarafından kullanılmıyordu. Bu köprülerin yıkımı açık arttırma yordamı ihale ile yapılmaktadır. Z.K. hiçbir müsaade almadan, arka niyet ile açıktan hırsızlık cürmü işlemiştir. Kurum ziyana uğratılmıştır. Köprü Karayolları’nın malıydı, kimseye verilmedi, açıktan hırsızlık yapılmış” dedi.
SÜLÜN OSMAN KİMDİR
İSTANBUL’UN YARISINI SATMIŞTI
“Sülün Osman” olarak bilinen ünlü dolandırıcı Osman Ziya Sülün (1923 – 1984), tramvay, Galata Kulesi, kent meydanlarındaki saatler, kent çizgileri vapurları üzere kamu mallarını saf vatandaşlara ‘satarak’ ya da ‘kiraya vererek’ efsane haline gelmişti. Hayatı ve dolandırıcılıkları, Kemal Sunal’ınki başta olmak üzere birçok sinemaya mevzu oldu. Galata Köprüsü’nü satmak üzereyken tesadüfen yakalandı.