Türkiye’de 31 Mayıs günü başlayan kamuya açık alanlarda cinsel bağ ve çıplaklık manzaralarına bir yenisi daha eklenmişti. Önceki akşam İstanbul Beşiktaş’ta çekilen manzaralarda bir çift, etraftakilere aldırış etmeden uzun mühlet araba üzerinde bağa girmiş, imgeler toplumsal medyada gündem olmuştu.
Geçen günlerde ise tekrar farklı vilayetlerden ‘çıplak gezme’ olayları toplumsal medyaya yansımıştı.
Independent Türkçe’den Ali Kemal Erdem‘e konuşan Cinsel Sıhhat Dernekleri Federasyonu (CİSEF) Lideri Psikoterapist Dr. Cem Keçe, artışa geçtiği düşünülen bu durumu kıymetlendirdi.
5 NEDEN SIRALADI
Keçe’ye nazaran bu cins olayların artması 5 başka nedenden kaynaklanıyor. Keçe, gelir dağılımının bozulup, adalete itimadın kaybolmaya başladığı, kaygı ve korkunun kol gezdiği kriz ortamlarında insanların sorgulayan yetişkin ve akıllı beyinleriyle yani neokorteksleriyle hareket etme yetilerinde vakit zaman kaybolma durumlarının yaşandığını kaydetti.
Bu duruma ‘regresyon’ denildiğini söyleyen Keçe, “Böyle durumlarda daha içgüdüsel davranışlar ortaya çıkıyor. Zira insanın göğüslü hayvanlarla ortak bir beyni ve limbik sistemi var” dedi.
“Bir de onu insan yapan neokorteks ismini verdiğimiz bir tarafı var” tabirini kullanan Dr. Keçe, “İnsanın neokorteksi lisana getirdiğim sebeplerden ötürü zayıfladığında limbik sistem tarafı ön plana çıkıyor. Bu da kimi vakit bağımlılıkları artırabildiği üzere bu türlü tuhaf, sıra dışı cinsel aktivitelerde bulunmayı motive eden bir durumu ortaya çıkartıyor” diye konuştu.
“İKİNCİ NEDEN PORNOGRAFİNİN YAYGINLAŞMASI”
Keçe, bu olayların ikinci nedeninin pornografinin yaygınlaşması olduğunu aktararak, “Amatör dediğimiz porno kategorilerinin izlenme oranlarında önemli bir artış var. Bundan ötürü beşerler amatör pornolardan etkilenerek bu tıp tecrübeleri yaşamak istiyorlar” yorumunu yaptı.
“SOSYAL MEDYA İNSANLARIN FARKLI KARAKTERLERE BÜRÜNMELERİNE YOL AÇIYOR”
Dr. Keçe şunları kaydetti:
“Üçüncü olarak pornografiyle birlikte toplumsal medya kullanımında önemli bir artış yaşandı. Toplumsal medya kullanımı insanların o farklı karakterlere bürünmelerine yol açıyor. Daha cesaretli, daha farklı, daha sıra dışı bir karakter yaratıyorlar. Bunlar gerçek dünyada ‘hadi şurada buluşalım’ denildiği vakit da o tuhaflıkları yapabilecek düzmece karakterlerin esiri oluyorlar.”
Dördüncü olarak uyuşturucu kullanımına değinen Keçe, yeni bir olay olmamakla birlikte unsur kullanan insanların sıra dışı davranışlarda bulunabildiklerini söyleyerek, Türkiye’nin uyuşturucu kullanımının yaygın olduğu ülkelerden biri olduğunu vurguladı.
“TÜRKİYE’DE HER ŞEYİ KAYBEDİN AKLINIZI KAYBETMEYİN”
Keçe’ye nazaran 5’inci ve son neden de ruhsal hastalıklar.
Türkiye’nin sıhhat sisteminin fiziki rahatsızlıklara müdahalede pek başarılı olmasına rağmen akıl hastalıklarıyla çabada adeta ‘Taş Zamanı’nı yaşadığını öne süren Keçe, “Türkiye’de her şeyinizi kaybedin lakin aklınızı kaybetmeyin. Zira yatacak ve dünya standartlarında hizmet alacağımız hastanemiz yok. Sıhhat Bakanı’nın yerinde olsam psikiyatri konusunda acil hareket planı başlatırdım. Zira bu alanda çalışan doktorlar terapi yapmayı bilmiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Keçe’ye nazaran vaktinde müdahale edilemeyen rahatsızlıklardan ötürü birçok kişinin psikolojisi daha do bozuluyor. Bu da bu tıp olumsuz olayların artmasına neden oluyor.
“DAHA DA ARTIŞ GÖRECEĞİZ”
Bütün bu nedenlerden ötürü benzeri olayların daha da artacağını söylemenin yanlış olamayacağını savunan Keçe, “Toplum rahatsız olacak çok şeylere hamile şu anda. Bu daha başlangıç. Bunun devamı gelecek. Önümüzdeki günlerde bilhassa gelecek bir yıl içerisinde bunlarda daha önemli artışlar göreceğiz. Bunu baştan söylemek lazım” tabirlerini kullandı.