Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, 18-24 Temmuz haftasında 365 bin 424 kişinin koronavirüs testinin olumlu çıktığını, 157 kişinin hayatını yitirdiğini hatırlattı.
İlhan, “Bakıldığında dünyada koronavirüs hadiselerinde bir artış var. Yeni hadiselerin öldürücü olmadığını, daha çok grip-nezle üzere gittiğine şehit oluyoruz; lakin ister istemez olay sayısındaki artış ile bir arada risk kümesindeki vatandaşlarımızın etkilenme oranı artıyor. Risk kümesinde olan vatandaşlarımızın koronavirüsü ağır geçirme, hastanede tedavi görme, ağır bakımda olma ve vefat etme ihtimalleri maalesef daha da yüksek oluyor. Son 1 haftada günlük yaklaşık 50 bin olayımız olduğunu söylemek mümkün. Vefat sayısında da geçen haftaya nazaran yaklaşık yarı yarıya bir artış var. Günlük vefat sayısı da ortalama 22 olarak geçen hafta seyretmiş Bakanlık bilgilerine baktığımızda. Vefatlara baktığımızda maalesef kronik hastalığı olan, ileri yaştaki vatandaşların olduğuna şahit oluyoruz. Natürel bu sayılar azımsanacak sayılar değil. Bu yüzden kesinlikle ferdi önlemelere çok dikkat etmemiz gerekiyor. Maskemizi kalabalık olan yerlerde takmamız, ortamın havalandırılmasına kesinlikle dikkat etmemiz gerekiyor” tabirlerini kullandı.
Prof. Dr. İlhan, maskenin birtakım alanlarda tekrar mecburî hale getirilip getirilmeyeceğine ait, “Sağlık kuruluşlarında maske takma halihazırda mecburî. Bunun dışındaki öteki toplu alanlar, toplu taşımalar, uçaklar çok kalabalık AVM’lerde ise şu an bu türlü bir yaklaşım kelam konusu değil. Vatandaşların bu tip yerlerde kendilerini korumak için kendi inisiyatiflerinde maske takmaları en yanlışsız yaklaşım olacaktır” dedi.
‘GÜZ PERİYODU RİSK DAHA FAZLA’
Prof. Dr. İlhan, bayram sonrasında olayların iki katına kadar çıkabileceğini söylediklerini ve bunun gerçekleştiğine dikkat çekerek, “İnsanların bir ortada olmak için çoğunlukla memleketlerine gittiği, tatil beldelerine gittiği, hareketliliğin çok olduğu vakitler her ne kadar hava sıcak olduğu için beşerler dışarıda olmayı tercih etse de olağan kişisel dikkatsizlikler maalesef olayların bu halde artmasına sebep oluyor. Bunların üzerine bulaştırıcılığı çok yüksek olan Omicron’un alt varyantlarını eklemek gerek. Bu türlü olduğu vakit şu an biz şayet şahsî tedbirlerimizi arttırmaz, dikkat etmezsek, olayların ne vakit aşağıya düşeceğinin tek cevabı Omicron varyantının bulaştırıcılığı daha az bir varyanta dönüşmesine bağlı üzere görünüyor. Ferdi tedbirlere dikkat edilmediği sürece, varyant da devam etiği sürece hadiseler bir müddet daha bu türlü gidecek diye söylemek mümkün. Tahminen biraz daha ilerleyen günlerde biraz daha düşebilir bayramın tesiri; ancak güz periyodu geldiğinde, okullar açıldığında, beşerler işlerine gittiğinde, cam, pencere daha fazla kapanmaya başladığında riskin daha fazla artabileceğini söylemek gerekiyor” diye konuştu.